Page 180 - Türkçeyi Etkili Kullananlar
P. 180

Ö         mer Seyfettin
                                                                ÖMER SEYFETTİN

                                                                                                 (1884-1920)




                                                       Hayatı ve Eserleri


           Balıkesir Gönen’de doğmuştur. Eğitimine Gönen Mahalle Mektebinde başlamış, İstanbul Eyüp Askerî
           Baytar Rüştiyesinde devam etmiştir. Edirne Askerî İdâdîsi ve Mekteb-i Harbiyeyi bitirmiştir. Okulu
           bitirdikten sonra teğmen rütbesiyle ordudaki görevine başlamıştır. 1911 yılında ordudan ayrılmıştır.
           Aynı  yıl  Genç  Kalemler  dergisinde  “Yeni  Lisan”  hareketini  başlatmıştır.  Balkan  Savaşı’nın  patlak
           vermesiyle üsteğmen rütbesiyle orduya çağrılmıştır. 1913’te Yunanlılara esir düşmüştür. On ay sonra
           İstanbul’a dönmüş ve edebiyat öğretmenliğine başlamıştır. 1920 yılında şeker hastalığından hayatını
           kaybetmiştir. Şiir, hikâye, roman ve makale türlerinde eserler vermiştir. Şiir ve hikâyeleri ölümünden
           sonra farklı isimler altında kitaplaştırılmıştır. Forsa, Pembe İncili Kaftan, Kaşağı, Bahar ve Kelebekler,
           hikâye; Efruz Bey, Ashab-ı Kehfimiz roman türündeki eserlerinden bazılarıdır.



                               Türkçeye Katkıları
                                                                         Yeni Lisân Makalesinden

                                                                         Düşünmeli, yine düşünmeli, tekrar
           •   Osmanlı Türkçesinin sadeleştirilmesini savunmuş,          düşünmeli ve kat’î kararımızı
               dilde bir devrim yapmak gerektiğini öne sürmüştür.
                                                                         vermeliyiz. Lisanımızı böyle
           •   Türkçeye yerleşmiş olanlar dışında yabancı dil            dağınık, meçhul, isti’dâdsız bırakan
               unsurlarının terk edilmesi gerektiğini dile getirmiştir.   nedir? Arabî ve Farsî kelimeler mi:
               Dilde dengeli bir yaklaşımı benimsemiş, Türk              Asla.. Bir ihtiyaç neticesi olarak
               insanının anlamakta zorlandığı dil yapılarını terk        girenler bizim olmuş, imlâlarını
               ederken dile yerleşmiş olanları korumuştur.               muhafaza etmekle beraber “Türk”
                                                                         olmuşlardır. Sem’, kafiye, Arabî
           •   İstanbul ağzında yaşayan dili esas aldığı için dilde      ve Farsî cem’ler, terkipler yapmak
               kullanımdan düşmüş Türkçe kelimeleri diriltmeye           için, sırf süs, sırf ziynet için girenler
               kalkmadığı gibi konuşma dilinde canlı olarak              bu sebepler kalkınca tabiatıyla
               kullanılan kelimelere de savaş açmamıştır.                savuşurlar. Bize vâsi bir lisan lâzım,
                                                                         lâkin muntazam ve mazbut olmak
           •   Konuşma dili ile yazı dili arasındaki uçurumun            şartıyla! Dünyanın en mükemmel,
               kapatılması gerektiğini dile getirmiş, insanların kolay   en basit, en sade ve tabiî bir sarfı
               anlayabileceği bir nesir dili kurmak için çalışmıştır.    olduğu bütün lisan âlimlerince
           •   İstanbul Türkçesinin yazı dili hâline getirilmesi         iddia ve beyan olunan Türkçe
               gerektiğini savunmuş ve eserlerini bu doğrultuda          sarfımızı tanımalı, onun üzerine
               kaleme almıştır.                                          ifsat edici bir leke gibi düşen
                                                                         ecnebi kaideleri atmalıyız. Arabî ve
           •   Millî bir dil ve edebiyat oluşturmak için çalışmıştır.    Farsî edatları asla kullanmamalıyız.
                                                                         Hele terkipleri mutlaka, mutlaka
           •   Yabancı dil öğretiminin önemine de değinen Ömer           Türkçe kaidesiyle yapmalıyız. O
               Seyfettin, insanların öncelikle kendi dillerini çok iyi   vakit lüzumsuz olan bazı Arabî ve
               bilmeleri gerektiğini belirtmiştir.                       Farsî kelimelerin kendi kendilerine
           •   Ömer Seyfettin, günümüzde yazı ve konuşma dilinde         savuşduklarını göreceksiniz.
               kullanılan Türkçenin oluşmasına öncülük etmiştir.                                   (Yeni Lisân)





      178                                   Türkçeyi Etkili Kullananlar
   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185