Page 33 - ÇAĞDAŞ DÜNYA SANATI TARİHİ 12
P. 33
MODERNİZM ÖNCESİ BATI SANATINA BAKIŞ
E) REALİZM (Gerçekçilik)
Bilim, sanayi ve teknolojide gerçekleşen gelişmeler insanlar arasında bir ilerleme umudu yaratmış ve bunun sonucun-
da görsel olanın tek gerçek olduğu pozitivist bir düşünce oluşmuştur. 19. yüzyılın ortalarında ortaya çıkan ve Almanya,
Rusya, Hollanda ve Amerika’da görülen realizm akımı sanat ve edebiyat alanlarında etkili olmuştur. Realizm akımının
önderi “Resim somut bir sanattır ve sadece gerçek olanı içermektedir.” diyen Gustave Courbet’tir (Gustav Kurbe).
Realist sanatçılar; Antik Yunan ve Roma dönemlerine hayranlık duyan, klasisizm ile Orta Çağ’ın sakinliğine özenen
ve hayal güçlerine sığınan romantisizm sanatçılarının aksine yaşanılan anı ve ortamı yücelterek gerçeği olduğu gibi
yansıtmaya çalışmışlardır. Realistlere göre gerçek ve sosyal olaylar dikkatlice izlenmelidir. Sanatın amacı ideal ve
estetik olanın yerine gerçek olanı göstermektir. Akımın sanatçıları sadece sanat alanında değil sosyal alanda da oluşan
yapaylığı sona erdirme amacı taşımışlardır.
Görsel 1.46: Irgatlar, Millet, 1857, Görsel 1.47: Üçüncü Sınıf Vagon, Daumier,
Dorsay Müzesi, Paris 1864, Baltimore
Sanatçıların konularını genellikle portreler, gündelik yaşamlar, toplumsal gerçekler, yozlaşma, yoksulluk, insan
duyguları ve doğal manzaralar oluşturmuştur (Görsel 1.46, 1.47). Akımın sanatçıları arasında Gustave Courbet
(Güstav Courbe) (1819-1877), Honore Daumier (Hono Dami) (1808-1879), Jean François Millet (Jan Fransua Mile)
(1814-1875), Baptiste Camille Carot (Baptiste Gami Kahot) (1796-1875), Pier Auguste Renoir (Piyer Agusto Renuva)
(1841-1919) ve John Jonstable (Jon Jonstaybl) (1776-1837) bulunmaktadır.
Bilgi Notu 1
Barbizon Okulu: Paris yakınlarında bulunan Fontainebleau (Fontanbileu) ormanının çevrelediği Barbizon köyü civarında
yaşayan aydınlanmacı sanatçıların kurduğu sanat okuludur. Bu okulun sanatçılarının çalışma konuları genellikle Fontainebleau
ormanı ve çevresidir. Bu okulun sanatçıları doğada ve açık havada çalışma geleneğini başlatmışlardır. Akımın kurucusu
Theodore Rousseau’dur (Teodo Husso). Borbizon Okulu sanatçıları doğa ve manzarada insan etkisi olmadan gördüklerini
çizmeyi amaçlamışlardır. Bu nedenle “açık hava” resmi kavramı ortaya çıkmıştır. Gözleme bağlı kalmak, atmosfer ve ışık
etkilerine önem vermek, doğaya hayran ve tutkun olmak akımın sanatçılarının özeliklerindendir.
Jean François Millet (1814-1875): Manzara resminden
figüre geçen, çalışmalarında endüstrileşmeyle birlikte
yok olmaya başlayan köy yaşamının son karelerini
yansıtan Fransız resim sanatçısıdır. Yapıtlarında mütevazı
şekilde tarlalarda çalışan kadın ve erkekleri tüm gerçek-
liği ile tasvir etmiştir. Eserlerine köylülerin haysiyetini,
sert mizacını yansıtırken bunlara dramatik ve simgesel
anlamlar yüklememiş aksine eserlerinde sakinlik ve
dinginlik hâkim olmuştur. Sanatçı “Sürüsü ile Birlikte
Çoban” adlı çalışmasında toprak rengi tonlarındaki
renkleri kullanarak resimlerinde karanlık, karamsar ve
melankolik bir atmosfer yaratmıştır. Bu tabloda sürüsü ile
yalnız bir şekilde olan çoban düşüncelere dalmış bir figür
olarak tasvir edilmiştir (Görsel 1.48). “Harman Savuran”,
“Ekmek Pişiren Kadın”, “Angelus” “Tohum Eken”, “Çalılık
ve Köylü Kızlar” sanatçının eserlerinden bazılarıdır. Görsel 1.48: Sürüsü ile Birlikte Çoban, Millet,
1864, Orsay Müzesi, Paris
30