Page 68 - Türk Dili ve Edebiyatı 9 | Kazanım Kavrama Etkinlikleri
P. 68
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9
CEVAP ANAHTARLARI
Etkinlik No.: 1 10. GEÇMİŞTEKİ GÜNÜMÜZDEKİ
1. Yabancı kelime fazla değildir bu yüzden var olan yabancı ke- KULLANIM KULLANIM
limelerin anlamını metnin bağlamından çıkarabilmek müm- Kendi köşesinde hiçbir ni-
kündür. Özellikle yabancı kelimelerin zarf görevinde olanların zama girmiyen bir zamanı girmeyen
anlamları cümlenin gelişinden çıkarılabilmektedir. sayıklıyordu.
2. Genç biridir, dört yıllık askerlikten dönmüştür. Ancak işsizdir, Böylece dört ayrı mevsimin
yoksuldur, üvey annesi dışında bir akrabası yoktur. Geçmişin- reçellerini bir günde tatma- tatmaya
den kaçmaya çalışmaktadır. Ancak bunu başaramaz. Olaylara ğa mecbur olmuştum.
yön veremeyen, başkaları tarafından yönlendirilen, edilgen bi-
ridir. Hayatta ne istediğini tam bilmediği için ve buna yönelik Şehzade Camiinin, Direk-
mücadele etmediği için savrulmaktadır. lerarasının arkasından gi- Şehzade Camisi’nin, Direkle-
rarası’nın
3. Metnin başkahramanı dört yıllık askerlik görevinden yeni dön- dip geliyordum.
müştür. Bu süreçte savaş olduğu, başkahramanın da savaştığı İçinden Abdüsselâm Beyin Abdüsselâm Bey’in
anlaşılmaktadır. Askerde geçirdiği bu uzun zamandan sonra indiğini gördüm.
İstanbul’a döndüğünde her şeyin farklı olacağını ummuş ancak
hiçbir şeyin değişmediğini görerek umutsuzluğa kapılmıştır. Bir de karısı ölmüş olan yapayalnız
Kendisi dört yıllık sürede değişmiştir ama bıraktığı İstanbul Ferhat Beyle yapyalnız
eskisi gibi, hatta daha da kötüdür. Yoksulluk, işsizlik ve gele- oturuyordu.
ceksizlik içinde umutsuzluğa kapılıp hayallerine kavuşamaması Beylik söziyle, hayata hük- sözüyle
metnin temel çatışmasını oluşturmaktadır. Bu durum başkah- meder.
ramanın savrulmasına ve edilgen olmasına neden olmuştur.
Böylece metnin olay örgüsü ve teması bu temel çatışmaya göre Bir gün yüzü gülmediği
şekillenmiştir. evimizi, geçmiş saadetle-
ri adına bırakmıyacağını bırakmayacağını
4. Olay İstanbul’da geçmektedir. Tarihî semtler, Harbiye Nezare- söylemesi beni âdeta çıl-
ti, Şehzade Camisi, Direklerarası mevkisi, Soğanağa, Teşvikiye dırtmıştı.
bunlardan bazılarıdır. Ayrıca İstanbul’da başkahramanın haya-
tının akışı içinde yer alan mekânları görürüz: üvey annesiyle Etkinlik No.: 2
yaşadığı eski ev, Abdüsselâm Bey’in taşındığı ev.
Zaman ise 1. Dünya Savaşı yıllarıdır. Başkahramanın askerliği 1. Yaşanabilir. Romanlar gerçek ya da gerçek olması olası olayların
dört yıl sürmüştür. Cumhuriyet öncesi olduğunu anlıyoruz, ya- anlatıldığı uzun, kurgusal metinlerdir. Yorgun Savaşçı’da Kurtu-
şam biçimi, kurumların isimleri bunu yansıtmaktadır. luş Savaşı zamanında yaşananlar anlatılmıştır. Günümüzde de
savaşlar olabilir ve insanlar vatanları için savaşabilirler.
