Page 10 - Felsefe 10 | 2.Ünite
P. 10
2. ÜNİTE
Tutarlılık, argümanın ya da argümanı oluşturan önermelerin kendi içinde veya birbiriyle olan
uygunluğudur. Tutarlılık, argümanın akıl ve mantık kurallarını dolaylı olarak içeren ve olgusal açı-
dan kabul edilebilir bir gerekçeye dayanmasıdır.
Çelişiklik, özneleri ve yüklemleri aynı olmasına rağmen nitelik ve nicelik bakımından farklı
yapıda iki önermenin birbiriyle aynı anda tutarlı olmamasına denir. Örneğin “Her üçgen üç kenarlı
bir şekildir.” yargısı, “Bazı üçgenler üç kenarlı değildir.” yargısıyla çelişir. Çünkü birincisi tümel
olumlu bir önermeyken ikincisi tikel olumsuz bir önermedir. Eğer çelişiklik bir argümanı oluşturan
Uygulama
önermeler arasında gerçekleşirse o argüman da çelişik olur ve geçerli değildir.
Uygulama
Aşağıdaki metinde verilen tutarlı ve çelişik ifadeleri bulup altlarını çiziniz. Bulduğunuz tu-
tarlı ve çelişik ifadelerin nedenlerini sınıf ortamında tartışınız.
SOSYAL MEDYA
İletişim, eğlence ve bilgi içeren İnternet insanların hayatını oldukça kolaylaştırmıştır. Büyük
bir kütüphane, iletişim ve medya aracı, birçok resmî işlerin yapıldığı yer, sanal banka, mar-
ket ve mağaza gibi ihtiyaçlara cevap vererek, birçok alanın yerine geçip bize zaman ve enerji
tasarrufu sağlamaktadır. En önemlisi de çok fazla bilgiye çabuk ve derinlemesine ulaşmayı
kolaylaştırmaktadır. İnternet’e erişimin kolay olması ve akıllı telefonların hayatın merkezinde
yer alması özellikle sosyal medyayı insanlar için vazgeçilmez bir hâle getirmiştir. Sosyal medya,
hayatı kolaylaştıran ve hızlandıran ögeleri içeren bilgi ve içerik platformudur.
İnternet, özellikle kentli insanı yalnızlığından kurtarır ve onu sosyalleştirir. Başka insanlar
ve başka hayatlar tanımasını sağlar ve ona farklı ufuklar açar. Son derece popüler insanları ta-
kip ederek onlar gibi davranmak ve onları taklit etmek kişiyi rahatlatır. Sanal âlemde oynanan
çevrim içi oyunlar, kişiyi günlük sıkıntılarından ve rahatsız olunan durumlardan uzaklaştırır.
Sosyal medya, insanların hayatında çok büyük zaman kaybına yol açar. TÜİK verilerine göre
Türkiye’de kitaba günde bir dakika zaman ayrılırken internete üç saat zaman ayrılmaktadır.
Yapılan araştırmalar, gençlerin İnternet’e çoğunlukla sosyal medyayı kullanmak amacıyla gir-
diğini göstermektedir.
Teknoloji bağımlılığı, FOMA (Fear Of Missing Out) adında bir fobi ortaya çıkarmıştır. Sosyal
medyadaki gelişmeleri kaçırma korkusu olarak adlandırılan bu durum, insanlarda kaygı bo-
zukluklarına sebep olmaktadır. İnsanların neyi, ne zaman, nerede, nasıl yaptıklarını takip eden
kişi kendi dışındaki herkesin çok eğlendiği ve mutlu olduğu hissine kapılır. Bu his ise kendi
hayatına dair onu mutsuz ve rahatsız eder. Sosyal medyada geçirilen zamanın artması kişilerin
rutin hayatlarında aksaklıklara sebep olur. Sürekli bir bilgi akışının olması, herhangi bir bilgiye
yeterince vakit ayrılıp bilginin derinlerine inilmesine engel olur.
İnsanlar, sosyal medyada hiçbir sakınca görmeden bütün hayatlarını olduğu gibi ortaya dök-
mektedir. Yenilip içilen şeyler, alınan ayakkabı, yürünen yolun kilometresi, yaşanılan şehrin
hava durumu, gidilen yerler, sevilen markalar, kişinin o anki ruh hâli kısaca her şey ortada
yaşanmaktadır.
Sosyal medya, isminin aksine kişileri yalnızlaştırıp asosyal hâle getirmektedir. Hiç keyif alın-
masa da sırf bu tür ortamlara fotoğraf atabilmek adına arkadaş buluşmaları, tarihî ve turistik
geziler yapılmaktadır. Ancak bunlar yapılırken kişinin yanındaki insanların ve gittiği yerlerin
hiçbir önemi yoktur. Bir arada olmalarına rağmen herkesin telefonla ilgilenmesi aslında toplum
içinde dahi insanların yalnız olduğunu göstermektedir. Yani sosyal medya, sosyal hayatınızın
önüne geçmektedir.
Komisyon
46