Page 28 - ÇAĞDAŞ DÜNYA SANATI TARİHİ 12
P. 28
1. ÜNİTE
Ç) KLASİSİZM-NEOKLASİSİZM (Yeni Klasikçilik)
Klasisizm Rönesans dönemi sanatı geleneklerini benimseyen
Fark Ediniz 2
eserler verme anlayışındaki sanat akımıdır. 16. yüzyılın
başlarında İtalya’da, 17. Yüzyılda ise Fransa ve diğer Avrupa
Aşağıda Roma Dönemi (Görsel 1.31, 1.32) ile Neoklasi-
sizm Dönemi’nde (Görsel 1.33) ve Barok Dönemi’nde ülkelerinde görülmüştür. Klasisizm akımın sanatçıları çalış-
(Görsel 1.34) yapılan eserlerin görselleri verilmiştir. Bu malarında perspektif, ışık-gölge, plan,ölçü, ve kompozisyon
eserleri cephe düzeni açısından karşılaştırınız ve neokla- gibi resim sanatının temel kurallarına bağlı kalarak çalışmalar
sisizm akımının bu eserlerden hangi yönlerden etkilenmiş yapmışlardır. Aristokrasinin sanatı olarak da bilinen akım
olabileceği hakkındaki görüşlerinizi arkadaşlarınızla soyluluk, akılcılık, uyum, sınırlılık, evrensellik, denge ve
paylaşınız. güzellik gibi unsurları barındırmaktadır. 18. yüzyılın ikinci
yarısından itibaren Klasisizm akımı antik sanata dönüş
anlayışındaki Neoklasisizme ilham kaynağı olmuştur. Fransız
İhtilali’nden sonra milliyetçilik duygularının ağır bastığı
romantik resimler yapılmaya başlanmıştır. Bu çalkantılı
yıllarda Paris’te ortaya çıkan ve Jacgues Louis David’in (Jak
Luis Dayvid) öncülük ettiği yeni bir sanat üslubu ortaya
çıkmıştır. Antikiteyi (Eski Yunan ve Roma) ve onun yüce
değerlerini yeniden canlandırmayı amaç edinen bu yeni
üsluba neoklasik sanat akımı denmiştir. Neoklasisizm
1770-1830 yılları arasında Avrupa’da özellikle de Fransa’da
etkili olmuştur. Bu akım sanatçıları rasyonellik ve akıl
Görsel 1.31: Concordio Tapınağı, İtalya
tarafından idare edilen bir sanat özlemi duymuşlardır.
Rokoko akımının aşırı süslemeci anlayışına bir tepki olarak
ortaya çıkan neoklasisizmde Antik Çağ’a ait olduğu
düşünülen mutlak ve sıkı standartlardaki sanat anlayışına
geri dönüş bilinçli olarak ele alınmıştır. Sanatçılar barok
öncesi dönemlerdeki saf güzelliğe yönelmiş; abartılı, şaşalı
eserler vermekten kaçınmışlardır. Kazılar sonuncunda
ortaya çıkarılan Herculanium (Herkülanum) ve Pompei
şehirleri ile klasik dünyaya duyulan ilgi de artmıştır.
Özellikle Alman sanat tarihçisi ve kuramcısı Johann
Görsel 1.32: Madaleine Kilisesi, Fransa Winckelmann (Jon Winkelman) Yunan sanatının asil
sadeliğini ve sakin ihtişamını ısrarcı bir şekilde savunarak
bu dönem sanatçılarını etkilemiştir.
a) Mimari
Antik Çağ’a duyulan ilgi mimari eserlerde de kendini açık
bir şekilde belli etmiştir. Bu dönemde Antik Yunan ve
Roma dönemlerinde yapılan mimari eserler incelenmiş, bu
eserlerin kopyaları yapılmıştır. Özellikle zafer takları,
tiyatrolar, tapınaklar ve saraylar incelenerek bu yapıları
yeniden yorumlama yolu tercih edilmiştir. Bu dönemde kır
Görsel 1.33: Karrausel Zafer Takı, Almanya
evleri, belediye binaları, köşkler ve koruların inşalarında
Klasik Dönem yansımaları görülmüştür. Mimari eserlerin
cephelerindeki düz çizgiler, Klasik Yunan Dönemi sütun-
ları, kemer, alınlık ve friz (duvar süsleri) gibi mimari
ögeler yeniden yorumlanmıştır. Yapılar sade, düzenli ve
ölçülü olarak inşa edilirken form her şeye hâkim olmuştur.
Eserlerdeki şekiller birbirlerinden ayrılmış, cephelerde
yeniden kavranabilen yan yana pencereler ortaya çıkmıştır.
Yapılardaki yanılsamalar ortadan kalkmıştır. Eserlerdeki
şekil, sağlamlık ve kalıcılık önemli hâle gelmiş ve şekillerin
üstünlüğü cephelerde kendini belli etmiştir. Klasik
Görsel 1.34: Villa Pasini, İtalya mimaride düz çizgi ve doğru açı kullanımı sadeliği de
beraberinde getirmiştir.
25