Page 83 - ESTETİK 11
P. 83

Düşünce tarihi boyunca güzel ve iyi değerleri arasındaki ilişkinin mahiyetine yönelik
                  tartışmalar var olagelmiştir. Başka bir ifadeyle sanat ile ah lak arasındaki bağın, fark ve
                  sınırın ne olduğunu belirlemeye yönelik tartışmalar, Antik Yunan felsefesinden itibaren
                  günümüze dek sürmüştür.
                  Etik (ahlak) ile estetik (sanat) ya da iyi ile güzel kavramları arasındaki ilişkiye dair
                  temelde iki yaklaşım ortaya konulmuştur. Estetiğin (güzelin) kaynağının ahlak (iyi)
                  olduğunu savunan ilk yaklaşım, güzel ve iyi değerleri arasında sıkı bir ilişki bulundu-
                  ğu düşüncesini taşır. Antik Yunan düşüncesinde etik ile estetiğin bütünlüğü, güzel ve
                  iyi anlamlarını birlikte içeren kaloka gathia kavramı ile ifade edilmiştir. İyi ve güzel
                  değerleri arasında bir özdeşlik olduğu düşüncesi, Kant’a (18. yy.) gelene dek varlığını
                  sürdürmüştür.

                  Etik (iyi) ile estetik (güzel) arasındaki ilişkiyi sistemli bir biçimde ilk ele alan Platon’a
                  göre iyi olan aynı zamanda güzeldir. Aristoteles’e göre ise sanatın ahlaki bir temiz-
                  lenme duygusu olan katarsis etkisi vardır. Duyguların kötü unsurlardan arındırılarak
                  temizlenmesi ve ahlaki olgunluğa ulaşmak asıl amaçtır. Bu açıdan sanata düşen görev,
                  ahlaki esasları yaymak olmuştur.

                  İslam filozofları da Eski Çağ ve Orta Çağ düşüncesinin bir yansıması ya da devamı
                  olarak güzel ve iyi kavramlarını birbiriyle ilişkili olarak ele almışlardır. Varlıkların gü-
                  zelliğini açıklama noktasında temel dayanak, metafizik temelli bir güzellik anlayışı-
                  dır ki bu çerçevede etik ve estetik değerler birbirinden ayrı düşünülmemiştir. Güzellik
                  kavramı hem maddi (biçimsel) güzelliği hem de ahlaki erdemleri ifade eden manevi
                  güzelliği içerecek biçimde ele alınmıştır. Özellikle Farabi, İbni Sina, İbni Rüşd gibi
                  İslam filozofları güzeli sadece ahlaki değerlerle ilişkilendirmekle kalmamış, güzel kav-
                  ramını Tanrı ile de ilişkilendirmişlerdir. Mutlak İyi ve Mutlak Güzel olan Tanrı, iyiliğin
                  ve güzelliğin kaynağıdır.
                  İkinci yaklaşım, etik (ahlak) ve estetiğin kesin çizgilerle birbirinden ayrılması yönünde
                  olmuştur. Güzeli, iyiden ayıran ilk filozof Kant’tır. Güzellik yalnız duyusal olanla ilgili
                  bir kavramdır; buna karşılık iyilik, akılla kavranan bir kavramdır. Kant ve onu izleyen
                  düşünürler güzeli etik bir değer olan iyiden kesin sınırlarla ayırt etmek istemiştir. Güzel
                  ile iyiyi ayırma çabasının temelinde ise bu sınırların belirlendiği ölçüde estetiğin ba-
                  ğımsız bir disiplin olacağı düşüncesi yatar. Böyle bir ayrımda estetiğin (güzelin) etik-
                  ten (iyiden) bağımsız olduğu, bunlar arasında herhangi bir ilişkinin olmadığı düşüncesi
                  öne çıkmıştır. Öyle ki sanatın bağımsızlığını yitirip ahlakın sözcülüğünü yapması teh-
                  likesinden söz edilerek baskın bir ahlakçılık (moralizm) karşısında sanatın bağımsız-
                  lığı (özerkliği) savunulmuştur. 19. yüzyılda ortaya çıkan estetizm akımı bu yaklaşımın
                  bayraktarlığını yapmıştır.



                                ARAŞTIRMA


                  Estetizm hakkında araştırma yaparak öğrendiklerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.



                                ETKİNLİK


                  1.  Güzel ile iyi değerleri arasındaki bağ ya da ayrım konusunda hangi düşünceyi ken-
                     dinize yakın buluyorsunuz? Sebebini söyleyerek düşüncenizi paylaşınız.
                  2.  Sanat ile ahlak arasında güçlü bir bağ olduğunu düşünüyor musunuz? Bu konudaki
                     düşüncenizi gerekçesini belirterek söyleyiniz.



                                                                                                   81
   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88