Page 51 - Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi 11 | 1.Ünite
P. 51
Türklerde Devlet Teşkilatı
ÜNİTE ÖZETİ
İlk Türk devletlerinde devlete il (el) denilmiş ve devlet; Bağımsızlık (oksızlık), ülke,
halk (kün) ve teşkilat olmak üzere dört unsurdan oluşmuştur. Yönetimde hâkimiyetin
kaynağı kut anlayışı etrafında şekillenmiş, bu anlayışa göre kağan devleti yönetme
yetkisini Tanrı’dan almıştır. Türklerde ilk devlet teşkilatını Asya Hun Hükümdarı Mete Han
kurmuştur.
İlk Türklerde devlet ikili teşkilata göre yönetilirdi. Asıl hükümdar ülkenin doğu kısmını
yönetirken hükümdarın kardeşi de yabgu unvanıyla batı kısmını yönetirdi. Hükümdarın
oğulları tiginler ise şad unvanıyla ülkenin değişik yerlerinde görev alırlardı.
İlk Türk devletlerinde devletin önemli meseleleri; toy, kurultay ve kengeş ismiyle anı-
lan mecliste görüşülürdü. Ayrıca ayukı denilen bir de hükûmet vardı. Türklerde ordu-mil-
let anlayışı olduğu için kadın-erkek ayrımı yapılmadan herkes savaşa hazır hâlde bulu-
nurdu. Türklerdeki ordu teşkilatı birçok ülkeye örnek olmuştur.
İlk Türk İslam devletlerinin yönetim anlayışı, ilk Türk devletlerinin yönetim anlayışının
devamı niteliğindeydi. Hükümdarın, yönetme yetkisini Allah’ın lütfu olarak aldığına inanılır,
hükümdar da ülkesini yönetirken kendisini Allah’a ve törelere karşı sorumlu hissederdi.
Ülke yönetiminde hükümdara yardımcı olan vezir ve divan adı verilen bir kurul bulunurdu.
İlk Türk İslam devletlerinde ordu-millet anlayışı devam etmiş, bu dönemde gûlam adı
verilen yeni bir askere alma şekli uygulanmıştır.
Osmanlı Devleti yönetim anlayışında ilk Türk devletleri ve Türk İslam devletlerinin
etkisi devam etmiştir. Osmanlı Devleti, ülke yönetiminde daha merkeziyetçi bir yapıya sa-
hipti. Bu devlet, 1839 Tanzimat Fermanı ile kanunun üstünlüğünü kabul etmiş, 1876’da
meşruti yönetime geçerek halkın da yönetime katılmasını sağlamıştır. Osmanlı Devleti’nde
ilk Türk İslam devletlerinde olduğu gibi divan teşkilatı ülke yönetiminde hükümdara yar-
dımcı olmuştur. Divan teşkilatında vezir-i azam, vezirler, defterdar, nişancı ve kazasker gibi
görevliler vardır.
Osmanlı Devleti, kurulduğu bölge itibari ile teşkilatlanmasını oluştururken Bizans,
Türkiye Selçukluları ve Memlükler gibi bazı komşu ülkelerden de faydalanmıştır. Osmanlı
askerî teşkilatının temelini Kapıkulu Ocakları (devşirme) ve Tımarlı Sipahiler oluştur-
muştur. Osmanlı Devleti, deniz aşırı fetihler yapmak için ayrıca güçlü bir donanma da
oluşturmuştur.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilmiş, Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte halkın da
yönetime katılımı sağlanmıştır. Cumhuriyet yönetimiyle birlikte halk, yöneticilerini belli
süreliğine seçme ve ülkeyi yönetme yetkisini seçtiği vekiller aracılığıyla kullanma hakkı da
kazanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nde güçler ayrılığı ilkesine uygun olarak yasama, yürütme ve yar-
gı farklı organlarda toplanmıştır. Yürütme yetkisi cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlar
kurulu aracılığıyla kullanılmış, yasama yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, yargı yetki-
si de bağımsız mahkemelere verilmiştir. Ancak Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne ge-
çilmesi ile birlikte yasama milletvekillerine, yürütme cumhurbaşkanına, yargı da bağımsız
mahkemelere verilmiştir. Yani yeni düzenleme ile cumhurbaşkanı ve başbakana ait yetkiler
bütünüyle cumhurbaşkanında toplanmıştır.
Cumhuriyet Dönemi’nde devlet teşkilatı oluşturulurken Osmanlı Devleti’nin teşki-
lat yapısı büyük ölçüde örnek alınarak genişletilmiş ve yeniden yorumlanmıştır. İlk Türk
devletleri ve ilk Türk İslam devletlerinde olduğu gibi ordu-millet anlayışı Cumhuriyet
Dönemi’nde de devam etmiştir.
61