5. Askerliğin dört yıl savaşlarla geçmesi, derin yoksulluk ve işsizli-
ğin olması dönemin sosyal koşullarını yansıtmaktadır. İnsanlar 2. Cemil’in Bandırma rıhtımına Temel Reis’in odun kayığıyla
konaklarda ya da müstakil evlerde genellikle geniş aile şeklinde, gelmesi.
birkaç kuşak bir arada oturmaktadırlar. Henüz çekirdek aile Cemil’in Temel Reis’in verdiği bilgilerle Asker Emeklileri
formu yoktur. Bu arada başkahramanın Posta Telgraf Mektebi- Derneğini araması.
ne girmesi, bu konuda öğrenim alması, bizi 20. yüzyılın başına
götürmekte ve romanın yazıldığı dönemin sosyal ve kültürel Rıhtımdaki bir dükkâna girerek Asker Emeklileri Derneğini
gerçekliğini yansıtmaktadır. sorması.
6. Terhis olup da İstanbul’a döndüğüm zaman şehri, insanlarını
değişmiş buldum. Her şey fakir, biçare ve altüsttü. Babam harb Selahattin’le Teğmen Faruk’un telgrafhaneye yerleşmeleri.
içinde ölmüştü. Üvey anam evde tek başına yaşıyordu. Kapıdan Telgraf haberleşmesinin telgrafçıların gece gündüz uğraş-
girer girmez bu dört yılın beyhude geçtiğini daha ilk anda anla- masına rağmen bir türlü gerçekleşmemesi.
dım. Evde hiçbir şey değişmemişti. (Öyküleyici anlatım biçimi
örneğidir.) İzmir’in işgal edilmesi.
Üzerinde küçük Hint işi bir çekmece duran bir sedire beni
oturttu. Çekmecenin üstünde zarf zarf mektuplar, her birinin 3. Metnin teması vatanseverliktir. Konusu ise Kurtuluş Savaşı’nda
yerini ayrı ayrı bildiği zarfından çıkarıp bana uzatıp gösterdiği başkahraman Cehennem Topçu Cemil’in Anadolu’ya geçerek
fotoğraflar vardı. (Betimleyici anlatım biçimi örneğidir.) Kuvayi Millîye’ye katılması, bu süreçte yaşadıklarıdır.
7. Roman, kahraman bakış açısıyla yazılmıştır. Çünkü olaylar baş- 4. Romanda vatanseverlik işlenmektedir. Bu tema çerçevesinde
kahramanın ağzından anlatılmaktadır. gelişen olaylar anlatılmaktadır. Yurdunu sevmek, onun için
çok çalışmak, yurdunun yararı için gerektiğinde kahramanca
8. Bu sorunun cevabı öğrenciye göre değişebilir. Muhtemel cevap- savaşmak önemli değerlerdendir ve günümüzde de geçerliğini
lardan biri şöyledir: Öncelikle romanın adı ilgimi çekti. Başkah- korumaktadır.
ramanın neler yaşayabileceği konusunda merakımı kamçıladı. 5. Roman Kurtuluş Savaşı yıllarında, ülkemizin işgalini anlatan
Başkahramanın ağzından anlatılan romanda, kahramanın bu bir roman olduğundan, savaş sürecinde farklı meşrepteki türlü
denli pasif olması, kendini olayların akışına bırakması, kendi insanı, bu insanların davranışlarını, çekişmelerini, kararsızlık-
istediklerini değil de başkalarının isteklerini yerine getirmesi larını, hainliklerini ve kahramanlıklarını anlatır. Giyim kuşam-
buna rağmen insanları tahlil etmedeki yeteneği ilgimi çekti. dan, konuşma biçimine, telgrafla haberleşmeden, ulaşım araç-
9. Tanpınar romanlarında sosyal konuları yazmış. Yani toplumda- larına kadar sosyal, siyasi ve kültürel gerçekliği yansıtmaktadır.
ki sorunları romanlarına yansıtmış. Kendisi de toplumun Batı- 6. Bire bir örtüşmez, roman gerçek ya da muhtemel gerçekliği an-
lılaşmasına, Cumhuriyet ile birlikte toplumdaki değişikliklere latır. Ancak yazarın hayal gücünden yola çıkarak kurulmuştur.
eleştirel bakıyor olabilir. Kişisel olarak uyum sağlayamamış ola- Gerçeklikten etkilenir, tarihî olayların oluşuna sadık kalarak
bilir. Hissettiklerini romanlarına yansıtmış olabilir. kurmaca gerçekliği inşa eder.
67