Page 147 - TÜRK HALK MÜZİĞİ TEORİ VE UYGULAMASI 12
P. 147
TERİMLER SÖZLÜĞÜ
P
perde: 1. Müzikte kullanılan seslerin yükseklik yönünden adı. 2. Bazı telli çalgılarda sap
üzerine belli aralarla konan ve kemik, barsak, metal, naylon gibi çeşitli malzemelerden
yapılmış bağ, şerit, çubuk gibi bölmeler.
pes: Kalın ses.
peşrev: Klasik Türk müziğinde çalgı müziği formu.
prozodi: Müziğin söz ile olan uyumu.
R
raks: Dans.
raks aksağı: Klasik Türk müziğinde kullanılan dokuz zamanlı küçük usul.
rast: 1. Klasik Türk müziğinde orta sekizlideki sol sesi. 2. Klasik Türk müziğinde
kullanılan basit makam.
repertuvar: Sanatçının söylemek üzere çalışıp hazırlandığı şarkı veya türkü listesi.
resitatif: Belli bir melodi olmadan konuşma biçimiyle konuşur gibi söylenen, müzikli
anlatı.
ritüel: Bir din veya inanç sistemine ait ibadet, ayin, merasim ve bu sırada uyulması
gereken kurallar.
S
saba: 1. Klasik Türk müziğinde eskiden hicaz (küçük mücenneb diyezi almış do/
bakiye bemolü almış re) sesine verilen isim. 2. Klasik Türk müziğinde kullanılan birleşik
makam.
saz: Genel olarak müzik aleti, çalgı karşılığı olarak kullanılan terim.
sazende: Saz çalan kişi.
saz semaisi: Klasik Türk müziğinde en eski çalgı müziği formlarından biri.
sekileme: Bir eserde motif ya da ezginin ya da herhangi bir kümenin art arda gelecek
şekilde başka sesler üzerinde tekrarlaması yöntemi.
sema: Daha çok Mevlevi ve Bektaşi topluluklarının inançları çerçevesinde
oluşturdukları dinî ve mistik danslar.
semah: Alevi ve Bektaşilerin cem törenlerinde on iki hizmetten biri olarak müzik ve
nefesler eşliğinde ilahi aşkla kadınlı erkekli dönerek yaptıkları kutsal dans.
semai : 1. Hece ölçüsünün sekizli kalıbıyla söylenen halk şiiri türü ve bu şiirlere eşlik
eden ezgi kalıbına verilen isim. 2. Klasik Türk müziğinde bir form.
seyir: 1. Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş. 2. Türk müziğinde herhangi bir makamın karakteristik
özelliklerini vurgulayacak şekilde karar, durak, güçlü, yeden perdelerinde notaları
seslendirerek gezinip o makamı tanıtma.
145

