Page 31 - Konu Özetleri TYT AYT Felsefe
P. 31

FELSEFE



    KONU                        BİLGİNİN SINIRLARI - DOĞRU BİLGİNİN ÖLÇÜTÜ - DOĞRULUK VE
    ÖZETİ                        GERÇEKLİK   BİLGİNİN DEĞERİ VE GÜVENİRLİĞİ
                    TYT-AYT            TYT-AYT             TYT-AYT             TYT-AYT             TYT-AYT             TYT-AYT        TYT-AYT

                                BİLGİNİN SINIRLARI VE DOĞRU BİLGİNİN ÖLÇÜTÜ

















          •  Bilginin sınırına yönelik cevap arayışları sırasında “sınır” ve “ölçüt” kavramları karşımıza çıkmıştır.
          •  Bilginin sınırları problemi “Ne biliyoruz? Her şeyi bilebilir miyiz? Neyi ne kadar bilebiliriz? Neyi bilip neyi bilmiyoruz?”
            sorularına cevap aranan bilgi felsefesinin problemlerinden biridir.

          •  Bilginin sınırları ile ilgili filozoflar farklı görüşler ileri sürmüşlerdir.
          •  Bazı filozoflar bilginin sınırı olduğunu insanın nesneleri olduğu bilemeyeceğini yalnızca kendisine görünen yüzünü
            bilebileceğini savunmuşlardır.

          •  Bazı filozoflar ise insandan bağımsız bir gerçekliğin var olduğunu, insanın nesneleri olduğu gibi bilebileceğini savun-
            muşlardır.
          •  Filozoflar bilginin doğru kabul edilmesine dair problemlerin tartışılması esnasında bazı ölçütler ileri sürmüşlerdir.



















        Bilginin doğruluğu için önerilen ölçütler şunlardır:
          •  Uygunluk Ölçütü: Bir önermenin doğruluğu, bildirdiği şeyin nesnesiyle örtüşmesine bağlıdır. Örneğin “Bugün hava
            güneşlidir.” ifadesi, önermenin gerçeğe uygunluğu gözlenerek doğrulanabilir.
          •   Tutarlılık Ölçütü: Bir önermenin doğruluğu, akıl yürütmeye dayanılarak oluşturulmasına, mantıksal bir geçerliliğe
            sahip olmasına ve daha önce doğruluğu kabul edilmiş olan bilgilerle çelişmemesine bağlıdır. Örneğin “Bütün karelerin
            köşegenleri dik kesişir.” ifadesi, mantıksal açıdan geçerli olduğu için doğrudur.

          •  Tümel Uzlaşım: Bir önermenin doğruluğu, çoğunluk tarafından kabul edilmesine bağlıdır. Örneğin “Bilimsel çalışma-
            lar toplumun gelişmesi için gereklidir.” ifadesi, çoğunluk tarafından kabul edilen bir yargı özelliği taşıyorsa doğrudur.
          •  Apaçıklık (açık-seçik): Bir önermenin doğruluğu, açık ve seçik olmasına, kuşkuya yer bırakmamasına bağlıdır. Örne-
            ğin Descartes’ın “Düşünüyorum, öyleyse varım.” önermesi açık ve seçik bir bilgidir. Çünkü kuşkuya yer bırakmayacak
            biçimde nettir.
          •  Yarar Ölçütü: Bir önermenin doğruluğu, pratik hayatta fayda sağlama koşuluna bağlıdır. Örneğin bir hastalığın teda-
            visinde kullanılacak ilaç deneylerinin sonuçları, pratik hayatta yarar sağlıyorsa doğrudur.



        FELSEFE - TYT/AYT                                                                                                                   MEBİ KONU ÖZETLERİ  33
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36