Page 65 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 65
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
Kavram Öğretimi 31
Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11
onun arkasından Manas’ı dinlemeye gelirmiş. Yirminci yüzyılın meşhur Manasçıları ise Sagımbey
Orazbakoğlu ve Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’un çağımızın Homeros’u olarak nitelendirdiği Sa-
yakpay Karalayoğlu’dur. Manas destanı ilk olarak 1849’da Kırgızların yaşadığı bölgede görevli Rus
yönetici Franel tarafından hükümete sunulan bir raporda haber verilmiştir. 1961’de Çokan Velihanoğ-
lu’nun “Han Kökötay’ın Yas Töreni” adlı epizodun Rusça çevirisini yayımlamasından sonra destanın
büyükçe bir bölümü Radloff tarafından ele alınmış ve Almanca tercümesiyle dünyaya tanıtılmıştır.
Destanın bütün varyantlarını ele alan bir çalışma ise yirminci yüzyılda gerçekleşmiş, destanın birinci
bölümü Manasçı Sagımbay Orazbakoğlu’nun ağzından kaleme alınmıştır. Bu manasçının ölümünden
sonra ise destanın üç bölümü Sayakpay Karalayoğlu rivayeti esas alınarak yazıya aktarılmıştır.
Selçuk Kırbaç, Türk’ün Sesi Manas
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
1. Aşağıdaki cümlelerde yer alan nesneleri bulunuz. Tabloda boş bırakılan yerlere yazınız.
Cümle Nesne
Kırgızların tarihini, edebiyatını, inançlarını ve mitolo-
jilerini bütün ayrıntılarıyla gözler önüne serer.
Er Manas, yiğitliğiyle, aklıyla kırılanı birleştirir; dağı-
lanı toplar.
Kırgızlar kayıplarının ardından yas törenleri düzen-
liyordu.
Semetey’in en büyük amacı babasının iktidarını
devam ettirmektir.
Ölümsüzlük suyunu Manas’ın elinden içmişlerdir.
2. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcükler/sözcük grupları cümlenin hangi ögesidir? Tabloda boş
bırakılan yerlere yazınız.
Cümle Altı Çizili Sözcüklerin Öge Çeşidi
İkinci bölüm, Manas’ın oğlu Semetey’i anlatır.
Bütün Kırgız halkının ruhunu kuşatan otoritesiyle
destana güç verir.
İktidar, Manas’ın torunu ve ruhunun himayesindeki
Seytek’i beklemektedir.
O, kösteklenen ayakları çözer; eziyet çeken başlara
ilaç olur.
İşte bütün bu olaylar Manasçı adı verilen kişiler tara-
fından yüzyıllar boyunca terennüm edilmiş.
Onun sesini duyan çobanlar, sürülerini bırakıp oba-
ya dönerler; hayvanları da onun arkasından Manas’ı
dinlemeye gelirmiş.
63
Hazırlayan: Mustafa YEŞİLKAYA