Page 17 - Tarih 9 | 6.Ünite
P. 17
TÜRKLERİN İSLAMİYET’İ KABULÜ VE
İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ
Oğuzlar arasında İslamiyet ancak XI. yüzyılda hâkim bir din
hâline gelebilmiştir. Oğuz boylarından Müslümanlığı kabul
edenleri, etmeyenlerden ayırmak için onlara Türkmen adı
verilmiştir. XIII. yüzyıl başlarından itibaren artık Türkmen
tabiri her yerde Oğuz’un yerini almıştır.
Oğuzlar, Tuğrul Bey önderliğinde yeni bir Müs-
lüman Türk devleti olan Selçuklu Devleti’ni
kurmuştur (Görsel 6.14). Selçuklu Devleti’nin
kurulmasından birkaç yıl sonra on bin çadırlık
bir Türk topluluğu Müslüman olmuştur. 1040
Dandanakan Savaşı’nı kazanarak İran’da tek
siyasi güç hâline gelen Tuğrul Bey, Şii Büvey-
hilerin baskı altında tuttukları Abbasi halifesini
bu baskıdan kurtararak bozulan İslam birliğini
yeniden sağlamıştır. Selçukluların Anadolu’ya
hâkim olmaya başlaması ve burayı İslamlaştır- Görsel 6.14
ması üzerine papa önderliğindeki Batı dünyası, Türk İslam Büyük Selçuklu Devleti bayrağı
dünyası üzerine Haçlı Seferleri düzenlemiştir (Görsel 6.15).
Bu dönemde Büyük Selçuklu Devleti’nin parçalanması üzerine
Türkiye Selçuklu Devleti, Anadolu’da bağımsızlığını kazan-
mıştır. Türkiye Selçukluları, Suriye ve Filistin’deki diğer Türk
emirlikleriyle birlikte Haçlı Seferleri’ne karşı İslam dünyasını
başarılı bir şekilde korumuştur. Ayrıca Türkiye Selçukluları,
yaptıkları imar faaliyetleri ile Anadolu’yu bayındır hâle getirdi.
Selçuklularla kısmen sağlanan İslam birliği XIII ve XIV. yüz-
yıllarda tekrar bozulmaya başlamıştır. Doğudan gelen Moğol
İstilası, Türkiye Selçuklu Devleti’nin parçalanmasına neden
olmuş ve Anadolu’da birçok beylik ortaya çıkmıştır. Bu bey-
liklerden birisi olan Osmanlı Beyliği süratle gelişerek bir cihan
devleti hâline gelmiştir. Osmanlı Devleti, İslam
dünyasının lideri olarak Avrupa’da İslam kültürü-
nün yayılmasını sağlamıştır.
Türklerin İslam’a hizmetleri yalnız siyasi, askerî ve
idari sahalarda olmamıştır. Türklerin, İslam mede-
niyetinin gelişmesine önemli katkıları olmuştur. Ör-
neğin eski Yunan felsefesinin İslam fikir hayatında
ilk gerçek temsilcisi sayılan Farabi, Oğuzların yaşa-
dığı Farab şehrinde doğmuştur. Ayrıca Selçuklular
Dönemi, eğitim ve öğretim kurumları açısından
çağının bir dönüm noktası olmuştur. Daha önce
dağınık ve özel olarak yapılan öğretim, ilk defa
Alp Arslan zamanında bir programa bağlanarak
devlet himayesine alınmıştır. Devrin ilim ve fikir
adamları ülkedeki eğitim kurumlarına davet edil-
mişler ve orada maaşlı müderrisler olarak hizmet
vermişlerdir. Öğrencilere de maaş bağlanmış, on-
Görsel 6.15
ların istifade etmeleri için zengin kütüphaneler kurulmuştur. Clermont Konsülü (Temsilî)
Bu dönemde, siyasete, coğrafyaya ve İslam hukukuna ait bir
çok eser yazılmıştır.
191