Page 36 - Tarih
P. 36

9. Sınıf       Tarih





               5.3. EMEVİLER

               Hz. Ali’nin şehit edilmesinden sonra oğlu Hz. Hasan halife olarak kısa bir süre İslam topraklarının bir kısmını yönetti.
               Ancak Muaviye’nin güçlü bir ordu kurup geniş topraklara hükmetmesi pek çok Müslüman’ın onun halifeliğini kabul
               etmesine neden oldu. Hz. Hasan gerek savaş yorgunu adamlarına güvenemediğinden gerekse Müslümanlar ara-
               sında daha fazla kargaşa olmasını istemediğinden 661 yılında Muaviye’nin halifeliğini kabul etti. Böylece halifelik,
               Emevi Hanedanlığı’na geçmiş oldu.
               Dört Halife’nin seçiminde, danışma yani istişare prensibi dikkate alınmışken Muaviye’nin siyasi mücadeleyle bu
               makama gelmesi, hilafet sisteminin özünde büyük değişikliklere neden olmuştur. Bu değişiklikler Muaviye’nin, oğlu
               Yezid’i veliaht tayin etmesi ve halifeliğin el değiştirmesinde saltanat sisteminin ortaya çıkmasıyla yeni bir boyut
               kazanmıştır.
               Muaviye, siyasi birliği sağladıktan sonra İslam fetihleri yeniden hız kazanmıştır. Bu dönemde yapılan fetihler üç ana
               başlık altında toplanabilir. Bunlardan birincisi Türkistan yönündeki fetihlerdir. Bu bölgeye yapılan seferler sonucunda
               Emevi orduları; Kâbil, Buhara, Sicistan, Nesef ve Baykent gibi yerleri ele geçirmiş ve büyük ganimetler elde etmiştir.
               Fetih hareketlerinin yoğunlaştığı ikinci bölge Anadolu’dur. Muaviye; Bizans İmparatorluğu’na yapılan seferleri dü-
               zenli bir hâle getirmiş, İstanbul kuşatılmış ancak sonuç alınamamıştır. Meşhur sahabe Eyyup el Ensari bu kuşatma-
               da hastalanarak vefat etmiştir. Muaviye zamanında deniz seferleri de yeniden başlamış, Rodos, Sakız gibi adalar
               alınmıştır. Kuzey Afrika yönü deki mücadeleler ise genelde Berberilerle bazen de Bizans’la yapılmıştır. Bu seferler
               sonucunda Berberilerin bir kısmı İslamiyet’i kabul etmiştir.
               Emevilerde Muaviye zamanında, toplanan bir şûranın aldığı karar doğrultusunda oğlu Yezid, İslam tarihinde ilk defa
               veliaht tayin edilmiş babasının ölümünden sonra da halife olmuştur. Yezid’in halife olmasıyla gerek halifeliğin Hz.
               Ali’nin soyundan devam etmesi gerektiğini düşünenler gerekse Emevilerin yönetiminden memnun olmayan diğer
               gruplar muhalif bir tutum sergilemiştir. Hz. Ali’nin oğlu Hz. Hüseyin de Yezid’e bağlılığını bildirmemiş ve Kerbela
               denilen yerde ailesi ve akrabalarıyla birlikte şehit edilmiştir. Bu acı olay Müslümanları çok üzmüş ve Yezid ile Emevi
               hanedanlığına karşı toplumda bir tepki oluşmuştur. Bu olay, iki taraf arasındaki (Şia-Sünni) tarihî sınırın kesin çizgisi
               olmuştur.

               Kuzey Afrika genel valiliğine getirilen Musa bin Nusayr, Berberileri egemenlik altına aldıktan sonra yönünü İspan-
               ya’ya dönmüştür. İspanya’ya gönderilen Tarık bin Ziyad, Gotları mağlup etmiş ve belirli aralıklarla yapılan seferlerle
               bütün İspanya fethedilmiştir. Emevilerin, Avrupa kıtasındaki ilerlemeleri 732 yılında Franklarla yapılan Puvatya (Poi-
               tiers veya Puvatiye) Savaşı’nda İslam ordusunun yenilmesiyle Prene Dağları’nda son bulmuştur. Zamanla hanedan
               üyeleri  arasındaki  iktidar  mücadeleleri  ve  uygulanan  politikalardan  memnun  olmayan  halkın  isyanlarıyla  Emevi
               Devleti zayıflamış ve Abbasilerin isyanıyla da yıkılmıştır.


                                                Muaviye, Kureyş kabilesinin Ümeyyeoğulları veya Emeviler koluna
                    BİLİYOR MUSUNUZ?            mensup olduğu için devlet, Emevi Devleti olarak adlandırılmıştır.



               Avrupa’da İslamiyet’in Yayılması

               Emevilerden sonra Abbasi Devleti, Endülüs topraklarını merkezden gönderdiği valilerince yönetmeye
               başlamıştır. Ancak 756 yılında Emevi ailesine mensup Abdurrahman bin Muaviye Kurtuba’ya gelmiş ve
               yönetimi devralmıştır. Böylece 1031 yılına kadar varlığını sürdürecek olan Endülüs Emevi Devleti ku-
               rulmuştur (Harita 5.5). Endülüs Emevileri günümüzdeki bütün İspanya ve Portekiz topraklarına hâkim
               olmuştur. Bu dönemde gerek İspanya’ya göç eden Müslüman Berberiler ve Araplarla gerekse sonradan
               Müslüman olan bölge halkıyla Avrupa kıtasında Müslüman nüfus hızla artmıştır. Endülüs Emevi Devle-
               ti’nin iç sıkıntılar yaşadığı dönemlerde Hristiyan İspanyol krallıklarının saldırılarıyla devlet topraklarının
               bir kısmını kaybetmiş ve daha sonra yıkılmıştır.
               1469’da Kastilya Kraliçesi Isabella (İsabela) ile Aragon Kralı Ferdinand (Ferdinan) evlenmiş ve 10 yıl
               sonra bu iki krallık birleşmiştir. Güçlenen krallıklar, bölgedeki Müslüman varlığına son vermek için hare-
               kete geçmiş ve 1492 yılında Beni Ahmer Devleti’ni yıkmıştır. Bu tarihten sonra bölgedeki Müslümanlar
               büyük sıkıntı yaşamaya başladı. İslam medeniyetinin yüzyıllar boyu ürettiği binlerce kitap bu dönemde
               yakılarak yok edilmiştir. Bölgedeki Müslümanlar zorla Hristiyanlaştırılmaya çalışılmıştır.

          35
   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40   41