Page 111 - Tarih
P. 111

Tarih              12. Sınıf








                 Nihayet uygarım diyen Türkiye’nin gerçekten uygar olan halkı,
                 baştan aşağıya dış görünüşüyle dahi uygar ve olgun insanlar
                 olduğunu fiilen göstermek zorundadır.
                                                                                  BİLİYOR MUSUNUZ?




               3. 6. 3. Takvim, Saat ve Ölçülerde Yapılan Değişiklikler

               Osmanlı Devleti’nde günlük yaşamda Hicri takvim kullanılırken idari ve mali işlerde Rumi takvim kulla-
               nılmaktaydı. 1925’te bir kanunla Hicri ve Rumi takvim bırakılarak artık evrensel bir takvim haline gelen
               Miladi takvim kabul edildi. Kabul edilen Miladi takvim 1 Ocak 1926’dan itibaren Türkiye Cumhuriyeti’nin
               resmî takvimi olarak yürürlüğe girdi. Ayrıca ezani saat denilen 12 saat dilimini esas alan saat yerine,
               24 saat dilimini esas alan alafranga saat birimi kabul edildi. Bunun yanında batılı ülkelerin kullandığı
               rakamlar da kabul edildi.
               Osmanlı Dönemi’nde günlük hayatta kullanılan arşın, okka, endaze gibi uzunluk ve ağırlık birimleri böl-
               gesel farklılıklar gösteren ölçülerdi. 1931’de yapılan yasal düzenlemeyle bu alanda da dünyanın yaygın
               olarak kabul ettiği metre ve kilogram gibi ölçü birimleri kabul edildi. Böylece uluslararası ekonomik iliş-
               kilerde de uyum yakalanmış oldu.

               Osmanlı Dönemi’nde toplumun tüm kesimi için ortak bir tatil günü yoktu. Fakat siyasi ve ekonomik iliş-
               kilerin yoğun olduğu Batı ülkelerinde hafta tatili pazar günüydü. 1935’te yasal bir düzenleme yapılarak
               hafta tatili cuma gününden pazar gününe alındı.


                 Ezani  saat:  Güneş’in  batışında  saatin  12.00’yi  gösterecek  biçimde
                 ayarlanması temeline dayanan saat sistemine verilen isimdir.
                 Alafranga  saat:  Bir  günü  24  saat  olarak  kabul  eden  ve  günü  gece   BİLİYOR MUSUNUZ?
                 12.01’den başlatan saat sistemine verilen isimdir.


               3. 6. 4. Soyadı Kanununun Kabulü


               Osmanlı Devleti’nde halk çeşitli lakap ve unvanlar kullanıyordu. Ayrıca soyadı kullanılmaması resmî
               işlemlerde büyük karışıklıklara yol açıyordu. 21 Haziran 1934’te Soyadı Kanunu kabul edildi.
               Aynı yıl çıkarılan bir kanunla da ağa, hacı, hafız, hoca, molla, bey, beyefendi, hanım, hanımefendi, paşa,
               hazretleri gibi unvanların resmî kullanımı yasaklandı. Soyadı Kanunu’na uygun olarak Gazi Mustafa
               Kemal Paşa’ya TBMM tarafından 24 Kasım 1934’te “Atatürk” soyadı verildi.
               3. 6. 5. Türk Kadınına Verilen Haklar

               Kadınların sosyal hayatta erkeklerle eşit bir konuma yükseltilmesinde ilk adım 1926’da Türk Medeni
               Kanunu’nun kabulü ile oldu. Atatürk kadınlar hakkında eşitlikçi bir bakış açısına sahipti. Bu nedenle,
               Cumhuriyet Dönemi’nde kadın haklarının gelişmesine bizzat öncülük etmiştir (Görsel 3.2). Çağdaş bir
               Medeni Kanun’un kabulü ile kadınlara verilen haklar yasal güvenceye kavuştu.

               Kadınların siyasal eşitliğe kavuşturacak ilk adım 1930’da Türk kadınına belediye seçimlerinde seçme
               ve seçilme hakkı verilmesiyle atıldı. 1933’te Türk kadını muhtarlık seçimlerine katılma hakkı elde etti.
               Ardından 5 Aralık 1934’te kadınlar genel seçimlerde de seçme ve seçilme haklarını kazandılar.

               Böylece Türk kadını hem sosyal hayatta hem de siyasal hayatta tam bir eşitliğe kavuştu. Kadın ve erkek




                                                                                                           110
   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116