Page 157 - GENEL SANAT TARİHİ 9
P. 157
TÜRK İSLAM SANATI
7.2 İSLAM
ŞEHRİ
İslamiyet’in yeryüzüne inmesi, geniş coğrafyalara yayılması ile İslam fetihlerinin gerçekleştiği
bölgelerde göçebe Arap kabileleri yerleşik hayata geçmiş bu sayede hızlı bir şehirleşme
görülmüştür. Müslümanların hızlı bir şekilde şehirleşmeye geçmesinde İslam dininin
fethedilen bölgelerde öğretilmesi ve yaşatılması, yeni fetihler için ordugâh kurulması, vergi
ve ganimetlerin düzenli bir şekilde toplanması amaçlanmıştır. Özellikle günlük namazların
cemaatle kılınmasının telkin edilmesi, cuma ve bayram namazlarının cemaatle kılınmasının
zorunlu olması ile yeni dinin öğretimi için eğitim-öğretim faaliyetlerine ihtiyaç duyulması
şehirleşme sürecini daha da hızlandırmıştır.
İslam şehirlerini Müslümanlar tarafından kurulan ve fetihlerle ele geçirilen olmak üzere iki
ana gruba ayrılabilir. İlk gruba giren şehirleri başlangıçta birer ordugâh olarak düşünülebilir.
Buralara zamanla sivillerin yerleşmesi ile bu ordugâhlar şehirlere dönüşmüştür. Müslümanların
oluşturduğu şehirlere Samarra, Basra, Kufe, Fustat ve Kayravan şehirleri örnek gösterilebilir.
Fetihlerle ele geçirilen şehirlerin çoğunluğu Bizans ve Sasani şehirleridir. Bizans şehirlerinde
Antik Yunan ve Roma’nın düzenli şehir planı ve anıtsal yapılarını; Sasani şehirlerinde ise
Helenistik geleneğin etkileri ile oluşturulmuş ızgara yol düzeni ile Mezopotamya geleneğinden
gelen iç içe geçmiş ve surlarla çevrilmiş şehir düzenini görmek mümkündür. Bağdat şehri
Müslümanlar tarafından oluşturulmuş olsa da Mezopotamya geleneğine uygun olarak
yapıldığından diğer İslam şehirlerinden ayrılmaktadır (Görsel 7.1).
Ulu Camii Saray Horasan kapısı
Şam kapısı
Basra kapısı Kufe kapısı
Konutlar
Görsel 7.1: Bağdat şehrinin ilk kuruluş planı
155