Page 57 - FELSEFE 11 BECERİ TEMELLİ ETKİNLİK KİTABI
P. 57
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü FELSEFE 11 24
2.ÜNİTE >MS 2. YÜZYIL-MS 15. YÜZYIL FELSEFESİ Kazanım: 11.2.4. MS 2. yüzyıl-MS 15. yüzyıl felsefesindeki örnek düşünce ve argü-
Alan Becerileri: Sorgulama manları felsefi açıdan değerlendirir. a) Mevlânâ, Yûnus Emre ve Hacı Bektâş
Velî‘nin eserlerinden alınan veya derlenen bir metinden hareketle tasavvuf
Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi düşüncesindeki insan anlayışının tartışılması sağlanır.
Etkinlik İsmi İNSAN NEDİR? 40 dk.
Amacı Tasavvuf düşüncesinde insan anlayışını tartışabilme. Grup
Yönerge Aşağıda verilen metinlerde tasavvuf düşüncesindeki insan anlayışından hareketle insana dair bazı
özelliklere ve benzetmelere yer verilmiştir. Metinlerde geçen bazı kelimelerin özlük tanımları aşağı-
dadır. Bu metinlerden yola çıkarak aşağıdaki soruları sınıf ortamında tartışınız. Tartışma sonuçla-
rına göre ilgili soruları cevaplayınız.
SÖZLÜK
Çalap: Eski Türkçede “Allah”.
şeriat: Din.
cevher: Bir maddenin özü. Kendi başına bulunan değişmeyen öz
varlık.
araz: Zorunlu olmayan, bir maddenin varlığına bağlı olarak or-
taya çıkan.
fer: Kısım, dal.
gülzar: Gül bahçesi.
ağyar: Dost olmayan yabancı kimseler.
has: Özgü. Katışıksız en iyi cinsten.
ham: Olgunlaşmamış.
ikrar: Saklamadan açıkça söyleme. Amaca ulaşma, kararda kalma.
Görsel 2.17: Sözlük
O, âlemin Kutb’u der ki:
Kul, Çalap Tanrı’ya kırk makamda erişir, dost olur. O kırk ma-
kamın onu şeriat; onu, tarikat; onu, marifet; onu da hakikat için-
dedir.
Şeriatın ilk makam iman getirmektedir:
İmanın şartı altıdır: Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygam-
berine, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerri Allah’tan olduğuna
inanmaktır.
Ama hangi insan ki imanın ten üzerine olduğunu söylerse hata
eder.
İmanın can üzere olduğu söylerse de hatadır.
Şöyle bilmek gerekir ki arifler katında iman akıl üzerinedir. Fakat
herkesçe bilinen: imanın dil ve gönül üzere olduğudur.
Hacı Bektâş Velî, “Makalat” adlı eserinden alıntılanmıştır.
Görsel 2.18: Hacı Bektâş Velî
Sen baştan başa denizsin, ıslaklığı ne istersin ki? Sen, tamamıyla
varlıksın, yokluğu ne ararsın ki? Ey parlak ay, tozu ne yapacak-
sın? Ay bile senin yüzüne bakar da sararır. Sen hoşsun, güzelsin,
her türlü hoşluğun madenisin. Neden şaraba minnet edersin ki?
Başında "Biz insanoğullarını ululadık." tacı, boynunda "Biz sana
kevser ırmağını verdik." gerdanlığı var. İnsan cevherdir, gök ona
arazdır. Her şey fer'idir, her şeyden maksat odur. Ey akıllar, ted-
birler, fikirler kulu kölesi olan bey, madem ki böylesin, kendini
neden böyle ucuza satıyorsun? Sana hizmet etmek, bütün varlık
alemine farzdır.
Mevlânâ, “Mesnevi” adlı eserinden alıntılanmıştır.
Görsel 2.19: Semazen
55