Page 18 - Osmanlıca 10 (Tüm Kitap)
P. 18
16 BİRİNCİ ÜNİTE
kadarki kültür birikiminden istifade edememek-
tedirler. Bu çevirilerin birçoğunun eksik ya da ha-
talı olması ise ayrı bir vakadır. Şu hâlde günümüz
gençliğinin hissesine, birkaç bin sene önceki kül-
tür mirasını rahatlıkla okuyup anlayabilen diğer
milletlerin gençlerine imrenmek mi düşüyor? Ne-
den biz de kendi çocuğumuza, araştırdığı her-
hangi bir mevzuda ecdadının birikimine birinci
elden uzanabilme imkânını tanımayalım? Çok
boyutlu bir altyapıya sahip ve tarihine yabancı
kalmamış, büyüklerine sevgisini ve saygısını kay-
betmemiş bir nesil, geleceğe daha ümitle bak-
mamızın bir teminatı değil midir?
Hasılı Osmanlıcayı öğrenmek, öz yurdunda kendi kültürüne yabancı kalmış
bir neslin vicdan muhasebesinde ecdadına ve tarihine karşı vadesi çoktan
dolmuş bir fikir borcudur.
Muhammed Ali Ensari, Osmanlıca İmla Müfredatı
(Kısaltılıp düzenlenmiştir.)
Düşünelim-Yorumlayalım
“Osmanlı Türkçesi; Türkçe, Arapça, Farsça kelimelerden oluşan zengin bir li-
sandır. Unutmayalım ki Osmanlıca imparatorluk dilidir. İngilizler İngilizcede çok
fazla kelime bulunmasından dolayı övünürler. Biz neden övünmeyelim? Osman-
lıca da övünülmesi gereken bir lisandır. Şu an maalesef 200-250 kelime ile konu-
şuyoruz. Oysa eskiden 3000-5000 kelime ile konuşuyorduk. Siz 3000 kelime ile ko-
nuşamıyorsanız Fuzuli’yi, Baki’yi, Kâtip Çelebi’yi anlayamazsınız. Kâtip Çelebi’nin
eserlerini okuyup anlayıp zevkine varabilmek için mükemmel Osmanlıca bilmek
gerekiyor. Bugün Osmanlıca öğrenmenin gereğini kabir taşlarına kadar indirge-
diler; dedelerinin mezar taşlarını okuyabilmek için. Doğrudur ama sadece bun-
dan ibaret değildir. Mezar taşlarında şiir vardır, fıkra vardır, ölüm doğum tarihleri
vardır, edebî sanatlar vardır ve yazı güzelliği vardır. O başlı başına bir ilim.”
Dursun Gürlek
(http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/osmanlica-kalp-krizi-gecirmis-gibi)
"(Osmanlıca öğretiminde) hedef alacağımız nokta, (öğrencinin) Yahya
Kemal‘in mensur metinlerini anlamasıdır. Ondan sonrası o gencin kendini ye-
tiştirme gayretidir. Mesela dilimizde ‘ayrılık‘ var, ‘hicran‘ var, ‘firak‘ var. Biz ikisi-
ni atmışız sadece “ayrılık”ı almışız. Oysa aralarında nüans olması lazım. Yüksek
medeniyetler ve kültürler o nüanslar üzerinde yükselir.”
Hayati Develi, Köklerimize Gitmek İçin Osmanlıca Şart
Yukarıdaki metinlerde Osmanlı Türkçesi öğrenmenin gerekliliği konusunda
neler söylenmektedir?