Page 65 - ÇALGI EĞİTİMİ ÇELLO 11
P. 65
3. ÜNİTE
3. ÜNİTE: ÇELLO MÜZİĞİNDE DÖNEMLER I
HAZIRLIK ÇALIŞMASI
• Çellonun Orta Çağ ve Rönesans dönemlerindeki yapısal ve işlevsel gelişimini araştırınız.
• Giuseppe Maria Jacchini (Coseppe Mariya Yakkini), Antonio Vivaldi (Antonyo Vivaldi), Benedetto
Marcello (Benedetto Marçello) ve Johann Sebastian Bach (Yohan Sebastiyan Bah) adlı bestecilerin çello
müziği için yazdıkları eserlerin video kayıtlarını izleyiniz (EBA). İzlediğiniz video kayıtlarını çalgıya hâkimi-
yet ve eserleri yorumlama açısından inceleyiniz. İzlenimlerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
• Müzikte “virtüöz”ün ne anlama geldiğini araştırınız.
3.1. Barok Dönem Çello Müziği
3.1.1. Barok Dönem’in Müziksel Özellikleri
Barok; resim, heykel, mimari, müzik gibi birçok sanat dalında etkisi görülen
gösterişli ve abartılı bir sanat akımıdır. Müzikte Barok Dönem’in başlangıcı, opera-
nın doğuşu olarak kabul edilen 1600’lü yılların başlarıdır. Bitişi ise Johann Sebasti-
an Bach’ın (Görsel 10) ölüm tarihi olan 1750 yılıdır. Barok Dönem’de, kilisenin top-
lum yaşayışı üzerindeki baskısı azalmıştır. Bunun sonucu olarak kültür ve sanatta
büyük değişimler, yenilikler yaşanmış; sanatta insani duygular ön plana çıkmış ve
din dışı müzik gelişmeye başlamıştır. Ayrıca bu dönemde, besteciler kilisenin baskı-
sı altından çıkmış ve soylular tarafından desteklenerek saraylarda müzik yapmaya
başlamışlardır. Bu durum da oda müziğinin doğmasına zemin hazırlamıştır.
Barok Dönem’den önceki dönemlere ait eserlerde müzik ön plandayken bu
dönemde söz önem kazanmış; besteciler, müziği söz ve metin için bir araç olarak
kullanmışlardır. Sözcüklerin önem kazanmasıyla birlikte karışık bir yapıdan sıyrılan Görsel 10: Johann Sebastian Bach
müzik; aşk, sevgi, coşku, gizem, hüzün ve korku gibi insani duyguların ifade edil-
mesine hizmet etmiştir. Eserlerde uzun müzik cümleleri kullanan bestecilerin ope-
ra metinlerinin etkilerini arttırmak için müzik yapmaya başlaması, eşlikli müziğin
(homofoni) önem kazanmasını sağlamıştır. Ezgiye yazılan eşlikler armoniyi (dikey
çok seslilik) doğurmuş, modların (makamsal diziler) yerine majör-minör tonlar kul-
lanılmaya başlanmıştır. 1600’lü yıllar boyunca tonalite bilincinin tam olarak yerleş-
mesiyle birlikte tampere sisteme (12 yarım aralıktan oluşan ses sistemi) geçilmiştir.
Barok Dönem’de, diğer sanat dallarında olduğu gibi müzikte de karşıtlık (kont-
rast) unsuru kullanılmış, forte (kuvvetli) ve piano (hafif) gibi nüanslar müziğe dâhil
edilmiştir. Müzik, dönemin şatafatlı mimarisinden etkilenmiş, abartılı ve duygusal
süslemeler (tril, mordan, appogiatura, çarpma vb.) ilk defa kullanılmıştır. Küçük
nota değerleri de bu dönemin getirdiği yeniliklerdendir.
Bu dönemde çalgı yapımcılığının gelişmesiyle birlikte farklı türde çalgılar üre-
tilmiştir. Üretilen yeni yaylı çalgılar, dönemin bestecilerinin çalgı sesleri ve vokal- Görsel 11: Cladio Monteverdi
ler arasındaki müzikal anlatım inceliklerini keşfetmesini ve bu incelikleri müziğe
yansıtmasını sağlamıştır. Dönemin bestecileri tek bir çalgı ile icra edilen müziğin duygusal etkisini en ileri düzeye
ulaştırmıştır. Çalgıların teknik olanakları ortaya çıkarılmış ve çalgılar bir virtüözite ögesi olarak kullanılmıştır.
Barok Dönem, Erken Barok ve Olgun Barok olmak üzere iki dönem hâlinde incelenmektedir. Erken Barok Dö-
nem’de Monteverdi’nin (Görsel 11) Orfeo Operası birçok yeniliğin öncüsü olmuştur. Yine bu dönemde senfonik or-
kestraların temelleri atılmış ve sahne sanatları gelişmeye başlamıştır. Erken Barok Dönem’de çalgı ve vokal müziği,
Olgun Barok Dönem’de ise solo çalgı müziği gelişmiş ve böylece sonat, konçerto gibi türler doğmuştur. “Rokoko”
adlı sanat akımı, Olgun Barok Dönem’den Klasik Dönem’e geçiş sürecine yön veren en önemli akımlardan biri
olmuştur.
Barok Dönem’de passion, süit, konçerto grosso, tocatto, füg, aria, resitatif, oratoryo ve kantat gibi müzik form-
larının ilk örnekleri verilmiştir.
64 ÇELLO MÜZİĞİNDE DÖNEMLER I