Page 53 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 5.Ünite
P. 53

ye niteliğinden uygulamaya geçen alanlardan biri
               oldu.  Bu süreçle birlikte mürteci oldukları gerek-
               çesiyle belediye başkanlarından bazıları görevden
               alındı. 80 vali, 846 kaymakam, 288 üst düzey bü-
               rokrat hakkında inceleme başlatıldı. MGK Genel
               Sekreterliği ve diğer kaynaklardan alınan bilgilere
               istinaden çok sayıda kamu görevlisi irticacı vb. sı-
               fatlarla  fişlenerek  memuriyetten  atıldı  veya  pasif
               görevlere getirildi. Ülkede siyasal iktidar el değiş-
               tirdi ve Anasol-D Hükûmeti kuruldu.
                  Üniversitelerde  irtica konusunda  taviz verme-    Görsel 5.41: 28 Şubat Darbesi (Temsilî)
               yecek rektörler görevlendirilmiş, başörtülü kız öğrencileri başörtüsünden vazgeçirmek için ikna odaları
               kurulmuştur. Yurt dışında resmî bursla öğrenim gören öğrenciler takip edilmiş, yurt içinde eğitim veren
               Kur’an kurslarına baskı uygulanmıştır.  İmam-hatip liselerinin orta kısmı kapatılmış, üniversiteye girişte
               katsayı uygulaması devreye sokulmuştur. Bazı vakıflar ve dernekler baskı altına alınmış, kapatılmış ve
               bunların mallarına el konulmuştur. Hükûmetin kamu kurum ve kuruluşlarına yaptığı personel atama-
               ları yakından takip edilmiş, bu atamalar irticacı kadrolaşma olarak nitelenerek yerlerine irticaya taviz
               vermeyecek kişiler getirilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin; iç siyaset, yolsuzluklar, terörle mücadele gibi
               konularla Türkiye’nin AB Kopenhag Kriterlerine ne ölçüde uyum sağlayabileceği, Kıbrıs sorunu ve diğer
               konulardaki tavsiyeleri de yine MGK aracılığıyla hükûmete bildirilmiştir (Görsel 5.41).


                  5.7.3. Etnik, İdeolojik ve Mezhep Temelli Çatışmaların Toplum Hayatına Etkileri

                  Türkiye, tarihsel ve jeopolitik olarak dünya üzerinde çok önemli bir yere sahiptir. Coğrafyası, sahip
               olduğu yer altı ve yer üstü kaynakları, demografik yapısı, Doğu ile Batı dünyası arasında bir köprü görevi
               görmesi ve demokratik değerleriyle bölgenin en güçlü devletlerinden biridir. Bu özellikleriyle ön plana
               çıkan Türkiye’nin  istikrarını  bozmaya  yönelik,  çeşitli  ülkeler  ve  örgütler  tarafından  etnik,  ideolojik  ve
               mezhepsel kışkırtma temelli oyunlar oynanmaktadır. Türkiye’nin sahip olduğu zenginlik ve potansiyele
               zarar vermek ve ülke içindeki bütünlüğü bozmak isteyen küresel güçler etnik, ideolojik ve mezhepsel
               farklılıkları ayrıştırıcı bir unsur olarak kullanmak için çalışmalarda bulunmuşlardır. Türkiye’nin bu duru-
               mundan fayda bekleyen büyük ülkeler terör örgütlerine destek vererek Türkiye’yi zor duruma sokmak
               istemişlerdir.
                  Ülkenin  birlik  ve  beraberliğini  bozmak  isteyen
               güçler,  toplumda  mezhep  odaklı  söylemlerle  top-
               lumsal  birlikteliğe  zarar  verir.  Bu  söylemlere  karşı
               çıkanlar  düşman  olarak  değerlendirilir.  Bu  şekilde
               toplum karşı kamplara ayrılmaya çalışılır. Bu amacı
               gerçekleştirmeye çalışan gruplar, toplumun hassa-
               siyetlerini  kullanarak  karşıt  grupların  büyümesine
               neden  olur.  Kargaşa  ortamının  devamı  için  uzlaş-
               madan yana olanları ortadan kaldırmaya çalışır.
                  Türkiye’de 1990’lı yıllarda toplumda Sünni-Alevi
               ve laik-antilaik bölünmeyi gerçekleştirmeye yönelik        Görsel 5.42: Gazete manşeti
               eylemler yapılmıştır. Bu şekilde, Müslüman bir ülke-
               nin dünyada tek olan demokratik ve laik yönetim deneyimi ortadan kaldırılmak istenmiştir.
                  Türkiye, 1990 sonrasında bir ucu ülke dışında bir ucu ülke içinde olan PKK terör örgütünün artan
               eylemlerine maruz kalmıştır. PKK, sivil halkı hedef alan terör eylemlerinde bulunmuştur (Görsel 5.42).
               Ortaya  koyduğu  vahşet  ile  yıllardır  birlikte  ve  kardeşçe  yaşayan Türk  ve  Kürt  kökenli  vatandaşların
               arasına nefret ve kin tohumları ekmeye çalışmıştır. 24 Mayıs 1993 tarihinde tezkeresini alan 33 silahsız
               erin Bingöl kara yolunda PKK‘lı teröristler tarafından kurşuna dizilmesi bu eylemlerden yalnızca biridir.



                                                           269
   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58