Page 74 - Konu Özetleri AYT Sosyoloji
P. 74

SOSYOLOJİ



    KONU
    ÖZETİ                           AİLENİN İŞLEVLERİ VE AİLE TÜRLERİ
                    AYT      AYT     AYT     AYT     AYT     AYT     AYT     AYT     AYT     AYT     AYT             AYT

        AİLENİN İŞLEVLERİ
        Evlilikle oluşan aile kurumu içinde akrabalık, soy bağı, toplumsal ilişki ve rol kalıpları oluşur. Aile, bireyin katıldığı ilk toplum-
        sal gruptur. Aile, toplumsal “nomos”un (kural, yasa) oluşturulduğu ve gelecek nesillere aktarılarak sürekliliğinin sağlandığı
        kurumdur. Aile kurumunun sadece toplumsal değil bireysel işlevleri de vardır.

















        Ailede birincil ilişkiler görüldüğü için aidiyet, sevilme, değer görme, samimiyetin sağladığı güven hissi gibi bazı psikolojik
        tatminler sağlanır. Aile, ebeveynler için çocuk sevgisi duygusunu tatmin ederek onların psikolojik sağlamlığına katkıda
        bulunur. Neslin devamını sağlamakla beraber dayanışma sayesinde doğal ve toplumsal zorluklara karşı ayakta durabil-
        me gücü de verir. Aile, çocuk ve yaşlılar için bakılıp korunma ihtiyacını karşılayarak güvenli bir ortam sunar. Sosyolojide
        üçüncü zaman olarak adlandırılan, eğlenme ve dinlenmeyle geçen “boş zaman” etkinliklerinin bir kısmı aile içinde gerçek-
        leştirilir.
        KURAMSAL PERSPEKTİF
        Sosyoloji literatüründeki aile tanımlarına bakıldığında farklı kategorik ayrımların yapıldığı görülür. Bu farkın kökeninde ku-
        ramsal bakış açısının farklı olması yatar. Örneğin bütüncül (holistik) kuramcılara göre toplumu oluşturan kurumların birbi-
        riyle ilişkisi toplumu dengede tutar. Aile kurumunun diğer kurumlarla ilişkisinin anlaşılması, toplumun anlaşılması açısından
        çok önemlidir. Yapısal-işlevselci kuram her aile tipinin pek çok görevi yerine getirdiğini, bu görevler sayesinde aile yapısı-
        nın şekillendiğini, böylece aileyle toplumun işlevsel bir bağının olduğunu savunur. Çatışma kuramının temsilcilerinden Karl
        Marx’a göre İlkel Komünal Dönem’de kadınlar daha değerli bir konumda olmuş ve anaerkil aile tipi yaşanmıştır. Tarımsal
        üretimin gelişmesiyle beraber aile yapısı da farklılaşmaya başlamış ve ataerkil aile ortaya çıkmıştır. Talcott Parsons ise
        aileyi toplum için belirli işlevleri yerine getiren bütünsel sistemin (toplum) bileşenlerinden biri olarak ele almaktadır.

               DİKKAT

         Anaerkil aile; miras ve soyun anadan devam etmesi, kadının (ananın) erkeğe göre daha fazla güç ve otoriteye sahip
         olmasıdır. Ataerkil aile ise miras ve soyun babadan devam etmesi, erkeğin (babanın) kadına göre daha fazla güç ve
         otoriteye sahip olmasıdır.

        TÜRK AİLE YAPISI
        Türk aile yapısı tarihsel süreçte değişerek bugüne kadar gelmiştir. En eski Türk aile yapısında, kadın-erkek eşitliğinin var
        olduğu, aile içinde kadının belirleyici bir rolünün olduğu, ailenin çekirdek aile denebilecek bir yapıda olduğu ve erkek çocuk
        doğuran kadının daha üst bir statüde algılandığı bilinmektedir. Diğer toplumlarla kurulan ilişkiler, din vb. etkenlerle Türk aile
        yapısı da değişmiştir. Örneğin Osmanlı toplumunda çok eşli evlilik görülmeye başlamış, mirî arazi uygulamasından dolayı
        geniş aile yapısı oluşmuştur.
        Cumhuriyet Dönemi’nde de 4 Ekim 1926’da Medeni Kanun’un kabulüyle aile; hukuksal açıdan yeniden düzenlenmiş, zaten
        toplumca benimsenmeye başlayan yeni değerler yasal zemin bulmuştur. Cumhuriyet sonrasında gelişen sanayileşme iç
        göçü artırmış, devamında kentli aile yapısı ortaya çıkmıştır.

               DİKKAT

         Mirî arazi, mülkiyeti devlete ait olsa da bu maldan yararlanma hakkı yani intifa hakkı, belli bir bedel karşılığında süresiz
         olarak kişilere verilebilen arazilerdir.

  74     MEBİ KONU ÖZETLERİ                                                                                                                       SOSYOLOJİ - AYT
   69   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79