Page 56 - İMGESEL RESİM 12

Bağdat’taki görevinin bitmesiyle 1871 yılında yeniden İstanbul'a dönmüş ve sarayda yabancı elçilerin protokol
işlerini yürütmek üzere görevlendirilmiştir. Göstermiş olduğu başarılardan dolayı 1873 yılında Viyana’da açılan
Uluslararası Sergi'ye Sultan Abdülaziz tarafından komiser olarak atanmıştır.
Osman Hamdi Bey, devlet görevlerinin yanı sıra saha çalışmalarında da bulunmuştur. Nemrut Dağı Tümülü-
sü’nde ve Lagina’da bulunan Hekate Tapınağı’nda kazılar yapmıştır. Osman Hamdi Bey’in en önemli kazıları,
Sayda (Sidon-Lübnan) Kral Mezarlığı kazılarıdır. Sanatçı, bu arkeoloji çalışmaları sayesinde yurt dışında da ta-
nınmaya başlamış; Yunanistan, Almanya, Fransa ve İspanya tarafından madalya ve nişanlarla ödüllendirilmiştir.
Osman Hamdi Bey, 1881 yılında Müze-i Hümayuna müdür olduktan sonra Türk müzeciliğinde yeni bir dönem
başlatarak ülkemizdeki eserlerin yurt dışına çıkarılmasını engellemiştir. Ayrıca 1907 yılında dönemin yönetici-
lerinden aldığı destekle bugünkü İstanbul Arkeoloji Müzesini ziyarete açmıştır. Arkeoloji ve resim çalışmalarını
bir arada yürüten Osman Hamdi Bey, 1882 yılında Sultan II. Abdülhamid tarafından Sanayi-i Nefise Mektebi
müdürü olarak atanmıştır.
Osman Hamdi Bey resim çalışmalarında değişik fotoğraflardan yararlanmış, kompozisyonlarında Osmanlı
coğrafyasının kültürel çeşitliliğini ve zengin kültürel mirasını kendine özgü bir kurguyla ifade etmiştir. Türk sanatı
ve mimarisini yansıtan eserlerinde türbeleri, çinili panoları, halıları, örtüleri, kandilleri, rahleleri, hat levhaları,
aile portrelerini ve insan figürlerini sıklıkla kullanmıştır. Ayrıca Osmanlı kadınının günlük uğraşılarını, iç ve dış
mekânlardaki yaşayışlarını konu edinmiştir (Görsel 1.59).

Görsel 1.59: Osman Hamdi Bey, “Gezintide Kadınlar”, 1887, tuval üzerine yağlı boya

54