Page 60 - ESTETİK 11
P. 60
2.8. SANAT VE ZANAAT
Tarih boyunca insanlarda estetik haz ve duygular uyandıran her türlü insan etkinliği,
sanat olarak adlandırılmıştır. Hem resim, heykel, mimari, şiir, tiyatro gibi günümüzde
güzel sanatlar olarak adlandırılan etkinlikleri hem de marangozluk, ayakkabıcılık,
kuyumculuk, çömlekçilik, bakırcılık gibi günümüzde zanaat olarak adlandırılan etkin-
likleri içine alan geniş kapsamlı sanat anlayışı büyük ölçüde 18. yüzyıla kadar devam
etmiştir.
Bu dönemden itibaren insanların birtakım maddi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla
T gündelik yaşam nesnelerinin üretilmesini içeren zanaat ile herhangi bir kullanım amacı
taşımaksızın insanlarda yalnızca estetik haz uyandırmaya yönelik etkinlikleri içeren ve
daha çok güzel sanat anlamında kullanılan sanat ayrımına gidilmiştir. Sanayileşmenin
VE ZANAA
yaygınlaşması ve teknolojinin gelişmesi, zanaatları büyük ölçüde olumsuz etkilemiştir.
Nalbantlık, semercilik, demircilik, süpürgecilik ve saraçlık gibi birçok zanaat ya yok
olmaya yüz tutmuş ya da yerini endüstriyel üretime bırakmıştır
Sanatçı ile zanaatçı (zanaatkâr) arasındaki fark genellikle deha, yaratıcılık, özgünlük
gibi özelliklere dayandırılmıştır. Sanatçı, bu özellikleri taşımasıyla vasıflandırılırken
zanaatçı, usta-çırak ilişkisiyle yetişmiş, belli bir tecrübe ve el becerisi ile seri olarak
yaptığı ürünleri satarak geçinen kişi olarak tanımlanmıştır. Burada vurgulanan husus,
zanaatçının yaptığı işlerde deha ve özgünlüğün bulunmayışıdır.
Sanat ile zanaat arasında temelde şu farklar bulunur:
1. Zanaat; daha çok, yıllara dayanan tecrübe ve el becerisi ile tek tip ve standart üretime
dönük bir iştir. Sanatta ise sürekli kendini aşma çabası ile farklı üslup ve biçimlerin
yansıtılması esastır.
2. Her ikisinin de beceri ve ustalık gerektirmesine karşılık sanat, öncelikle bir zihinsel
tasarım ustalığıdır; zanaat ise büyük ölçüde el ustalığıdır.
3. Zanaat, gündelik yaşam için gerekli olan ve belli bir ihtiyacı karşılamaya yönelik
nesneleri üretip satma amacı taşır. Sanat ise her şeyden önce estetik bir kaygı ve
insanlarda estetik haz uyandırma amacı taşır. Örneğin ahşap bir malzemeyi işleye-
T rek kaşık, tepsi, baston gibi eşyalar üretmek zanaat iken (Görsel 2.35) aynı ahşap
malzemeyi işleyerek özgün bir çalışma ortaya koymak sanattır (Görsel 2.36).
2.8. SANA
4. Sanat eserleri, özgün ve tek olma
özelliğine sahipken zanaat eserle-
rinde özgünlük söz konusu değil-
dir. Zanaat eserlerinin benzerleri
seri olarak üretilebilir. Sanat için
orijinallik önemli bir nitelik iken
zanaatta böyle bir nitelik aranmaz.
5. Zanaat, ustadan çırağa aktarılan ge-
leneksel bilgi birikimine dayanır-
ken sanat, büyük ölçüde bireysel
yaratıcılığa dayanır.
6. Zanaatkâr, hazır kalıplara dayalı
çok sayıda üretim yapar. Sanatçı ise
hazır bir kalıp ya da şablon kullan-
maz ve kendini tekrarlamaz. Onun
her eseri benzersiz, özgün ve tektir.
Görsel 2.35: Devrek bastonu
58