Page 112 - 3 Adım TYT Türkçe
P. 112

TÜRKÇE                                                                                         2. ADIM



        5.   (I) Yaşamım boyunca iyi bir gözlemci olduğumu söyleyebili-  8.   Muhabir: ----
            rim, ufacık bir çocukken bile öyleydim. (II) İnsanları izler; dav-
                                                                   Sanatçı: Şiirde bu hiç belli olmaz. Yemek yerken veya yolda
            ranışları, konuşma biçimleri üzerinde düşünürdüm; tepkileri,
                                                                   giderken bir mısra geliverir aklınıza. Galiba Valery’nin yuka-
            söyledikleri ve bunları söyleme biçimleri kafamda yer ederdi.
                                                                   rıdan inen mısra dediği böyle bir şey. Bakarsınız, o zamana
            (III) Yaş ilerledikçe birtakım nazari bilgiler de eklendi bunlara
                                                                   kadar karanlık gördüğünüz bir dünya birdenbire aydınlanmış.
            yani insanın ardında duran o şey, adı her ne ise, geçmişi,   Artık o mısra kılavuzunuz olur; yazacağınız şiiri, mevzusunu,
            hikâyesi  bana  görünür  oldu.  (IV)  Eskiden  çok  insanlı  evler   şeklini, boyunu bosunu, hepsini o tayin eder. O şiir bitinceye
            vardı, ben de o evlerden birinde büyüdüm; şimdiki çekirdek   kadar siz işgal altında bir memleket gibisiniz. Dairede çalış-
            aile yapısı yoktu o zamanlar. (V) Evlerden ses, hayat taşardı;   manızı, yemeğinizi, gezmenizi, uykunuzu ona tahsis etmek
            bu zenginliği heybeme doyasıya koydum. (VI) Artık yalnızlık   mecburiyetindesiniz. Bu arada kalbinizin, sinirlerinizin, kafa-
            çağındayım; vakit, bütün bu izlenimleri dönüştürme vaktidir.   nızın hatta kollarınızın ve ayaklarınızın akıl sır ermez bir iş
                                                                   birliği hâlinde çalıştığını görürsünüz.
            Bu  parça  iki  paragrafa  ayrılmak  istense  ikinci  paragraf
            numaralanmış cümlelerin hangisiyle başlar?             Bu  parçada  boş  bırakılan  yere  aşağıdakilerden  hangisi
                                                                   getirilmelidir?
            A) II     B) III    C) IV    D) V    E) VI
                                                                   A)  Sırf  yazmak  ihtiyacıyla  masa  başına  oturduğunuz  oldu
                                                                      mu hiç?
                                                                   B)  Şiirde şekil ve muhteva uyumlu olmalı mı sizce?
                                                                   C)  Şiir yazmayı basit bir iş olarak görenler hakkında ne dü-
        6.   (I) Kuasarlar her ne kadar aşırı derecede parlak olsalar da   şünüyorsunuz?
            çok uzak oldukları için sıradan teleskoplarla görülmeleri çok
                                                                   D)  Yazarken kimleri örnek alırsınız?
            zordur.  (II)  İlk  kuasarlar  1950’lerde  radyo  teleskoplarıyla
                                                                   E)  Ölçüsüz, uyaksız şiirleri beğeniyor musunuz?
            yapılan  çalışmalar  sırasında  keşfedilmişti.  (III)  Ancak  optik
            teleskoplarla  yapılan  çalışmalar  sırasında  çoğu  zaman  bu
            radyo  dalgası  kaynakları  tespit  edilemiyor,  bazen  de  yıldız
            benzeri noktasal bir ışık kaynağı görülüyordu. (IV) Bu gök ci-  9.   “Savaş ve Barış”ta Tolstoy, bir yandan 19. asrın en tantanalı sa-
            simlerine ilk olarak “yıldız benzeri radyo dalgası kaynağı” adı   vaşlarını ve tarihî şahsiyetlerini anlatırken diğer yandan karakter-
            verildi. (V) Her ne kadar tespit edilen ilk kuasarların tamamı   lerinin kendi içlerindeki savaşa odaklanır. Savaş, hem toplumla-
            güçlü  radyo  dalgası  kaynakları  olsalar  da  yüksek  miktarda   rın hem bireylerin sürekli içinde bulunduğu bir mücadele hâlidir.
            radyo dalgası yaymak kuasarların genel bir özelliği değildir.   Âlemin çift kutuplu yapısı ve diyalektik işleyişi, zıtların nihai uz-
                                                                   laşım  için  birbirleriyle  savaşmalarını  gerektirir.  Bu  mücadeleyi,
            Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra   kitapta hem Aleksandr ile Napolyon hem Rusya ile Fransa ara-
            “Gözlemler, gökyüzünde çok güçlü radyo dalgası kaynakları-  sında hem de Prens Andrey’in, Piyer’in, Nataşa’nın ruhlarında ve
            nın olduğunu gösteriyordu.” cümlesi getirilebilir?     ilişkilerinde bilfiil duyumsarız. İnsanlık tarihinde savaşsız geçirilen
                                                                   zamanların azlığı, devinen insanın zorunlu olarak hem kendisiyle
            A) I            B) II                C) III                 D) IV                         E) V  hem çevresiyle çatışma içerisinde olduğunun delilidir. ----.

