Page 87 - ESTETİK 11
P. 87

4.4. YÜCE VE GÜZEL

                                     Güzel, güzel olandır; yüce ise çok güzel olandır.

                                                      Joseph Bouvard [Yozef Buva (1840-1920)]
                  Yüce (ulu, ulvi), büyüklüğü ve gücüyle bizde bir hayranlık duygusu uyandıran şeyleri
                  ifade eder. Sanat, ahlak, din, düşünce alanlarında bu kavram, üstün olanı ya da kendi-
                  sinde üstünlük görülen şeyi (yüce gönüllü insan, yüce Tanrı, yüce dağlar, yüce ahlak
                  sahibi, yüce fikirler) tanımlar.
                  Yüce kavramını bir estetik değer olarak ele alıp temellendiren ve estetiğin konusu ya-
                  pan Kant olmuştur. Kant, güzelin yanında yüceyi de temel estetik kategorisi olarak ele
                  almış ve kendisinden sonraki estetik düşüncesinde bu kavramın kalıcı bir yer edinme-
                  sini sağlamıştır. Kant’tan önce bu kavramın izine ilk kez Aristo’da rastlanmaktadır.
                  Aristo, güzelliğin şartlarından biri olarak gösterdiği, aklın kavrayabileceği sınırlı bir
                  büyüklükte olma ilkesi ile çok büyük bir şeyin güzel değil yüce olarak değerlendirilme-
                  sine zemin hazırlamıştır.
                  Edmund Burke [Edmund Börk (1728-1797)] “Güzel ve Yüce İde’lerinin Kaynağı”
                  adlı kitabında ele aldığı yüce kavramını korku ve dehşet duygusuyla karışık bir hoşlan-
                  ma olarak tanımlar.
                  Kant, “Yargı Yetisinin Eleştirisi” adlı kitabında yüce kavramını Yüce’nin Analitiği baş-   VE GÜZEL
                  lığı altında ele alır. Burada güzel ile yüce değerleri arasındaki benzerlikten bahsettikten
                  sonra aralarındaki farkları anlatır. Kant’a göre yüce ve güzel, estetik haz uyandırması
                  ve bireyde (süje) temellenen genelgeçer yargılar olması bakımından benzerlik taşır.
                  Buna karşılık bu iki kavram şu sebeplerle farklılık gösterir:
                  1. Güzel, sınırlı bir nesneden; yüce, sınırsızlıktan kaynaklanır.
                  2. Güzelden aldığımız haz, hayal gücümüz ile anlama gücümüz arasındaki uyumdan
                     kaynaklandığı hâlde yüce, bu iki yeti arasındaki uyumsuzluğun sonucudur.
                  3.  Güzellik  duygusu  saf  olduğu  hâlde  yücelik  duygusu  karışık  ve  bulanıktır.  Yüce
                     karşısında kendimizi hem çeken ve hem de iten karmaşık bir duygu ortamı içinde
                     buluruz.
                  4. Yüce, heyecan uyandırır; güzel, büyüler.
                  5. Yücelik heyecanı ile dolmuş olan kişi ciddidir, kimi zaman hareketsiz ve biraz da
                     şaşkındır. Güzellik duygusu ise kendisini gözlerdeki bir gülümseme ile belli eder.
                  6. Doğada bizzat yüce olan bir şey yoktur. Yücelik, objeler karşısında bizde meydana
                     gelen bir duygu iken; güzellik, bizim dışımızda, objeye ait bir niteliktir.                                                                                                                                      YÜCE
                  Kant’a göre yüce, matematik ve dinamik olmak üzere iki türlüdür.
                  Matematik yüce, kavranamaz bir büyüklüğü; dinamik yüce ise bizi aşan bir gücü ifade
                  eder. Uçsuz bucaksız okyanuslar, çöller, yıldızlı gökyüzü, gökyüzüne uzanan dağlar
                  matematik yüceyi; kabarmış bir deniz, her tarafı kasıp kavuran şiddetli bir fırtına da
                  dinamik yüceyi temsil eder. Duyu sınırlarını aşan bu büyüklük ve güç, insanı ezer. Bu-
                  nun sonucunda insan, böyle varlıklar karşısında bir acı ve ezilmişlik duygusu hisseder.
                  Ancak yaşanan bu ezilmişlik duygusunu ahlaki yücelik duygusu dengeler.



                                ETKİNLİK

                  İki şey var ki ruhumu hep yeni, hep artan bir hayranlık ve müthiş bir saygıyla dolduru-    4.4.
                  yor: Üzerimdeki yıldızlı gökyüzü ve içimdeki ahlak yasası.
                                                                                  Immanuel Kant
                  1. Size göre Kant’ın bu sözünde anlatılmak istenen düşünce nedir?
                  2. Bu düşüncenin sanattaki karşılığı size göre nedir?



                                                                                                   85
   82   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92