Page 35 - TÜRK HALK MÜZİĞİ TEORİ VE UYGULAMASI 12
P. 35
DİNÎ TÜRLER
2. ÜNİTE: DİNÎ TÜRLER
HA
HAZIRLIK ÇALIŞMALARIZIRLIK ÇALIŞMALARI
1. Türk halk müziğindeki dinî musiki formunda bulunan eserlerde hangi konular işlenir?
2. Türk halk müziği içinde yer alan ilahi kavramı, size hangi duyguları ifade eder? Düşüncelerinizi
paylaşınız.
3. Sema ve semah kelimelerinin anlamına dair düşüncelerinizi açıklayınız.
Arapça kökenli bir kelime olan ilahi; Türk edebiyatında tasavvufi konuları içeren, Türk dinî müziğinin
tarz ve üslubunda bestelenen ve dinî sohbet ortamlarında okunan şiirlere verilen isimdir.
Bu şiirler, Tanrı’ya övgü ve dua amaçlı söylenir. Kendine has bir melodisi vardır. İlahilere Bektaşiler
arasında “nefes”, Aleviler arasında “deme” (deyiş), diğer mezheplerde ise “cumhur” adı verilmektedir.
İlahiler, Allah’ın birliğini, azametini anlatan eserlerdir. Allah’a hamd ve dua etmek, en büyük aşkın
Allah sevgisi olduğunu anlatmak için yazılan, Allah sevgisi ile insan sevgisini birleştiren dinî tasavvufi
halk şiiridir.
2.1. İlahi
2.1.1. İlahi Kavramı
Genel olarak ilahi, Allah’a ait olmak demektir. Cami ilahileri ve tasavvuf müziği ilahileri olmak üzere
iki alt tür içerir. Tasavvuf müziği de Türk sanat müziği ve Türk halk müziği ilahileri olarak ikiye ayrılır.
Türk halk müziği ilahileri, ait olduğu mezhebin veya mezhep kurucusunun adını içerir. İlahiler, eski
çağlardan beri dinlerin ve inançların önemli bir parçası olmuştur. Her dinin ilahilere farklı bir bakış
açısı ve farklı ilahileri vardır. İlahiler, bir dinin kutsal metinlerinin parçasıdır ve kutsal bir nitelik taşır.
Şarkı söylemek, bazı dinlerde ibadetin bir parçasıdır. İlahilerde mekâna göre cennet, cehennem ve
insanın acizliğinden de bahsedilir. Şunu unutmamak gerekir ki tasavvufta ilahi aşk ifade edilirken
aşk yüzünden çekilen acılar, yaşanan coşkular ilahiye daha duygusal ve tutkulu bir nitelik kazandırır.
İlahi, her ne şekilde ortaya çıkarsa çıksın sosyal hayatta çok önemli bir yere sahiptir. Onun eşsiz
besteleri çağlar boyunca sadece köy ve kasabalardaki insanlar arasında değil, aynı zamanda
büyük şehirlerdeki büyük topluluklar arasında da kulaktan kulağa yayılmıştır. İlahiciler; özel
biçimde yetiştirilmiş, güçlü sesleriyle ibadethanelerde, evlerde ve okullarda düzenlenen çeşitli
törenlere renk katmışlardır. İlahiler, çoğunlukla hece ölçüsünün yedi ve sekizli kalıplarıyla
düzenlenir. Halk ozanları bazen on birli ölçüyü de kullanırlar. Aruz ölçüsü kullanılarak
oluşturulanlar da vardır. Seçilen kalıpların uyum açısından hece ölçüsüne benzemesi dikkat
çekicidir. Söz konusu nazım şeklinin dizelerinin kümelenişi, kafiye düzeni koşmaya benzerdir.
33

