Page 71 - Türk Dili ve Edebiyatı 10 | Kazanım Kavrama Etkinlikleri
P. 71

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10                          Ortaöğretim Genel Müdürlüğü


                                             CEV
                                             CEVAP ANAHTARLARIAP ANAHTARLARI
             şiklik olarak tiplerin günümüz Türkçesiyle ve meseleleriyle ilgili   9.  Metinde kullanılan anlatım biçimleri betimleme ve öykülemedir.
             konuştuklarını söyleyebiliriz.
                                                        10.  Metinde; Abdülaziz, II. Abdülhamit ve Cumhuriyet devri İs-
          14.  Geleneksel bir oyun olduğunu, usta çırak ilişkisi içerisinde öğ-  tanbul’unda Ramazan hazırlıkları ve gelenekleri mukayeseli bir
             renildiğini, bunun için eğitim alınacak bir okulun olmadığını   şekilde tasvir edilmiştir. “İstanbul’da Ramazan” ya da “İftar Sof-
             göstermektedir.                                raları” gibi bir başlık da kullanılabilirdi.
          15.  Okuduğumuz metinde Karagöz ve Hacivat’ın birbirlerini yan-  11.  Yazarın çok isteyip de bir türlü başaramadığı sevgili gayesi, Türk ye-
             lış anladıklarını ve bunun da güldürü unsurunu oluşturduğu-  meklerinin “Şehname”si niteliğinde bir yemek kitabı yazabilmektir.
             nu görmekteyiz. Bu özellikler oyunun muhâvere  bölümünden
             alınmş olabileceğini göstermektedir.       12.  İki hafta süren bu hazırlıklar esnasında evler baştan başa yıka-
                                                            nır, günlerce  tahta gıcırtıları, İstanbul şehrine, sokaklarından
          16.  Her ne kadar Karagöz ve Hacivat adlı tipler tarihî bir döneme ait   kağnılar geçen bir Anadolu kasabası ahengi verirdi.
             olsa ve  açık bir şekilde zamana dair ifadeler olmasa da metinde
             geçen "trafik, trafik polisi, ışıklı lamba" gibi kelimelerden hare-  13.  Metinde Ramazan geleneğinden bahsedildiği için iftar sofraları-
             ketle metnin günümüze ait olduğunu söyleyebiliriz.  nın bir fotoğrafı, ekmek açmaya çalışan köylü kadınların fotoğ-
                                                            rafı veya eski evlerin olduğu bir mahalle fotoğrafı vb koymayı
          17.  1. cümlede virgül özneleri ayırmak için kullanılmışken 2. cüm-  düşünebilirdim.
             lede cümleleri ayırmak için kullanılmak kullanılmıştır.
                                                        14.  Üslup; sanatçının görüş, duyuş, anlayış ve anlatıştaki özelliğidir.
          18.  1. cümlede cevap bekleyen bir soru cümlesi kullanılmışken 2.   Yazar, gördüklerini ve yaşadıklarını canlı, ilgi çekici ve içten bir
              cümlede cevap beklemeyen kendisine dönük bir soru cümlesi   dille ifade etmiştir. Metinde sade ve akıcı bir dil ile canlı, sürük-
              ve işareti kullanılmıştır.                    leyici ve mizahi bir üslup göze çarpar.
          19.  Konuşma dilinde genellikle kısa cümleler kullanılır. Metinde de   15.  Zaten eski zamanda her semtte bakkaliye mağazaları yoktu. (Basit/
              konuşma havası vermek ve doğallığı sağlamak için kısa cümleler   İsim/ Olumsuz)
              tercih edilmiştir. Bu aynı zamanda dinleyicinin sıkılmamasını   Üç tarafı ambarlı büyük kilerin tavanına kancalı büyük çiviler ça-
              da sağlar. Açıklama cümleleri ise genellikle bilgilendirme amacı   kılmıştı, bu çivilerden de uçları kancalı demirler sarkardı. (Sıralı /
              taşıdığı için uzun olmaktadır.                Fiil / Olumlu)
          20.            Yüklemin   Ögelerin   Anlamına     Kısmetimde iki mevsim ramazanı da görmek varmış. (Birleşik/
                          Türüne   Dizilişine   Göre  Yapısına Göre  İsim/ Olumlu)
                           Göre  Göre
              Bundan  sonra  Fiil  Kurallı   Olumlu         Gündüzün zahmet çekilir ama kırda, bahçelerde kurulan sofralarda
              yanımda  tebeşir  cümlesi  cümle  cümle  Basit cümle  iftar açmak pek hoştur. (Bağlı / İsim / Olumlu)
              taşırım.
                                                        16.  Özel olarak vurgulanmak istenen sözler tırnak içine alınır.
              Arabaların üstün-  Fiil   Kurallı   Olumlu    Başka bir kimseden ya da yazıdan olduğu gibi aktarılan ifadeler
              den yürürüm, bana   cümlesi  cümle  cümle  Sıralı cümle  tırnak içine alınır.
              kızan olursa seni
              söylerim.                                  Etkinlik No.: 8

