Page 57 - BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR TARİHİ 12
P. 57
Göktürklerde Spor Uygurlarda Spor
Göktürklerde ok atmanın çok önemli olduğu
bilinmektedir. Genel olarak eski Türklerde ok, toplum-
sal yapılanmanın bir birimi olan boy anlamına da gel- Uygurlarda savaş için sürekli talimler yapılır ve bunun yanı sıra düzenli olarak sürek avları tertip-
mekteydi. Özellikle Çin kaynaklarında yer alan bilgi- lenirdi. Uygurlar; Orhun Nehri’nde hem yüzerler, hem de balık avcılığı yaparlardı. Spor şölenlerini ma-
lere göre Göktürk uygarlığında her bir ok, bir kabileyi betlerin etrafında düzenlerlerdi. At yarışları, hedefe ok atma, mızrak savurma ve biniciliğin yanında halk
veya bir zümreyi temsil ederdi (Görsel 3.6). oyunları da Uygurların uğraştıkları beden eğitimi ve spor faaliyetleriydi. Ayrıca Uluğ Bilge’nin kağanlığı
Göktürkler oku sadece kavimleri birbirinden zamanında ordudaki okçu asker sayısının 400.000 civarında olması, Uygurların okçuluğa verdiği önemi
ayırmak için değil aynı zamanda bir davet sembolü de göstermektedir.
olarak da kullanmışlardır. Her kavmin oku diğerinden Eski Türk uygarlıklarında önemli bir yere sahip olan at, Uygurlar için de etkin bir unsurdu. Uy-
farklı olduğundan özellikle elçiler vasıtasıyla gönde- gurlara gönderilen Çin Elçisi Wang Yen Tei, (Van Yin Tey) kendisi için düzenlenen törende gördüklerini
rilen oklar, doğrudan bir şekilde hakanı veya uyruk- aktarırken: “Hem kağan hem de hatun, at yetiştiriciliği ile birebir ilgilenmekte ve hiç kimse kendisinin
larını temsil etmiş ve diğer kavme ya bir davet ya da kaç tane atı olduğunu bilmemektedir.” demiştir. Uygurlardaki sahip olunan at sayısının bilinmemesi, on-
yardım talebi anlamında kullanılmıştır. ların ata verdiği değeri çok iyi anlatmaktadır. Özellikle hakan ve hatunun doğrudan bu işin içerisinde
Göktürklerin at üzerinde yaptıkları tüm hare- olması ise halkın da bu konuya olan ilgisini artırmıştır. Ayrıca Çin Elçisi Wang Yen Tei’nin ifadelerine göre
ketler, savaş hazırlığı amacı taşırdı. Kadınlar ve çocuk- Uygurlarda su sporları da yapılmaktaydı. Elçi, gezisi sırasında gördüklerini anlatırken Sarı Nehir’de koyun
lar da at binme ve kılıç kullanma maharetleri bakımın- derisinden yapılan ve içi hava doldurularak suda yüzdürülen tulumlardan da bahsetmektedir. Bu durum
dan erkekler kadar başarılı olabiliyordu. Obalar arası basit bir sal veya kano izlenimi çağrıştırmaktadır. Koyun derisinden yapılan, içi hava ile doldurulan ve
düzenlenen yarışmalarda ve şölenlerde hem kadınla- suda yüzen tulumlar, taşımacılıkta kullanılan bir vasıta olarak dikkat çekmektedir. Uygurlardaki diğer
rın hem çocukların erkekler gibi bu özelliklerini sergi- spor faaliyetleri ise kılıç, cirit, avcılık, gülle ve mızrak atma olarak ifade edilebilir.
ledikleri görülmekteydi (Görsel 3.7). Uygurlar Mani dinine girdikten sonra sporcu özelliklerinin çoğunu terk etmiştir. Çünkü bu din;
Göktürklerde ayak topu olarak adlandırılan savaşmayı, savaş talimi yapmayı ve avlanmayı yasaklamıştır. Bu durumun bir sonucu olarak Uygurlar,
futbolun özellikle kız ve erkek çocukları arasında ol- Görsel 3.6: Okçuluk Mani dinini seçtikten sonra daha çok binicilik sporuna yönelmişlerdir.
dukça sevilerek oynanan bir oyun olduğu da bilin- Türk toplumlarında yaygın olan kadın ve erkek arasındaki eşitlik, Uygurlarda da görülmektedir.
mektedir. Deriden yapılmış ve içi kıl ile doldurulmuş olan top, büyük bir neşe kaynağı olmakta ve Gök- Uygur kadınlarının özellikle binicilikte ve ok atma konusunda usta oldukları, erkekler gibi top oynadık-
türk çocukları bu topla ayak topu (futbol) oynamaktaydılar. Ayrıca Göktürklerin kış aylarında özellikle ları ve güreştikleri bilinmektedir. Özellikle savaşçı ve okçu bir millet olarak ifade edilen Türkler, bu ba-
karlı ve buzlu alanlarda daha hızlı ve güvenli bir şekilde ulaşımlarını sağlamak için kayak kullandıkları da şarılarını sportif faaliyetlere verdikleri önem
bilinmektedir. sayesinde elde etmişlerdir. Hatta Uygurlar,
Göktürklerden daha da ileri gitmiş sağa, sola,
öne ve arkaya oldukça isabetli şekilde ok at-
mada ustalaşmışlardır. Bu özellikleri, Uygurla-
rı savaş alanlarında oldukça başarılı bir kavim
durumuna getirmiştir. Göçebe olan Uygurlar,
her an karşılaşabilecekleri düşmanlarına ve
vahşi hayvanlara karşı üstün gelebilmek için
binicilik ve okçuluk konusunda oldukça usta-
laşmak zorunda kalmışlardır.
Uygurlara ait mağara resimleri ince-
lendiğinde av (hayvan) ile avcı (insan) çizim-
lerinin yanı sıra ava ve savaşlara ait manzara-
lar da dikkat çekmektedir. Bu çizimlerde okla
avlanan, avını kapana düşüren, tek veya grup
hâlinde avlanan insan figürleri yer almaktadır.
Bu figürlerden anlaşılmaktadır ki Uygurlar, za-
man zaman büyük av partileri de düzenlemiş-
lerdir (Görsel 3.8).
Görsel 3.8: Av figürü
Görsel 3.7: Binicilik
54 TÜRK TARİHİNDE BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR TÜRK TARİHİNDE BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR 55