Page 81 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 81

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
                                                                                      Kavram Öğretimi 39
            Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11



              Bilgi Notu: Toplumcu  gerçekçilik,  bu  anlayışın  en  önemli  özelliği  toplumcu  oluşudur. Bu akımın
              sanatçılarının ezilen insanların koruyuculuğunu üstlendikleri ve onların sorunlarını dile getirdikleri
              için Hümanizm (İnsancılık) akımından etkilendikleri söylenebilir. Bu akım, toplumu sosyal sınıflar
              arasında gerçekleşen çatışma alanı olarak değerlendirir. Amacı, söz konusu sınıfsal çatışmayı ve
              bu çatışmanın toplumda yol açtığı etkileri ve sorunları yansıtmanın yanında bu sorunlara toplumcu
              çizgide çözüm yolunu da göstermektir. Bu açıdan toplumcu gerçekçilik, toplum için sanat ilkesine
              bağlı olarak edebiyata eğitici bir işlev yükler. Halk ve köylü kavramlarına vurgu yapan toplumcu ger-
              çekçi sanatçılar eserlerinde köy yaşamındaki sorunları, toprak kavgalarını, ağa-köylü çatışmasını;
              köyden kente göçün neden olduğu sorunları; büyük kentlerde yaşayan işçilerin, emekçilerin yaşam
              mücadelelerini ele aldılar. Türk edebiyatında Orhan Kemal, Sabahattin Ali, Yaşar Kemal, Samim
              Kocagöz, Talip Apaydın, Necati Cumalı, Fakir Baykurt gibi yazarlar toplumcu gerçekçi anlayışla yaz-
              dıkları romanlarıyla tanınmışlardır.

            1.   Aşağıdaki cümleleri toplumcu gerçekcilik akımına göre yorumlayınız.
                 I.  Ağanın köylülerin topraklarına el koyması
                 II.  Ağanın köylünün emeğiyle meydana getirdiği mahsulü gasbetmesi
                 III. Memed’in ve annesinin şiddete uğramasına rağmen bu durumun köy halkı tarafından normal
                    karşılanması
                 IV. Köylünün sosyal haklarını bilmeyecek kadar eğitimsiz bırakılması
                 V.  Köylünün can ve mal güvenliğinin olmaması









            2.   “Dikenlidüzü’nün köylerinden, insanlarından, insanlarının ne türlü yaşadıklarından da kimsenin ha-
                 beri yoktur. Tahsildar bile iki üç yılda bir kere uğrar. O da köylülerle hiç görüşmez, ilgilenmez. Abdi
                 Ağa’yı görür gider.” İnce Memed romanından alınan bu cümlelerde köye gelen tahsildarın köylülerle
                 değil de Abdi Ağa ile görüşmesini toplumcu gerçekçi bakış açısına göre değerlendiriniz.







            3.   “Çukurova’nın geçirdiği büyük değişimleri yaşamak, daha sonra da bunları gözlemlemek ve yazmak
                 fırsatı buldum. Kendimi seve seve beraberinde getirdiği tüm sorunlarıyla eski ile yeninin bir arada var
                 olduğu bir geçiş döneminin tanığı olarak nitelendirebilirim.” diyen Yaşar Kemal, eserlerini yaşadığı
                 bölgeden ve tanık olduğu olaylardan yola çıkarak yazdığını söylemektedir. Bu bilgiden hareketle
                 İnce Memed romanını yazar-eser ilişkisi bakımından değerlendiriniz.




















                                                                                                    79
            Hazırlayan: Hüseyin AYHAN
   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85   86