Page 47 - Türk Dili ve Edebiyatı 12 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 47

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
         22      TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 12                              Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı
                 Kavram Öğretimi


          2.  Yazarların ifadelerinden yararlanarak aşağıdaki metinlerin toplumcu gerçekçi olma ya da olmama
              durumlarını gerekçeleriyle birlikte sözlü olarak açıklayınız.

                                               ZIKKIMIN KÖKÜ
           (…)
           Anam biz on beş yaşına basmadan Hürriyet Mahallesine göçmek istemiyordu. Oysa ki babam,
           — Ulan avrat, ne var yani göçsek gitsek Hürriyet Mahallesine, kurtulsak şu ev kirasından, derdi.
           Babamın ev dediği şey, kocaman bir avlu, avluda bir nar ağacı, bir okaliptüs, bir de küçücük oda... Odanın
           üstü çinkolarla kaplı, yanları bozulmuş ambalaj sandıkları ve çamur... çamur... Babamın eve her yıl bir pencere
           açma merakı yüzünden, bu mal sandıkları testereyle delinir, pencere bu yıl kuzeye bakıyorsa, gelecek yıl
           doğuya; doğuya bakıyorsa, öbür yıl güneye bakıyordu... Felsefesi basitti babamın:
           — Değişiklik gerek!..
           Olsun  babacığım,  değişiklik  olsun!..  Nasılsa,  biz  iki  küçüğün  dünyası,  kuzeyde  de  aynıydı,  güneyde  de,
           doğuda da aynıydı, batıda da... Yalnız, yatağımıza yattığımız zamanlar, tavandaki kocaman sinema kağıdı
           zaman zaman dünyamızı değiştirirdi. Babam, tavanı tastamam örten bu sinema kağıdını yırtmadan çakmak için
           epeyce cambazlık etmiş, epeyce de haşlamıştı anamı...
           (…)
                                                                                Muzaffer İzgü, Zıkkımın Kökü
           (…)
                                             BEŞİKTAŞ’TA TATİL

           Muhittin: “Ömer’in evlenmesi de matrak olacak ha!” dedi.
           Refik boş boş baktı: “Niye?”
           Muhittin: “Doğru, bunu ona anlatamam!” diye düşündü. “Bilerek, isteyerek evlendi o. Gün geçtikçe hımbıllaşan
           mutlu bir kocaya bunu nasıl anlatabilirim?” Gözünün ucuyla yanında oturan Perihan’a baktı.
           “Niye matrak olacak sahi?”
           Beşiktaş’ta, iskelenin yanında bir kahvede çay içiyorlardı. 1937’nin ilk pazarıydı. Hava güneşli olduğu için
           kahveci dışarıya masa çıkarmıştı. Hemen yanlarındaki masada (…) bir adam gazete okuyordu. Kahvede orta
           halli birkaç aile daha vardı.
           “Bilmem ki,” dedi Muhittin. “Öyle aklıma geliverdi!”
           “Yok, yok, sen birşeyler söylemek istiyorsun.”
           Hem denize bakıyorlar, hem de konuşuyorlardı. Denize bakıp gevezelik edilecek, gelip geçenler seyredilecek,
          3.  Yazarların ifadelerinden yararlanarak toplumcu gerçekçi romanlar hakkındaki  çıkarımlarınızı ilgili
           çekirdek yenecek bir pazardı. Yukarıda pırıl pırıl bir gök ve güneş de vardı.
              başlıkların karşısına yazınız.
           (…)
                                                                          Orhan Pamuk, Cevdet Bey ve Oğulları
                                                                       (Metinler aslına sadık kalınarak alınmıştır.)


          3.  Bilgi grafiğinden yararlanarak toplumcu gerçekçi roman hakkında aşağıdaki tabloya çıkarımlarınızı
              yazınız.
 Karekod
 Alanı
 Asıl karekodlar
 yerleştirildikten sonra   Başlıklar                        Çıkarımlar
 kalıptaki görseli siliniz.
 Asıl karekodda çerçeve
 konturu olmayacak.
               Konu
               Kahramanlar
               Temel Çatışma

               Dil
               Edebî Akım



          44
                                                                                       Hazırlayan: Osman ŞEN
   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52