Page 20 - Felsefe 11 | 2.Ünite
P. 20
2. ÜNİTE
2.4. MS 2. YÜZYIL-MS 15. YÜZYIL FELSEFESİNİN DÜŞÜNCE
VE ARGÜMANLARINI DEĞERLENDİRME
MS 2-15. yüzyıl felsefi dönemine yönelik öğrenmiş olduğunuz bilgilerin pekişmesi için aşağıda
metinler verilmiştir. Bunlardan hareketle tartışalım ve yazalım bölümlerini sınıf ortamında arka-
daşlarınızla uygulayınız.
Tartışalım
Aşağıda verilen metinlerden ve açıklamadan yola çıkarak tasavvuf düşüncesindeki insan anlayı-
şını tartışınız. Tartışmaya yönelik notlarınızı aşağıda verilen boşluğa yazınız.
HACI BEKTÂŞ VELÎ
Hak Subhânehû ve Teâlâ, adamı dört türlü nesneden yarattı, dört bölüğe
ayırdı. Dört bölüğün de dört türlü ibadetleri, dört türlü arzuları ve dört türlü
hâlleri vardır. Birinci bölük âbidlerdir. Bunlar din kavmidir ve asılları yel-
dendir. Yel (hava), hem şifa verici hem kuvvettir. Bu sebeple bunlarda gece
gündüz Hakk’ın ibadetinden ayrılmazlar. Yel esmeyince ekinler samanından
ayrılmaz, bütün âlem kokudan helak olurdu. Öyle ki dünyada ne varsa helal,
haram, temiz ve pis hepsi din ile malum olur. Çünkü din kapısı ulu kapıdır.
İkinci bölük zahitlerdir. Bunların aslı ateştendir ve bunlar tarikat taifesidir. Bu
sebeple gece gündüz yanmaları, kendilerini yakmaları lazımdır. Her kim bu
dünyada kendisini yakarsa yarın ahirette türlü azaplardan kurtulacaktır. Şunu Görsel 2.4
iyi bilin ki bir kez yanan başka yanmaz. Üçüncü bölük, ariflerdir. Bunların Temsilî Hacı Bektâş
aslı sudandır ve bunlar marifet taifesidir. Su, hem kendisi temizdir hem de Velî
temizleyicidir. Bu sebeple hem temiz olmalı hem de temizleyici. Dördüncü
taife muhiplerdir. Bunlar hakikat taifesidir ve bunların aslı topraktandır. Toprak teslimiyet ve rızayı
temsil eder. Bu yüzden muhipte teslimiyet ve rıza içerisinde olmalıdır.
Hacı Bektâş Velî, Makâlât
MEVLÂNÂ
Ey insan, sen görünüşte maddi varlığınla “küçük bir âlem”sin. Fakat ma-
nen, gerçek varlığınla “büyük bir âlem”sin. Görünüşte bir ağacın dalı, mey-
venin aslı temelidir. Çünkü yemiş dalda bulunur. Fakat hakikatte o dal, o
meyve için var olmuştur. Meyve elde etmek için bir meyli ve ümidi olmasaydı
bahçıvan hiç ağaç diker miydi? Öyle ise görünüşte meyve, ağaçtan meydana
geliyor da hakikatte o ağaç meyve çekirdeğinden doğmuştur.
Mevlânâ, Mesnevî
Sen cihanın hazinesisin, cihan ise yarım arpaya değmez.
Sen cihanın temelisin, cihan senin yüzünden taptazedir.
Diyelim ki âlemi meşale ve ışık kaplamış. Görsel 2.5
Çakmaksız ve taşsız olduktan sonra o, iğreti bir rüzgârdan başka nedir? Temsilî Mevlânâ
Mevlânâ, Rubâîler
58