Page 23 - Coğrafya 11 | 1.Ünite
P. 23

EKOSİSTEMLERİN ÖZELLİKLERİ VE İŞLEYİŞİ                              11. Sınıf



            Göl ve Bataklık Ekosistemleri
            Göl ve bataklık ekosistemleri genel olarak tatlı sulardan meydana gelmektedir. Göller, tatlı yüzey sula-
          rının %87’sini oluşturur. Sularının sıcaklığı ve seviyesi mevsimden mevsime değişen göller; çevredeki ana
          materyalden çözünerek sulara karışan maddenin özelliğine göre tuzlu, acı ve sodalı olabilmektedir. Bir gide-
          ğen yardımıyla fazla sularını dışarı boşaltabilen göllerin suları tatlıdır. Göl eko sistemleri genel olarak zengin
          ekosistemler arasında yer almaktadır (Görsel 1.33). Akarsuların getirmiş olduğu tortulların biriktiği gölün kıyı
          kesimleri tür itibarıyla daha zengindir. Gölün özelliklerini bulunduğu ortamın iklim koşulları, bitki örtüsü,
          göle dökülen akarsuların debisi ve taşıdığı maddeler belirler. Göldeki besin maddelerinin miktarını ise önemli
          ölçüde çevreden gelen organik maddeler tayin eder. Göllerde ancak mikroskopla görülebilen son derece
          zengin ve bol miktarda fitoplankton ve zooplanktonlar bulunur.
            Gölün  yeşilimsi  bir  renkte  olması,  göl  yüzeyindeki  fitoplankton  yoğunluğundan  kaynaklanmaktadır.
          Akarsu ların getirdiği killerin göl yüzeyinde yüzer duruma geçmesi, ışığın göldeki nüfuzunu azaltarak biyo-
          lojik faaliyetin düşmesine sebep olmaktadır. Organik maddenin fazla olduğu gölün kıyı kesimi, canlı yaşamı
          açısından oldukça zengin bir alan hâline gelmiştir. Göl ekosisteminde yaşayan başlıca canlılar; saz, kamış,
          nilüfer gibi sucul bitkilerin yanı sıra algler, kurbağa, su yılanı, sazan ve karabataktır.
             Bataklıklar, su döngüsünün devam etmesinde oldukça önemli bir işleve sahiptir. Bu alanlar; yeryüzü
          şekillerine bağlı olarak oluşan durgun, sığ, üzeri sazlarla kaplı ve akıntının yetersiz olduğu su birikintileridir
          (Görsel 1.34).






















          Görsel 1.33: Göl ekosistemleri                     Görsel 1.34: Bataklık ekosistemleri
            Bataklıkların da dâhil olduğu sulak alanlar (hidrobiyom), taban su seviyesinin yüksek olduğu kıyı kesim­
          lerden başlayıp dağların yüksek kesimlerinde suyun birikmesine uygun olan çukur alanlara kadar devam eder.
          Sulak ekosistemler, kendilerine özgü bir flora ve faunaya sahip olduğu için karasal ekosistemler ile su eko-
          sistemleri arasında geçiş özelliği gösterir. Farklı iklim bölgelerinde görülebilen sulak alanlar, topoğrafya özel-
          liklerine bağlı olarak da yerel özellikler
          sergiler.  Ramsar  Sözleşmesi'ne  göre   Tablo 1.1: Türkiye’deki Ramsar Alanları (2018, T.C. Orman ve Su İşleri Bakanlığı)
          sulak alanlar; çekilmiş hâlde ve derinliği   Göksu Deltası (Mersin)   Akyatan Lagünü (Adana)
          6 metreden az olan do ğal ya da yapay,
          devamlı veya geçici; tatlı, acı veya tuzlu,   Burdur Gölü (Burdur)    Uluabat Gölü (Bursa)
          durgun veya akıntılı bütün suların yanı
          sıra bataklık, sazlık ve turbalık alanlar   Seyfe Gölü (Kırşehir)     Gediz Deltası (İzmir)
          ile denizlerin gelgit hareketlerinin çe-
          kilme devresinde 6 metreyi geçmeyen     Manyas Gölü (Balıkesir)       Meke Maarı (Konya)
          derinlikteki kısımlarını kapsamaktadır.
          Türkiye’nin  de  taraf  olduğu  sözleşme   Sultan Sazlığı (Kayseri)   Yumurtalık Lagünleri (Adana)
          kapsamında sulak alanların korunması
          ve  akılcı  kullanımı  hedeflenmektedir.   Kızılırmak Deltası (Samsun)  Kızören Obruğu (Konya)
          Bu hedeflerin gerçekleşmesine yönelik
          Türkiye’de 14 adet Ramsar alanı bulun-  Kuyucuk Gölü (Kars)           Nemrut Kalderası (Bitlis)
          maktadır (Tablo 1.1).

                                                                                                                33
   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28