Page 304 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 304
148 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
Bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkla akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe’den Afyon ovasına atlayacaktı.
(…)
Nazım Hikmet, Kuvâyi Milliye
Kelime Dağarcığı:
başaltı: Gemilerde tayfa ve erlerin ön güverte altındaki koğuşları. mavzer: Orduda kullanılan bir tüfek tipi. şayak: Kaba do-
kunmuş, dayanıklı bir çeşit yün kumaş. şilep: Yük gemisi. taret: Gemilerde veya kalelerde, topçu mevzilerinde topun makine
bölümünü ve topçuları koruyacak biçimde yapılmış zırhlı kule.
1. Okuduğunuz destanda anlatıcının Onlar, suda ve rüzgârda ilk deniz yolculuğundan beri vardılar.
gibi mübalağalı (abartılı) ifadeler seçmesinin nedeni sizce ne olabilir?
2. ...Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki şayak kalpaklı adam/nasıl ve ne zaman geleceğini bilme-
den güzel, rahat günlere inanıyordu... örneğinden yola çıkarak okuduğunuz metnin hangi bakış
açısıyla kaleme alındığını bulunuz. Tercih edilen bakış açısının metne katkısını açıklayınız.
3. Söyleyicinin kullandığı cümleler, Karadeniz insanıyla ilgili sizde nasıl bir izlenim uyandır-
maktadır?
4. Okuduğunuz metinde anlatıcının olayları taraflı anlatmasının nedeni sizce ne olabilir?
302
Hazırlayan: Mehmet Emin SARIKAYA