Page 7 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | 6.Ünite
P. 7

Roman


               sıyla yaşayan Emine adında bir kızı sever ancak Emine, Mehmet Ali’nin kardeşi İsmail ile evlenir.
               Ahmet Celâl, Emine’nin İsmail’le evlenmesi üzerine büsbütün kabuğuna çekilir. Günler böylece
               geçip giderken bir sabah köye Yunan askerleri girer. Köylülerden yumurta, et, bulgur, fasulye,
               nohut vb. alırlar ve onlara bu ürünlerin karşılığında Rumca yazılı birtakım kâğıtlar verirler. Ahmet
               Celâl köylülere bu kâğıtların hiçbir işe yaramayacağını söyler. Yunan askerleri bir sabah köyü terk
               eder. Köy sakinleri hiçbir şey olmamış gibi eski yaşamlarına döner. Ahmet Celâl, köyün çobanı
               Hasan’la uzun bir kır gezisinden sonra köye döndüğü bir akşam köye yeniden düşman askerleri-
               nin geldiğini görür. Onların dağınık, başıbozuk, perişan hâllerini görünce millî kuvvetlere yenil-
               diklerini anlar. Düşman askerleri bu kez bütün köyü yakıp yıkmaya başlar. Ahmet Celâl, Emine’yi
               de yanına alarak kaçmayı planlar. Düşman askerlerinin köyü terk edeceği günden önceki gece,
               Ahmet Celâl’le Emine karanlıktan yararlanıp, kalabalığın arasından sürünerek uzaklaşır; köyün
               mezarlığına doğru kaçmaya başlarlar. Bu sırada düşman askerleri onların kaçtığını fark eder ve
               onlara ateş açar. Ahmet Celâl’le Emine yaralanır ve bu hâlde mezarlığa ulaşırlar. Katliam gürül-
               tüleri mezarlığa kadar gelmektedir. Bir süre uyuyup şafağa doğru yola çıkmayı kararlaştırırlar.
               Ahmet Celâl sabahın alacakaranlığında koynundan çıkardığı anı defterine son bir şeyler daha ya-
               zar. Artık gitme zamanı gelmiştir. Emine’yi uyandırır ancak Emine aldığı kurşun yarasından dolayı
               kalkamaz. Bunun üzerine Ahmet Celâl, anılarını yazdığı defteri Emine’ye teslim ederek tek başına
               uzaklara doğru yürür.


                                                                       Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Yaban





                                     Metinde Geçen Bazı Kelime ve Kelime Grupları
                cevir: Eziyet, cefa, üzgü.                     masun: Korunan, korunmuş.
                harar: Çoğu kıldan dokunmuş, büyük çuval.      mülahaza: Düşünce.

                kıssa: Ders çıkarılması gereken anlatı, olay.  nefer: Askerlikte er.
                mabeyin kapısı: (metinde) Padişah sarayı.      şilte:  Üstünde oturulan, yatılan, içi yünle, pa-
                                                                 mukla doldurulmuş döşek.



                  Metin ve Türle İlgili Açıklamalar

                  Roman; gerçek ya da gerçeğe uygun olay veya durumları kişi, yer ve zaman unsurlarına bağlı ola-
               rak anlatan uzun, edebî bir nesir türüdür. Ortaya çıktığı dönemden bugüne kadar biçimsel, kurgusal
               ve teknik yönden türlü değişimler geçiren romanın yapı unsurları; kişi, yer, zaman ve olay örgüsüdür.

                  Türk edebiyatına roman, Tanzimat Dönemi’nde Yusuf Kâmil Paşa’nın Fransız yazar Fénelon’dan
               çevirdiği Télémaque (Telemak) adlı eserle girmiştir. Bu dönem yazarlarından Şemsettin Sami’nin Taaş-
               şuk-ı Talat ve Fitnat adlı eseri ilk Türk romanı olarak kabul edilir. Servetifünun Dönemi yazarlarından
               Halit Ziya Uşaklıgil ise roman türünün Türk edebiyatında Batı tekniğine uygun ilk örneklerini vermiş-
               tir.
                  Tanzimat Dönemi’nde Namık Kemal’in İntibah, Cezmi; Ahmet Mithat Efendi’nin Felatun Bey ile Ra-
               kım Efendi, Henüz On Yedi Yaşında; Sami Paşazade Sezai’nin Sergüzeşt, Recaizade Mahmut Ekrem’in
               Araba Sevdası; Servetifünun Dönemi’nde Halit Ziya Uşaklıgil’in Mai ve Siyah, Aşk-ı Memnu; Mehmet
               Rauf’un Eylül; bu dönemde bağımsız çizgide eser veren Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Şıpsevdi, Kuyruklu
               Yıldız Altında Bir İzdivaç; Millî Edebiyat Dönemi’nde Halide Edip Adıvar’ın Ateşten Gömlek, Sinekli Bak-
               kal adlı eserleri türün tanınmış örneklerindendir.






                                                                                                            161
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12