          Etkinlik No.: 5                                1.  etek  Dağ, tepe, yığın vb. yamaçlı şeylerin alt bölümü.
          1.  muharrir: yazar                               imaret  Medrese talebelerine, câmi görevlilerine, fakirlere ve gelip giden
              içtimai: toplumla ilgili, sosyal                    yolcu ve misafirlere yemek vermek üzere kurulmuş aş evi.
                                                                  Kasaba, köy vb. meskûn yerlerin dışında kalan boş ve geniş
              tetkik: inceleme, araştırma                   sahra  yer, kır, ova.
          2.  Ramazan hazırlıkları Berat Kandili geçince başlar, yaklaşık iki   düşmek  Vurmak, değmek, rastlamak.
              hafta sürerdi. Bu hazırlıklar esnasında evler baştan başa yıkanır-
              dı. Asıl önem verilen yer, mutfak ve kilerdi. Bu ayda israf dene-  2.  Evliya Çelebi’nin yazdığı bu metin her ne kadar sadeleştirilmiş
              bilecek bir bolluk hüküm sürerdi.             olsa da cümle kuruluşu çok alışıldık değil. Bunda dönemin nesir
          3.  İmarethane: Yoksullara ve öğrencilere yemek dağıtmak için ku-  anlayışının etkili olduğu söylenebilir. Bunun yanında yazarın dev-
              rulmuş hayır kurumu.                          rik cümleleri de yer yer kullandığı görülmektedir. Metinde abartılı
                                                            anlatımlar ve benzetmeler yazarın üslubunun yansımasıdır.
              Metinde geçen cümle ile anlatılmak istenen, ramazan ayında
              iftarların herkese açık olduğudur.        3.  Metnin konusu, Evliya Çelebi’nin Bursa, Ulu Camii ve çevresin-
                                                            deki çarşılar ile ilgili gözlemlerini ve izlenimlerini anlatmasıdır.
          4.  Misafirperverliği, cömertliği ve hayırseverliği ile açıklardım.
                                                         4.  Seyahatnameler, günümüzde kullanıldığı adı ile gezi yazıları, gezilip
          5.  Yazar, ramazana ait dini, kültürel ve sosyal unsurlardaki değişi-  görülen yerler ile ilgili izlenimlerin, gözlemlerin anlatıldığı yazılar-
              mi kendi ömrü üzerinden anlatmak istemiş olabilir.  dır. Yazar bu gözlemleri ve izlenimleri bizlere bilgi vermek, merak
          6.  Anlatıcı, yazarın kendisidir. Birinci kişidir. Anı türünde birinci   uyandırmak, resmetmek amacı ile ilgi çekici şekilde kaleme alır.
              kişili anlatım tercih edilir.                 Evliya Çelebi de Bursa ile ilgili gözlemlerini bize aktarırken nesnel
                                                            ifadeler ile bilgiler vermesinin yanında kendi duygu ve düşüncele-
          7.  Metinde  Abdülaziz,  II.  Abdülhamit  ve  Cumhuriyet’in  ilk  yıl-  rini de yansıtan öznel ifadelerle gerçekleştirdiği izlenimlerle metnini
              larındaki İstanbul anlatılmaktadır. Bu üç döneme ait ramazan   oluşturmuştur. Biz böylelikle hem gerçek olanı hem de Evliya Çele-
              hazırlıkları ve gelenekleri okuyucuya aktarılmıştır. İftar sofra-  bi’nin duygu dünyasını ve bakış açısını öğrenmiş oluruz.
              larından ramazan hazırlıklarına ve geleneklerine kadar sosyal   5.  Gezi yazılarının temel amaçlarından biri de gezilen görülen yer-
              ve kültürel hayata dair pek çok unsuru metinde gözlemlemek   ler ile ilgili özelliklerin, ilgi çekici unsurların okurla paylaşılmak
              mümkündür.                                    istenmesidir. Metinde Bursa ile ilgili bilgiler verilmesi yazarın ya-
          8.  Refik Halit Karay; Abdülaziz, II. Abdülhamit ve Cumhuriyet   şadığı dönemi, o dönemin sosyal hayatını, şehrin mimarisini an-
             Dönemi’ne ait hatıralarını ve gözlemlerini gelecek nesillere ak-  lamamızı da sağlamaktadır. Yazar, metnini öğreticiliği de esas ala-
             tarmak istemiş olabilir.                       rak oluşturmuştur. Metin, merak eden her kişiye seslenmektedir.


          70
   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75   76