Page 279 - Defterim - Felsefe 10
P. 279
3. ÜNİTE
7. Sanat yapıtları hakkında “güzel’’ veya “çirkin” gibi 9. 2007 yılında bir kemancı Washington şehrinin met-
yargılarda bulunuruz. Kimi filozoflara göre bu yargı- rosunda bir konser verdi. Daha ziyade bir mahalle
lar, bilimdeki ‘Belli koşullarda su yüz derecede kay- delikanlısını andıran müzisyen bir çöp kutusunun he-
nar.” türündeki yargılardan gerek biçim bakımından men yanında, duvara dayanmış bir hâlde, 45 dakika
gerek içerik bakımından farklıdır Bilimdeki yargılar, boyunca ünlü bestecilerin klasikleşmiş eserlerini çal-
genelgeçer, nesnel ve koşullu yargılardır. Ana estetik dı. Bu esnada bin yüz kişi hiç durmaksızın yanından
yargılar, örneğin bir şiirden, bir resimden haz duy- koşar adım geçti. Yedi kişi bir andan biraz daha uzun
duğumuzda dile getirdiğimiz yargı, hep bizim ruhsal bir süre durdu. Kimse alkışlamadı. Durup bakmak
durumumuzu, haz duyup duymadığımızı belirten öz- isteyen çocuklar oldu ama anneleri tarafından sürük-
nel yargılardır. Çünkü birisinin “güzel” bulduğu bir lenerek götürüldüler. Onun, dünyanın en çok aranan
resmi veya müzik parçasını, bir başkası güzel bulma- ve beğenilen virtüözlerinden Joshua Bell olduğunu
yabilir yani beğenmeyebilir. kimse bilmiyordu.
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşı- Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşı-
labilir? labilir?
A) Bilimdeki yargılar ile estetikteki yargılar birbirine A) Güzellik objenin bir özelliği değil süjenin zihnin-
benzerdir. dedir.
B) Sanat yapıtı öznel yaşantıların nesnelleştirilmiş B) Doğadan esinlenmemiş bir eserin güzelliğinden
C) Sanat yapıtındaki güzel, doğadaki güzelden daha söz edilemez.
etkileyicidir. C) Bir objenin sanat eserine dönüşmesi o objenin es-
D) Felsefenin görevi, estetik yargıyı ve beğeniyi öz- tetik özelliğinden kaynaklanır.
nellikten kurtarmaktır. D) Sanat için önemli olan sanatçının gösterdiği este-
E) Estetik yargıların kişiden kişiye değişmesi beğeni tik tavırdır.
farklılığındandır. E) Obje estetik değerini süjeye dikte eder.
7. Bölüm: S anat Felsefesi 10. Platon’a göre bütün nesneler kendi öncesiz-sonrasız
(2015-YGS) (2017-YGS)
arketiplerinin, yani idealarının taklitleri, kopyala-
rıdır. Taklitler ve kopyalar dünyası ontolojik olarak
gerçek dünya değildir. Bu nedenle bilgi bu tek tek
şeylerin bilgisi değil gerçek şeyler olan ideaların
bilgisi olmalıdır. Bu da ancak ideaların kendilerinin
akılla kavranması ile olanaklıdır. Sanat da bir tak-
littir ve şeylerin imgesel taklitlerini yaratır. Bu da
gerçeklikten ontolojik olarak iki basamak uzaklaş-
mak ve epistemolojik olarak değersiz kabul edilmek
anlamına gelmektedir.
8. Platon’a göre bir sanat eserinin güzelliği, ideasından Bu parçada Platon’un sanatı eleştirmesinin nedeni
aldığı pay ile doğru orantılıdır. Yani onlar aslında aşağıdakilerden hangisidir?
gerçek güzelliğin kopyalarıdır. A) Bu dünyaya has imgesel bir dışa vurum etkinliği
Bu parçadan aşağıdaki yargıların hangisine ulaşı- olması
labilir? B) Taklidin taklidini yaparak bizi hakikatten uzaklaş-
A) Gerçek güzel, sanat eseridir. tırması
B) Güzelin varlığı sanatçıya bağlıdır. C) Görünüşler dünyasının ötesindeki ideal gerçekliği
C) Güzel, herkes tarafından beğenilendir. hatalı taklit etmesi
D) Güzel, toplum için faydalı olandır. D) Taklit etme biçiminin bilgi yetisine değil, sadece
E) Sanat eserinden bağımsız bir güzel ideası vardır. hazlara hitap etmesi
E) Bilginin ötesinde ideal ve mükemmel bir şey yarat-
(2016-YGS)
mayı amaçlıyor olması
(2017-YGS)
277