Page 283 - Defterim - Felsefe 10
P. 283

Soru Köşesi  Varlıklar sizin onlar karşısında duruşlarınıza göre gösteriyorlar kendilerini. Önüm-
                      deki bir demet gül ona bir botanik uzmanı olarak yaklaştığımda kendini botanik
                      biliminin kavramlarıyla sunar. Bir teorik fizikçi olarak atomlardan fotonlardan ku-
                      arklardan oluşan bir madde olarak verir kendini. Öte yandan bir ressam ya da bir
                      şairsem ne denli farklı “yüzleriyle” sunacaktır kendini.
                      Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşılabilir?
                      A) Her varlık kendini diğer varlıklardan farklı gösterir.
                      B) Doğru bilgi varlığı yansıtan bilgidir.
                      C) Bilimler varlığın özünü anlamamızı kolaylaştırır.
                      D) Varlığın algılanışı algılayana bağlıdır.
                      E) Kişisel tutumlar varlığın özünü değiştirir
                                                                                        (2004-ÖSS)

           Çözüm       Varlığın ne olduğu onu algılayanın bakışına ve varlığa yaklaşımına bağlıdır. Fizik-

                       çi, sanatçı, biyolog ancak kendi açısından bakabildiği kadar varlığa yönelebilir. Bu
                       açıdan varlık algılayana bağlıdır.
                                                                                          Cevap: D

















                                    İnsan, yaşama kumaşıyla örülmüştür; bu
                                    kumaşın dokusundaki ipliklerden başka
                                   bir şey değildir insan. Bu kumaşa verdiği
                                         her zarar kendisine zarardır.
                                                  Nermi Uygur



                                       İnsan ne istediğini bilmelidir ve ne
                                       yapabildiğini bilmelidir. Ancak bu
                                     şekilde karakter gösterebilir ve ancak
                                        o zaman doğru bir şey yapabilir.
                                              Arthur Schopenhauer






















                                                                                                                        281
   278   279   280   281   282   283   284   285   286   287   288