Page 320 - Türk Dili ve Edebiyatı - 9 | Beceri Temelli
P. 320

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                          TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9        163

             7.ÜNİTE > Biyografi-Otobiyografi     Kazanım: A.4. 7. Metnin üslup özelliklerini belirler.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                   ŞAİR YARADILIŞLI BİR YAZAR                          25 dk.
             Amacı      Metnin sahip olduğu dil ve anlatım özelliklerinin, o metnin okunurluğuna olan etkilerini belirleyebilmek. Yaza-  Bireysel
                        rın üslubunun metne katkısını tespit edebilmek. Metinde anlatılanları günlük hayatla ilişkilendirebilmek.


             Yönerge  Aşağıda verilen metni okuyunuz. Soruları metni göz önünde bulundurarak cevaplayınız.
                     (Alıntı metnin aslına sadık kalınmıştır.)



                                          AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU


              (…)
              Ahmet Hikmet, şair yaratılışlı bir sanatçıdır. Birçok parçaları mensur şiir niteliğindedir. Hayal gücü
              kuvvetlidir. Bu bakımdan yaratma sıkıntısı çekmez. Coşkun, heyecanlı, verimli, yaratıcı ve ilhamı bol
              bir yazardır. Çiçekler, renkler, saçlar birer şiir demeti olarak hikâyelerinde karşımıza çıkar. O “hassas
              ve rakik zamanlarında bir lirik garâmı, bir romantiktir. Ciddî ve metin zamanlarında bir hakikî rea-
              list bir tabii natüralisttir” (Ertaylan, 1925). Bazı tablolar karşısında, onun kalbinin sızladığı, ruhunun
              titrediği ve gözlerinin yaşardığı görülür. Bazı durumlar karşısında, bir sanatçı duyarlılığıyla psikolo-
              jik çözümlemeye girişir, ruhu bütün çıplaklığıyla ve aydınlığıyla ortaya koyar.
              Ahmet Hikmet’in yazdığı bazı manzum parçalar vardır. Bunların birkaçı şarkı olarak da bestelenmiş-
              tir. Buna rağmen, şiirle fazla uğraşmamıştır.
              (…)

              Şiirlerinde hakiki bir lirizm ve santimantalizm görülür. “Millî aruz” dediği hece vezniyle şiir deneme-
              leri dikkat çeker. “Millî Aruz” adlı seri yazılarında (Türk Yurdu, C 1, nr. 8-10, 1327), konuya ilk ola-
              rak ciddi bir şekilde yaklaşır. “Aruz” ve millî veznimiz olan “hece” üzerinde görüşlerini ortaya koyar.
              Bu vezinlerden birini diğerine tercih etmenin yanlışlığına işaret eder. Hece veznine karşı duyduğu
              sevgi ve bağlılığı hissettirir. Hece kalıplarına çok sayıda canlı örnekler verir.

              Ahmet Hikmet’e göre; resimde ışığın renklere tesiri neyse, edebiyatta da hissin fikirlere yakınlığı
              odur. Şiirde hissetmek gereklidir. Şair, asabi bir âşık olmalıdır ki eserleri daima herkesçe makbul ol-
              sun. Şiir, insanları hissetmeye âdeta mecbur olduğu için hisleri terbiye eder. İnsan ızdırabın tasvirini
              yapan bir levhayı seyrederken nasıl duygulanırsa, böyle bir şiiri okurken de aynı şekilde müteessir
              olmalıdır. Bir şairin hüneri, bir ressamınkine benzer. Bütün bunlardan sonra, şiirin “bir resm-i natık”
              (konuşan resim); resmin ise “bir şi’r-i samit” (susan şiir) olduğunu söyler.
              Ahmet Hikmet, edebî eserden çok, güzel yazmak üzerinde durur. Bunun için veciz ifade, his ve hayali
              gerekli bulur. Çok yazmanın, yazının etkisini azaltacağına inanır. Bazen acıklı bir nida ve kesik bir
              feryadın, hisleri en güzel şekilde ifade edebileceğini belirtir. Güzel yazmak için, güzel şeyler hisset-
              mek, bunun için de güzel şeyler görmüş olmak gerekir, der (Musahabe-i Edebiye, Servet-i Fünun, 14
              Teşrîn-i sâni 1312 [26 Kasım 1896], s. 178-181).
              (…)
                                       Hüseyin Tuncer, Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 2017.













                                                                                                   319
   315   316   317   318   319   320   321   322   323   324   325