Page 9 - Türk Dili ve Edebiyatı 10 | 2.Ünite
P. 9

HİKÂYE





                                        METİN VE TÜRLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR

                  Okuduğunuz Deli Dumrul hikâyesi, Dede Korkut Hikâyeleri’nden alınmıştır. Eserin asıl adı Kitâb–ı
               Dedem Korkud Alâ Lisân–ı Tâife–i Oğuzân’dır (Oğuzların diliyle Dedem Korkut’un Kitabı). İçinde bir
               ön sözle on iki hikâye vardır. Halkın ortak malıdır. Eser Akkoyunluların egemen olduğu Kuzeydoğu
               Anadolu Bölgesi’nde XIV. yüzyıl sonlarında veya XV. yüzyıl başlarında halk ağzından derlenerek
               yazıya geçirilmiştir. Bu hikâyelerin ilk defa Dede Korkut adlı bilge bir ozan tarafından anlatıldığına
               inanılmaktadır. Her hikâyede adı geçen, olaylardan hisse çıkaran, hana dua eden Dede Korkut; hikâ-
               yenin yazarı değil daha çok manzum destani hikâyeler anlatan, ozanları simgeleyen bilge bir kişidir.
                   Hikâyelerde Müslüman Oğuzların, komşuları olan Rum, Ermeni ve Gürcü devlet veya beylik-
               lerle yaptıkları savaşlar; bazılarında kendi iç mücadeleleri; bazılarında da tabiatüstü varlıklara (Az-
               rail, pınar perisi, pınar perisinin oğlu Tepegöz) karşı giriştikleri mücadeleler anlatılmıştır. Oğuzlar
               Müslüman’dır fakat Dede Korkut Hikâyeleri’nde din çok kuvvetli bir unsur olarak görülmez. Çünkü
               Oğuz Türklerinin İslamiyet’i kabul etmelerine rağmen henüz tam anlamıyla İslam dinine uygun bir
               yaşamları yoktur. Bu da hem Azrail’in görünen bir varlık gibi Deli Dumrul’la dövüşmesine hem de
               bu metinlerde dinin etkisinin neden az olduğuna açıklık getirmektedir. Okuduğunuz metinde Deli
               Dumrul, Azrail’i bile bilmez ve onunla savaşmaya kalkar. Mücadelelerin hiçbiri din uğruna değildir.
                  Okuduğunuz metinden de anlaşılacağı gibi bazı kahramanların olağanüstü kuvvete sahip olmala-
               rı, bazı kahramanların vücut yapılarının dahi doğal yapının üstünde olması, doğaüstü varlıklara yer
               verilmesi bakımlarından bu hikâyeler destan karakteri taşımaktadır. Deli Dumrul’un gözünü daldan
               budaktan sakınmayan yiğitliği, her şeye meydan okuyabilme cesareti, Azrail’le mücadelesi hikâye-
               nin destansı özelliklerinin bir sonucudur. Nazım ve nesir karışık yazılmaları, kısa olmaları, ayrıntılar
               üzerinde durmamaları bakımlarından da halk hikâyesi karakteri taşımaktadır. Bundan dolayı bu eser,
               destan döneminden halk hikâyeciliği dönemine geçişin ilk örneği kabul edilir. Dede Korkut Hikâyele-
               ri’nde olaylar ve tasvirler nesirle; karşılıklı konuşmalar, duygu ve düşünceler nazımla dile getirilir.
               Eser, Arapça ve Farsçada geçen dinî kavramlar dışında Türkçenin seçkin örnekleri arasında yerini
               alır. Eserde cümle içi kafiyeler, cümle sonlarındaki seciler, deyimler dikkati çeker. Oğuz Türkçesiyle
               söylenen Dede Korkut Hikâyeleri’nin; biri Dresden’de, diğeri Vatikan’da olmak üzere iki yazma nüshası
               vardır.







                 METNİ ANLAMA VE ÇÖZÜMLEME

              1.  • Ansızın Deli Dumrul dört nala yetişti.
                 • Benim ulu dergâhımda gezsin, benlik eylesin.
                 Okuduğunuz metinden alınan bu cümlelerde altı çizili kelime gruplarının anlamını cümlenin bağ-
                 lamından hareketle tahmin ediniz. Tahminlerinizi TDK’nin Türkçe Sözlük’ünden kontrol ediniz.
              2.  Okuduğunuz metinde Deli Dumrul’un bir kuru çayın üzerine köprü yapmasının asıl sebebini söy-
                 leyiniz.
              3.  Azrail ile karşılaştıktan sonra Deli Dumrul’un fikirleri neden değişmiştir? Metinden hareketle açık-
                 layınız.
              4.  Okuduğunuz metinde Deli Dumrul’un eşi, fedakârlığı temsil eden kişi olarak verilmiştir. Bu durum
                 size Türklerin geçmişteki sosyal yaşamları ile ilgili nasıl bir fikir vermektedir?
              5.  Metinde Azrail için insanoğlunun ejderhası şeklinde bir benzetme yapılmasının nedeni nedir?








                                                                                                           41
   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14