Page 20 - Sosyoloji 1 | 3.Ünite
P. 20
3. ÜNİTE Kültür
Dil, Eğitim ve Sanat Üçgeninde Kültür
HAZIRLIK SORULARI
1. “Dil kültürün hem ürünüdür hem de aktarıcısıdır.” sözüyle ilgili neler söyleyebilirsiniz?
2. Toplumsal yaşantımızda eğitim neden önemlidir? Görüşlerinizi paylaşınız.
3. Sanattan yoksun bir toplum yapısı düşünülebilir mi? Neden?
KAVRAMLARIMIZ
Dil, Eğitim, Sanat
KÜLTÜRÜN DİL, EĞİTİM VE SANATLA İLİŞKİSİ
KÜLTÜR - DİL İLİŞKİSİ Kültürün maddi unsurlarındaki gelişmelere ve bilimsel
Kültürün öğrenilmesi ve öğretilmesi dil aracılığıyla sağla- yeniliklere bu yolla ulaşılır. Eğitim, maddi ve maddi olma-
nır. İnsan toplumsal hayattaki ilişkilerini, duygu ve düşünce- yan kültür ögelerini aktararak kültürün sürekliliğini sağlar.
lerini dil sayesinde başkalarıyla paylaşır. Bir milletin tarihi, Eğitim ve kültür birbirinden ayrılamayan unsurlardır. Eğitim
inanç ve ibadetleri, coğrafyası, değer ölçüleri folkloru, müziği, kültürü etkilediği gibi kültürde eğitimi etkilemektedir. Aynı
edebiyatı, bilimi, dünya görüşü kelimelerde ve deyimlerde eğitimi Türkiye’den başka bir ülkede vermeye kalkarsanız
sembolleşerek hep dil hazinesinde korunur ve aktarılır. Dil, eğitimlerde mutlaka farklılıklar olacaktır. Çünkü başka
toplumsal yaşamın bir ürünüdür. Örneğin Türkçede akrabalığa, ülkelerde yaşayan insanların yaşam tarzları, kültürleri,
hayvancılığa ve tarıma ait sözcüklerin çokluğu Türk halkının kıyafetleri, davranışları ve konuşmaları Türkiye’dekine göre
yaşamının, kültürel gereksiniminin bir sonucudur. Her dil sis- mutlaka farklılıklar gösterecektir.
temi, kendi içinde o toplumun yarattığı maddi, manevi zengin-
liklerin, kültürler arası etkileşimin, toplumsal değişimin de KÜLTÜR - SANAT İLİŞKİSİ
tarihini verir. Dilin zenginliği o toplumun zenginliğini gösterir. Sanat, insanlık tarihinin her döneminde var olan bir olgu-
dur. İnsanlığın geçirdiği evreler toplumların yaşama biçimle-
rini, yaşama bakışlarını, sanat anlayışlarını değiştirmiştir.
Sanat en genel anlamıyla, yaratıcılığın ve hayal gücünün
ifadesi olarak değerlendirilir. Sanat insana özgü bir etkinlik-
tir. Sanatçının duygu ve düşüncelerinin kaynağı yaşadığı
toplumdur. Sanatçı yaşadığı toplumun kültürel özelliklerini
eserlerine aktarır. Bu bağlamda sanatın temel konusu yaşam-
dır. Bu yaşam içerisinde öğrenilen, üretilen her şey çeşitli
sanat dalları ile sonraki kuşaklara aktarılır. Bu sanat dallarını
şöyle sıralayabiliriz:
Yüzey sanatları: Resim, afiş, grafik, minyatür, fotoğraf
Görsel 3.6: Piyale Madra’nın karikatürü Mekân sanatları: Mimarlık, peyzaj, yerleştirme
Dilin sınırlarını, o toplumun kültürü belirler. Milleti Dil sanatları: Roman, hikâye, şiir, senaryo
meydana getiren unsurların başında gelen dil, hem kültürün Ses sanatları: Müzik
oluşması ve yaşamasında en büyük görevi üstlenmiş hem de Dramatik sanatlar: Tiyatro, opera, sinema vb.
toplumlar ve kültürler arasındaki iletişimi sağlayan bir köprü
olmuştur. Sanatın farklı kollarında ortaya konan ürünler toplumun
yansıtıldığı bir ayna gibidir. Sanatçı da belli bir kültür çevre-
KÜLTÜR - EĞİTİM İLİŞKİSİ sinde yetişen, kültürel değerleri eserleri aracılığıyla insanlara
Eğitim insanın tüm yaşamını düzenleyen ve bireyin aktardığı için benzer bir görevi üstlenmiş olur. Sanat etkin-
toplumsallaşmasını sağlayan bir süreçtir. Yalnızca okul likleri sonucunda ortaya konan eserler, toplumların geçmiş-
duvarları arasında gerçekleştirilen bir etkinlik değil, toplu- ten devraldıkları ve kendilerinin de katkıda bulunarak sonra-
mun genel bir etkinliğidir. Eğitim toplumun kültürüne göre ki kuşaklara aktardıkları yaşayış ve düşünce ürünleridir.
biçimlenir. Toplumdaki tüm kurumlar ve kişiler bu konuda Toplumun düşünce zenginliği, eleştiri anlayışı, yaşam
sorumluluk taşımaktadır. Toplumsal yapının her bir parçası biçimi, inançları, eğitimi yani ait olduğu kültürün izleri sanat
eğitime katkıda bulunur. Toplumsallaşma ve kültürel değer- eserlerine yansır. Bir topluma ait olan insan, kendi kültürel
leri kazanma öncelikle aile kurumunda başlar. mirasını öğrenir, onu korur ve yaşatır.
204