Page 98 - Yönetim Bilimi (Tüm Kitap)
P. 98
Yönetim Bilimi
3.1.7. Güdülenme ve Yönetim
Yaşadığımız her an çeşitli davranışlarda bulunuruz. Hiçbir davranış, gelişi-
güzel ve kendiliğinden gerçekleşmez. Bizi, o davranışı yapmaya götüren
sebep ya da sebepler vardır. Yemek yememizden tutun da uyumamıza ka-
dar yaşamsal bütün davranışların; öğrenme, toplumda bir yer edinme gibi
bütün çabamızın altında mutlaka bir sebep vardır. İşte bilinçli veya bilinçsiz
olarak davranışı doğuran, sürekliliğini sağlayan ve ona yön veren bu itici
güce “güdü” diyoruz.
Güdülerimiz, bizi belli bir amaç için bir davranışta bulunmaya ya da bir hare-
ket yolunu tercih etmeye iter. Davranışımıza enerji ve yön veren güç, güdü-
lerdir ve bu güç, bizi etkileyerek bir amaç için harekete geçmeye sevk eder.
Güdülenme, yaptığımız davranışın gücü ve yönü ile ilgilidir. İyi güdülen-
mişsek açık bir biçimde tanımlanan hedeflere sahip oluruz ve bu hedeflere
ulaşmada gerekli olan eylemleri yerine getiririz (Görsel 3.14). Bu nedenle,
güdülenme “amaca yönelmiş davranış” olarak tanımlanır.
Güdülenme süreci, henüz karşılanmamış bir gereksinimin, bilinçli ya da bi-
linçsiz olarak tanınması ile başlar. Gereksinimlerimizi karşılayacağını dü-
şündüğümüz bir hedef oluştururuz ve bizi hedefe götürecek bir eylem şekli
belirleriz. Ancak, bu hedeflere ulaştıkça yeni gereksinimlerimiz ortaya çıkar
ve döngü bu şekilde devam eder. Örneğin, sabah uyandığımızda açlık his-
setmemiz bir gereksinimdir. Bu gereksinimimizi karşılamak için bir şeyler
yemeyi düşünürüz. Karnımızı nasıl doyuracağımızı belirlememiz, eylem
şeklini belirlememizdir. Karnımızı doyurduktan yani gereksinimimizi gider-
dikten sonra ise yeni gereksinimlerimiz ortaya çıkar. Böylelikle bu döngü
devam eder.
Görsel 3.14 Güdülenme
96