Page 357 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 357
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 173
5.ÜNİTE > Roman Kazanım A.2.1: Metinde geçen kelime ve kelime gruplarının anlamlarını tespit eder.
Alan Becerileri: Okuma Becerisi Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
Etkinlik İsmi Refik Halit Karay’ın Dil Zenginliği 25 dk.
Amacı Metindeki kelimelerin ilişkili olduğu kelimeleri belirleyebilmek, metnin dili hakkında yorum yapabilmek, Bireysel
deyimlerin gücünü kavrayabilmek.
Yönerge Metni okuyunuz. Aşağıdaki soruları okuduğunuz metin çerçevesinde cevaplayınız.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
İstanbul’un Bir Yüzü
(…)
Olur tesadüf değil, dün Büyükada iskelesinde karşı karşıya gelince şaşıra kaldım. Cilası gözler alan
narin tekerlekli, tombul atlı, oyuncak gibi küçük ve süslü bir arabadan indi; uzaktan, ilk bakışta ta-
nıyamadım; arkasında bal renginde beli kemerli, dar, şık bir pardesü vardı; altın saplı bastonu elinde
dimdik, selamlar dağıtarak, telaşsız ve yorgun bana doğru yürüyordu.
Bu kim, diyordum, gözüm ısırıyor... Nihayet tanıdım; İdris hocanın oğlu Kâni, bizim Kâni, benim
Kâni... Ne kadar değişmiş yarabbi! Vakarlı, gösterişli bir adam, bir büyük ve mühim adam olmuş; o
ürkek tavırlı kalem efendiliği üzerinden tamamen gitmiş... Evvela, yolda bir yere çarpmaktan, bir şey
devirmekten birinden azar işitmekten korkar gibi, sünepe sünepe yürürdü; için için kaynar, yüreği
ateşli, gözü büyüklükte bir gençti.
(…)
Ta küçükten beri birbirimizi mahalleden tanırız. O Soğukçeşme Rüştiyesine giderdi; pembe yanaklı,
ablak çehreli, simsiyah üzüm gözlü, biraz peltek ve bön bir çocuktu, ben o zaman daha dört yaşında,
başımda yemeni, kulaklarımda düşmesin diye arkadan ibrişimle birbirine bağlanmış çeyrek liradan
küpeler, sakız çiğneye çiğneye sokaklarda gezer, yaramaz bir kızdım. Ona yanaklarının renginden ki-
naye “Elma Kâni” derlerdi, benim ismim “Yüksük İsmet”di; çıtır pıtır olduğumdan bunu yakıştırmış-
lardı; sonraları o sarardı, zayıfladı; ben geliştim, irilendim. Fakat lakaplarımız kaldı, değişmedi.
(…)
Sonraları artık öğrenmiştim. Kâni zengin olmuştu, harp zengini idi; adı İzmir’e kadar gelmiş, şöhreti
dillere destan olmuştu. Yazıhanesini tahkik ettim, bugün, yarın gidip görüşecektim, nihayet tesadüf,
yazdığım gibi, dün, onu yoluma çıkardı, arkasında beli kemerli bal renginde dar, şık bir pardesü, elinde
altın saplı bastonu, dimdik selamlar dağıtarak, telaşsız, yorgun, bana doğru, tanımadan geliyordu.
Refik Halit Karay, Bir Harp Zengini
1. Okuduğunuz metinden alınan Cilası gözler alan narin tekerlekli, tombul atlı, oyuncak gibi küçük
ve süslü bir arabadan indi. cümlesinde narin kelimesi “ince, zarif, nazik” kelimeleriyle anlamca
ilişkilidir.
Siz de aşağıdaki cümlelerde geçen altı çizili kelimelerin anlamca ilişkili olduğu ikişer kelime
belirleyiniz. Bu altı çizili kelimelerden birini seçerek ilişkili olduğu diğer kelimelerin de geçtiği bir
paragraf yazınız.
Ne kadar değişmiş yarabbi! Vakarlı, gösterişli bir adam, bir büyük ve mühim adam olmuş.
gösterişli kelimesiyle anlamca ilişkili kelimeler:
1. 2.
Ürkek tavırlı kalem efendiliği üzerinden tamamen gitmiş.
ürkek kelimesiyle anlamca ilişkili kelimeler:
1. 2.
355