Page 196 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 196

7. ÜNİTE



                     “İnsanlar olgunlaşmak için bazı şeylere muhtaçtır. Bir millet ki resim yapamaz, bir millet ki
                     heykel yapamaz, bir millet ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapamaz; itiraf etmeli ki o milletin
                     ilerleme yolunda yeri yoktur.” Yine bir başka konuşmasında “Bir ulus sanattan ve sanat-
                     kârdan yoksunsa tam bir hayata sahip olamaz. Böyle bir ulus bir ayağı topal, bir kolu çolak,
                     sakat  ve  hastalıklı  bir  kimse  gibidir.  Sanatsız  kalan  bir  ulusun  hayat  damarlarından  biri
                     kopmuş demektir.” diyerek güzel sanatlara verdiği önemi dile getirmiştir.
                        Atatürk büyük bir asker, devlet adamı ve diplomat olmanın yanında, büyük bir kültür
                     devrimcisi ve sanatseverdi. Atatürk “Sanat güzelliğin ifadesidir. Bu ifade sözle olursa şiir,
                     ezgi ile olursa müzik, resim ile olursa ressamlık, oyma ile olursa heykeltıraşlık, bina ile
                     olursa mimarlık olur.” diyerek sanatı ve sanatçıyı ne denli önemsediğini göstermiştir. Öte
                     yandan “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür.” diyen Atatürk, güzel sanatlar alanındaki
                     çalışmaları  kendisi  yönlendirmiş  ve  başarılı  sanatçıları  ödüllendirmiştir.  Atatürk  bir
                     konuşmasında “Ulusumuzun güzel sanatlar sevgisini her türlü araç ve önlemlerle besleyerek
                     geliştirmek ulusal ülkümüzdür.” diyerek güzel sanatlardaki ilerleme hedefini belirtmiştir.
                        Atatürk’ün sanatçıya verdiği büyük değeri gösteren bir hatıra da şöyledir: Daha devlet
                     tiyatrosu  kurulmamışken  İstanbul'daki  Şehir  Tiyatrosu  sanatçıları  Ankara'ya  gelerek  o
                     zamanki  Türk  Ocağında  temsiller  verir.  Atatürk  de  bu  temsillerin  birinde  bulunur  ve
                     sanatçıları  Çankaya'ya  davet  ederek  ağırlar.  Hepsine  ayrı  ayrı  iltifat  eder. Ayrılma  vakti
                     gelince Reşit Galip sanatçılara, Atatürk'ün elini öperek veda etmelerini söylediğinde Atatürk
                     “Hayır, sanatkâr el öpmez, sanatkârın eli öpülür.” der.
                        Açtırdığı sanat okulları, hedeflerine ulaşırken sanatçıları da bu hedeflere ortak etmesi,
                     sanata  ve  sanatçıya  verdiği  destek  Atatürk’ün  sanata  saygılı  kişiliğinin  bir  parçasıdır.
                     Günümüz Türkiye’sinde; musiki, tiyatro, sinema, opera, bale, resim, heykel, mimari, edebi-
                     yat, dans ve halk oyunlarında elde edilen uluslararası başarılar hiç şüphesiz Atatürk’ün sanatı
                     sevmesi  ve  sanatçıyı  teşvik  etmesi  neticesinde  açılan  aydınlık  cumhuriyet  yolunun  birer
                     ürünüdür (Görsel 7.1, 7.2, 7.3, 7.4).



















                      Görsel 7.1: Atatürk Ankara'da bir sergide heykel incelerken  Görsel 7.2: Atatürk’ün bir resim sergisini ziyareti




















                       Görsel 7.3: Atatürk İstanbul Topkapı Arkeoloji Müzesinde  Görsel 7.4: Atatürk Ahlatlıbel kazı alanı gezisinde


                                                           193
   191   192   193   194   195   196   197   198   199   200   201