Page 17 - ÇALGI EĞİTİMİ KEMAN| 9
P. 17

1.2.2. T
               1.2.2. Türk Müziği Tarihindeki Keman Virtüözleriürk Müziği Tarihindeki Keman Virtüözleri
               Günümüzde kullanılan modern Avrupa kemanı Os-
            manlı’ya girmeden önce Uygurlardan beri Türkler tara-
            fından kullanıldığı bilinen ve Türk müziğinde “ıklığ” ve
            “rebap” gibi farklı adları olan yaylı çalgı kullanılmaktay-
            dı. Zaman içerisinde bu çalgıya “fasıl kemençesi “veya
            “klasik kemençe” olarak da bilinen “armudî kemençe”
            ve XVIII. yüzyılın ortalarından itibaren “sînekeman” ek-
            lenmiştir.
               Modern  Avrupa  kemanı,  ilk  olarak  İstanbul’da
            müzikli konser salonu görevi yapan kahvehanelerde
            Yunan, Yahudi ve Ermeni çalgıcılar tarafından kullanıl-
            mıştır (Görsel 1.4). Dönemin meşhur çalgıcıları Rum
            Yorgi, Sebuh, Sînekemanî Kapril, Nikagos, Tatyos ve
            Kemanî Miron’dur.                                     Görsel 1.4: Sînekeman çalan levantenlerin temsilî resmi

               Geleneksel Türk Müziğinin Önde Gelen Kemanîleri
               Lâle Devri’nde Türk musikisinde büyük gelişmeler yaşanmış, III. Ahmet ile başlayan yenilik ha-
            reketleri Damat İbrahim Paşa ile hız kazanmıştır. Avrupa kültürünün benimsendiği bu dönemde
            Türk musikisinde bestekârlık ve icra önemli hâle gelmiş, değerli müzisyenler yetişmiştir.

                Lâle Devri’nde Yaşayan Kemanîler ve Başlıca Eserleri

                Kemanî Yorgi: Kemanın Türklerle tanışmasını sağlayan Rum Yorgi, Türk musikisine büyük katkı-
             ları olan bir bestekârdır. Eserlerinden bazıları şunlardır: Yetmedi Bunca İntikamın, Ey Felek Var mı Sen
             Gibi Beyaz Ten, Aşka Düştüm Çaresiz Ben Nâ-gehân, Şem-i Hüsnün Rûyunâ Pervaneyim.
                Kemanî Hızır Ağa: Bestelediği saz eserleri arasında özellikle mehterhane peşrevleri meşhurdur.
             Bunlardan zirgüleli hicaz ve segâh karabatak peşrevleriyle bayatî saat peşrevi günümüze kadar ulaş-
             mıştır. Vech-i arazbâr makamının yaratıcısı, Tethim-ü Makamat fi Tevlid-i n-Nagamat (Makamların Açık-
             lanması, Ezgilerin Yaratılması) adlı eserin müellifidir.
                Kemanî İsmail Ağa: Az sayıda eseri günümüze kadar ulaşan İsmail Ağa’nın Gönüller Uğrusu Bir
             Yâr-i bi-Amanım Var adlı sözlü Hüseynî nakış yürük semaisi ve şehnaz makamında bestelediği Demi
             Visâlde O Şûha İtâbı N’eylersin güfteli yürük semaisi bilinen eserleridir.

                Lale Devri’nden Cumhuriyet Dönemi’ne Kadar Kemanîler ve Eserleri

                Kemanî Ali Ağa (1770?-1830): Bestelerindeki romantik ve duygusal unsurlardan dolayı “âşık
              bestekâr” olarak anılır. Pek çok öğrenci yetiştiren Ali Ağa, yaşadığı dönemin önemli bestekâr ve
              icracılarındandır. Çoğu, şarkı formunda bestelenmiş 85 sözlü eseri günümüze kadar ulaşmıştır.
                Hamparsum Limonciyan (1768-1839): Tanbûrî ve kemanî olarak ün kazanan Hamparsum,
              yaşadığı dönemin önemli bestekâr ve hocalarındandır. Türk musikisinde bilinen 27 şarkı, 11 peş-
              rev ve 9 semaisi vardır. Türk musikisinde ve Gregoryan Kilisesi’nin dinî musikisinde kullanılan
              “Hamparsum notası”, binlerce eserin kaydedilmesini ve günümüze kadar ulaşmasını sağlamıştır.
                Kemanî Ali Denizoğlu (?-1855): Gel Ey Düz-i Ser-Efrazım, Layık mıdır Ey bi-Vefa, Reha Yok Bu
              Derd-ü Gamdan, Gitti de Gelmeyiverdi Muhammes ve Beni Görme Cevre adlı eserleri günümüze
              kadar ulaşan bestelerindendir.
              Araştır-Öğren

               Karekod uygulamasını veya bağlantı linkini kullanarak Muzıka-yi Hümâyun ve keman virtüözleri
            hakkında bilgi edininiz.




          16
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22