Page 33 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 1.Ünite
P. 33
Ekonomik Buhranın Türkiye Yansımaları
Ekonomik buhranla birlikte Türkiye’de, ham madde ve tarım ürünleri fiyatlarında düşüş
yaşandı. Özellikle tarım ürünleri ihraç eden Türkiye’de döviz gelirleri azaldı. Dolayısıyla ta-
rım üreticileri yoksullaşma sürecine girdi. 1929 Dünya Ekonomik Buhranı’nın etkisiyle tüm
dünya ile eş zamanlı olarak Türkiye’de de 1933’ten itibaren devletçi politikalar ağırlık ka-
zandı. Bu dönemde devletin ekonomiye müdahaleleri arttı ve tarımdan sanayiye doğru bir
yönelme başladı. Bu politikanın somut karşılığı, ham maddeleri Türkiye’den sağlanabilecek
sanayinin kurulmasına yönelik I. Beş Yıllık Sanayi Planı’nın 1934’te uygulamaya konulma-
sı oldu. 1929’da dünya genelinde yaşanmış olan ekonomik bunalım, Türkiye’de özellikle
ödemeler dengesinde açıklar ve parasal kriz olarak ortaya çıktı. Buhranın etkisini azaltmak
için 1929’da kurulan Millî İktisat ve Tasarruf Cemiyeti halkı tasarruflu olmaya ve yerli malı
kullanmaya teşvik etti.
Buhran sonrası dönemde para piyasasını belirleyebilmek için 1930’da Merkez Bankası
kuruldu. Türk Parasını Koruma Kanunu TBMM’de kabul edildi. 1931’de ithalata kota konul-
ması ve ihracatın denetlenmesi hakkında çıkan kanunla korumacılığın ilk adımları atıldı.
1931’den itibaren ithalattaki kota uygulamalarının yanında takas ve kliringe de başvuruldu.
Dış ticaret büyük ölçüde ikili antlaşmalarla ve kliring sistemiyle yürütüldü. “İhracat karşılığı it-
halat yaklaşımı” geçerli oldu ve bu alandaki düzenlemeler 1934’te kurulan “Dış Ticaret Ofisi”
aracılığıyla yürütüldü. 1936’dan sonra dış ticaret bütçeleri hazırlanması yoluna gidildi.
Dr. Figen KALYONCU, Dr. Cüneyt SEVİM, Dr. Zafer SEZGİN, Tanzimat Dönemi’nden İki Binli Yıllara Tür-
kiye Ekonomisinin Dışa Açıklık Serüveni, KHO Bilim Dergisi, Cilt: 23, Sayı:1, Yıl: 2013’den düzenlenmiştir.
1.6.2. Almanya’daki Hiper Enflasyonun Siyasi ve Sosyal Sonuçları
Versay sonrası Almanya’da iç siyasi çekişmeler ve ekonominin bozulması, durumu içinden çı-
kılmaz bir hâle soktu. Almanya’da Bolşeviklerin kışkırtmaları sonucu Alman sosyal demokratları ile
mevcut iktidar yanlıları arasında çatışmalar yaşandı. 1919’da isyana dönüşen çatışmaları 1920’de
darbe girişimi takip etti.
Siyasi istikrarsızlık ve kaos öncesinde Versay Antlaşması’ndan doğan tamirat borçlarının ödenme-
ye başlanması mevcut ekonomik durumu daha da kötüleştirdi. Bu durum hiper (yüksek) enflasyona
neden oldu. Yüksek enflasyonun getirdiği ağır koşullar, Almanya’nın iç düzenindeki bunalımı daha da
artırdı. Ülke çapında grevler yapıldı. Aç kalan insanlar yağmacılığa başladı. Almanya’nın alım gücü
ve üretim kapasitesi azaldı. Ruhr (Rur) bölgesinin Fransa tarafından işgalinin ardından Fransızlardan
emir almak istemeyen Alman demir yolu işçilerinin başlattığı grev ve direnme diğer alanlarda da baş
gösterdi. Almanya’da Hitler’in Nazi Partisi güçlenirken komünist devrimci siyasal hareketler hız kazan-
dı. Toplumda derin ayrışmalar oldu ve Alman demokrasisi kesintiye uğradı. Devlete olan güven azaldı,
Alman ırkçılığı güçlendi ve diğer milletlere karşı bir tepki doğdu.
43