                                                                   Bu parçanın sonuna düşüncenin akışına göre aşağıdaki-
                                                                   lerden hangisi getirilebilir?

                                                                   A)  Tolstoy, kitabının kimi bölümlerinde olay örgüsünün dışı-
                                                                      na ustaca taşarak milletleri savaşa yönelten sebeplere ve
        7.   (I) Taksi Şoförü hem beni hem de kariyerimi değiştirdi. (II) Bu fil-  kuvvetlere dair gözlemlerini aktarır
            me kadar insanlar benden doğal davranmamı istiyordu. (III) Ben   B)  Tolstoy, devlet idaresinde üst basamaklara çıkıldıkça şahsi
            de oyunculuğun ne demek olduğunu çözdüğümü sanıyordum:    iradenin giderek zayıfladığını ve tarihin gürül gürül akan
            Replikleri oku ve doğal oyna. Yine de pek mantıklı bir işmiş gibi   nehrinin sularına karıştığını “Çar, tarihin kölesidir.” sözüyle
            gelmiyordu. (IV) “Biraz daha büyüyünce ne yapacağım?” diye   ifade eder
            düşünüyordum  çünkü  oyunculuk  bu  hâliyle  hiç  ilgi  çekici  gibi   C)  “Savaş ve Barış”ın karakterleri, çağın Batılılaşma eğilimi-
            durmuyordu. (V) O zamanlar hep Avrupa filmleri izlerdik. (VI)   nin bir parçası ve -Rusya’da olduğu gibi bizde de- soyluluk
            Fakat sonra De Niro’yla çalışınca bir karakter yaratmanın, onun   göstergesi olan Fransız kültürüyle yetişmiş aristokratlardır
            üzerine çalışmanın ne olduğunu anladım ve sonra birdenbire
                                                                   D)  Bu çatışmanın kılıçla, topla, tüfekle fiziksel olarak açığa
            oyunculuğun düşündüğümden daha tatmin edici bir iş olduğu-  çıkmasıyla savaş olgusu; yıkıcılığının doruğuna ulaşır
            nun farkına vardım.
                                                                   E)  “Savaş ve Barış”ın dördüncü kısmında, Piyer’in, ruhunda
            Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşün-        esaslı bir sıçrama yaratan savaşın trajik sahnelerine ta-
            cenin akışını bozmaktadır?                                nıklığından sonra sözü edilen kristal gibi sihirli bir pırıltı;
                                                                      romanın bütününe hâkim olan o eşsiz duyguyu kanımca
            A) II     B) III    C) IV    D) V    E) VI                en iyi anlatan mazmunlardan biridir




        110
   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116   117