Page 4 - Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi 11 | 2.Ünite
P. 4
2. Ünite
“Küçükler büyümeleri için gerekli ortamı bulsunlar, yaşlılar da sessiz ve rahat yaşasınlar.” Bu
mektup, Hun kağanının toplum için nasıl bir anlayış içerisinde olduğunu göstermesi açısından
önemlidir.
Kök Türkler; yaşam tarzları, askerî ve sivil teşkilatlanmaları gibi birçok açıdan Hunlarla
benzerlik gösterir. Kök Türklerde kün (halk) özel mülkiyete sahip olabilir, ekonomik açıdan hür
bir yaşam sürerdi. Bu ülkedeki insanlar, hayvancılığın yanında tarımla da uğraşırlardı. Kapgan
Kağan’ın Çin’den (698) otuz bin ölçek tohumluk darı istemesi bunun kanıtıdır.
Kök Türkler, Hunlarda olduğu gibi
ata binmeyi ve ok atmayı çok severdi
(Görsel 2.5). Halk arasında sınıf ayrımı
yapılmaz, eli silah tutan herkes asker
sayılırdı. Orhun Yazıtları’nda geçen;
“Ey Türk bodunu, devletini ve töreni
kim bozabilir?” sözü, Kök Türklerin tö-
reye verdiği önemi ifade eder. Törenin
öneminden Orhun Yazıtları’nda sıkça
bahsedilmektedir.
Bu yazıtlarda kağan, halkın refah
ve huzuru için yaptıklarını şöyle anlatı-
yor. “Çıplak milleti elbiseli kıldım. Yok-
sul milleti zengin (bay) kıldım. Az mille-
ti çok kıldım.” Orhun Yazıtları’ndaki bu
sözlerden de anlaşılacağı gibi Kök Türk
kağanı toplum için durmadan çalışma- Görsel 2.5: Ok atan Türk savaşçısı
yı kendisine gaye edinmiştir.
Uygur toplumu, Kök Türklerin devamı niteliğinde olmasına rağmen kabul ettikleri Mani
dininin etkisiyle onlardan bir kısım farklılıklar gösterir. Ancak Uygurlar Mani dininin etkisine
rağmen eski âdet ve törelerini bütün canlılığıyla korumuşlardır.
Uygurların büyük bir bölümü yerleşik hayata geçmiş, halkın bir kısmı ise konargöçer hayatı
tercih ederek at, koyun, sığır ve deve yetiştiriciliği yapmaya devam etmiştir. Mani dininin inan-
cında et yemek yasak olmasına rağmen Uygur halkı bu yasağa pek uymamıştır. Çinli elçi, Uy-
gurları ziyaret ettiği zaman Uygurlar ile ilgili şu tespitte bulunmuştur. “Zenginler at eti, fakirler
ise koyun eti ile ördek eti yiyorlardı.” Çinli elçinin bu sözleri, Uygur halkının eski alışkanlıklarını
devam ettirdiğini göstermektedir.
SIRA SİZDE
Uygurların kabul ettikleri Mani dini, onların yaşam tarzlarını nasıl etkilemiştir?
.........................................................................................................................................................................................................................
.........................................................................................................................................................................................................................
..........................................................................................................................................................................................................................
Uygurlar yerleşik hayata geçince tarıma büyük önem vermişler ve bu konuda çok büyük
ilerleme kaydetmişlerdir. Seyyah Temim İbn Bahr, Uygur ülkesine yaptığı seyahatinde Karabal-
gasun’a gider ve burayı anlatırken; “Buranın on iki demir kapısı vardır. Nüfusu çok kalabalıktır
ve burada ziraat oldukça gelişmiştir.” der. Arkeologların bu bölgede yaptıkları kazılarda değir-
men taşlarına ve harman tokmaklarına rastlamaları, Seyyah Temim İbni Bahr’ın bu sözlerini
desteklemektedir.
68