Page 32 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 1.Ünite
P. 32

ETKİNLİK
              7.

                       Ekonomi




                      1930’da dünya nüfusunun yarısı doğrudan ya da dolaylı olarak ticaretle geçiniyordu. Buh-
                   ranla birlikte ticaretin sekteye uğraması, insanların işlerini tehlikeye attı ve yaşam standartla-
                   rını düşürdü. İnsanlar gerekli görmedikleri malları satın almaktan vazgeçti. Yeni arabalar artık
                   kolay kolay müşteri bulamıyordu. Detroit (Ditroit) ile Tulin’deki araba fabrikaları daha az çelik
                   ve lastik satın almaya başladı. Bunun sonucunda, onların tedarikçileri işçi çıkarma yoluna
                   gitti. İşçilerin aileleri yeni elbise satın alamayınca binlerce kilometre uzaklıktaki şehirlerde ve
                   çiftliklerde üretilen pamuk, yün ve deriye olan talep de azaldı. Tatil zamanı geldiğinde Güney
                   Afrika, Japonya ve İsviçre’deki dağlarda bulunan tesislerin yarısı boş kaldı.


                      Yukarıdaki metinden yola çıkarak dünyadaki ekonomik ilişkiler ağı ile ilgili yorumla-
                   rınızı sınıf ortamında arkadaşlarınızla paylaşınız.





                  1929 Dünya Ekonomik Buhranı’ndan en çok etkilenen ülke olan ABD’deki çöküş uzun süreli oldu.
               ABD ekonomisi için 1933 yılı krizin dip noktası oldu. Sonraki yıllarda toparlanmaya başlayan ABD
               ekonomisi, buhran öncesi seviyeye ancak 1940’ta ulaşabildi.
                  Amerikan  halkı  yaşanan  buhrandan  Başkan  Hoover  yönetimini  sorumlu  tuttu.  Başkan  Hoover,
               ekonominin kendi hâline bırakılması gerektiğine ve bu sürecin geçici olduğuna inanıyordu. Krize za-
               manında müdahale edilmemesi fiyatlarda hızlı düşüşe ve ticarette daralmalara neden oldu. ABD’de
               1932’de  yapılan  seçimle  Franklin  D.  Roosevelt  (Franklin  Di  Rozvel)  başkan  oldu.  İnsanların  satın
               alma güçlerinin düşmesi ve talebin yetersiz olması nedeniyle Roosevelt, New Deal (Yeni Antlaşma)
               olarak bilinen ekonomik politikaları hayata geçirdi.
                  1930’lu yıllar dış ticarette korumacılığın arttığı ve gümrük tarifesi, kota, takas ve kliring gibi ticareti
               kısıtlayıcı önlemlerin alındığı yıllar oldu. Klasik iktisatçıların ekonomik anlamda etkisini kaybetmesi,
               siyasi alanda kapitalizmin çöktüğü düşüncesini yerleştirerek faşizmin güç kazanmasına neden oldu.
                  Buhran, dünyada ekonomik sonuçlarının yanı sıra sanayileşmiş ülkeler başta olmak üzere siyasi
               gelişmelere de neden oldu. Siyasi değişimler sonucunda birçok ülkede savaş yanlısı ve fiilen saldır-
               gan partiler zafer kazandı. Seçimleri savaş yanlısı partilerin kazanması Avrupa başta olmak üzere
               tüm dünyada hızlı bir silahlanma yarışını ortaya çıkardı. Bu durum II. Dünya Savaşı’nın kapılarını açtı.




                                                        KLİRİNG



                      Kliring, ülkeler arasındaki ödemelerin malla yapılmasını öngören ticaret antlaşmalarının bir
                    türüdür. Kliringde anlaşmalı ülkeler arasında ithalat ve ihracat işlemleri döviz kullanılmadan
                    mahsup ve takas yoluyla ve kliring kurumları aracılığıyla gerçekleştirilir. Kliring kurumları mer-
                    kez bankası ya da kliring ofisidir.







                                                           42
   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37