Page 408 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 408
198 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
– Fakat işte mümkün olmuyor, babam razı değil… Çünkü… Çünkü istemiyor, sevmiyor; hepsi işte
bundan! Eğer o istese biz mesut olacağız… Bak, saadetimize ne kadar ehemmiyetsiz bir engel var…
Sonra elini kaldırıp görünmeyen bir düşmanı tehdit eder gibi “Ah para!” diye söylendi. Hiç olmazsa
elli lira lâzımdı. “Elli lira” diyor, sonra me’yus olarak; “Ve bunu bulmanın imkânı yok…” diye köpürü-
yordu: “İmkânı yok, elli lira bulmak kabil değil… Yoksa ben şimdiye kadar seni bin kere kapıp götü-
rürdüm!” Suad: “Oh ne iyi olurdu…” diye sevindi.
(…)
Mehmet Rauf, Eylül
1. Metin Servetifünun edebiyatının eserlerindendir. Döneminin dili oldukça ağır ve sanatlıdır. Yazar
bu metinde dili dönemine uygun olarak çok ağır kullanmış mıdır? Açıklayınız.
2. Şimdi farz et ki Boğaziçi’nde yahut meselâ Adalar’dayız… Deniz yok mu deniz? En sıcak havalarda
bile insana can verir!, – Evet, sorma!.. Burası zaten yaşanılacak bir yer mi? Allah’ın kırı!..
Okuduğunuz metinden alınan bu ifadelerde kahramanların hayalciliği ve mutsuzluğu görülmek-
tedir. Buradan hareketle metinde dönemin hâkim özelliklerinin baskın olduğu söylenebilir mi?
Açıklayınız.
3. Eserin adının Eylül olmasının sebebi sembolik olarak çağrıştırdığı özelliklerden dolayı olabilir mi?
Metinde bu özellikler görülmekte midir? Açıklayınız.
4. Doğa tasvirleri, mekân unsurları ve zaman metinde anlatıma nasıl bir özellik kazandırmıştır?
Açıklayınız.
5. Okuduğunuz metinden alınan – Ah, büyükbabalarımız! diyordu; anlaşılmaz hesaplarla bu cehennem
köşelerinde yaptıkları bağa gelip kapanacaklarına ne olurdu şu İstanbul’u İstanbul eden güzel yerlere
gitselerdi. ifadesinden hareketle hayaller ve gerçekler çatışması eserin üslubuna nasıl bir değer ka-
zandırmıştır? Açıklayınız.
406
Hazırlayan: Nurgül GÜVEN