Page 226 - Konu Özetleri AYT Fizik
P. 226

BÜYÜK PATLAMA TEORİSİ



                                                  2001 yılında uzaya gönderilen WMAP uydusunun dokuz yılda çıkar-
                                                  dığı kozmik mikrodalgaların, art alan radyasyon haritasındaki renkli
                                                  kısımlara bakıldığında tüm evrene yayıldığı görülmektedir.












        Evren Hakkında Üretilen Farklı Teoriler
        Kozmik mikrodalga ışınımın 1960’lı yıllarda keşfedilmesi ile büyük patlama teorisi genel kabul görmüştür. Büyük patlama
        teorisi dışında evrenin oluşumu ve geleceğini açıklamaya çalışan teoriler de mevcuttur.
        1930’lu yıllarda ortaya çıkan sabit evren teorisi, evrenin hep aynı kaldığını; salınan evren teorisi, patlamalar sonucunda
        evrenin çöktüğünü, her çöküş sonrasında tekrar patlamalar olduğunu ve bu sürecin devam ettiğini öngörmektedir.
        1960’lı yıllarda dile getirilen açılıp kapanan evren modeli, evrenin önce genişleyip daha sonra büzüldüğünü ve bu döngü-
        nün sürekli devam ettiğini ifade eder.
        1980’li yıllarda bilim dünyasına sunulan enflasyonist evren teorisi, Dünya gibi evrenin de bir şekli bulunması gerektiğini
        belirtmiş ve bu şeklin düz olduğunu söylemiştir.
        Çoklu evren teorisi ise sonlu veya sonsuz birçok evrenin olduğunu öngörmektedir. Aradaki uzaklıklardan dolayı başka
        evrenlerin ışıkları diğer evrenlere ulaşmayabilir.


        Evrenin Geleceği İle İlgili Görüşler
        Karanlık madde, elektromanyetik dalgalarla (radyo dalgaları, gözle görülebilen ışık, x-ışınları, vb.) etkileşime girmeyen,
        varlığı yalnız diğer maddeler üzerindeki kütleçekimsel etkisi ile belirlenebilen maddelere denir.
        Karanlık enerji, herhangi bir fiziksel parçacıkla ilişkili olmayan, evrenimizin genişlemesine neden olduğu düşünülen bir
        enerji türüdür.
        Evrendeki kütle çekimsel enerjinin incelenmesi sonucunda, gözlemlenen toplam enerjinin yalnızca %4’ünün görülebilir
        maddelerden oluştuğu anlaşılmıştır. Yine gözlemlenen bu toplam enerjinin %22’sinin karanlık madde olduğu ve geriye
        kalan %74’lük kısmın ise karanlık enerjiden oluştuğu bilinmektedir.
        Kritik yoğunluk, yerçekiminin genişlemeyi durdurabileceği yoğunluk değeridir. Kritik yoğunluk, evrenin genişlemenin so-
        nunda büzülmeye başlayıp başlamayacağını belirler.


        Kapalı Evren
        Evrenin yoğunluğu kritik yoğunluktan büyük olduğunda evren soğuyarak genişlemesi yavaşlayacak sonra kütle çekimsel
        etkiler sonucu büzülmeye ve çökmeye başlayacaktır. Büzülme süreciyle birlikte, galaksiler birbirine yaklaşır ve evrenin
        yoğunluğu artar. Evren en sonunda başlangıçtaki yoğun hale dönecek ve tekrardan genişlemeye başlayacaktır. Yani evren
        periyodik olarak sürekli genişleyip ve büzülecektir.


        Açık Evren
        Evrenin yoğunluğu genişlediğinden dolayı kritik değerden daha küçük olacağından evrenin genişlemesi aynı şekilde son-
        suza kadar devam edecektir. Kütle çekim etkisi evrenin genişlemesini durduramayacaktır. Açık evrende genişleme hızı
        zamanla yavaşlar ancak hiçbir zaman tamamen durmaz ve soğuma gerçekleşir ve büyük donma kavramı ortaya çıkar.


        Düz Evren
        Evrenin yoğunluğu kritik değere eşitse evrendeki genişlemenin sonsuza kadar devam edeceğini öngörür. Genişleme hızı-
        nın zamanla azalacağı, ancak asla durmayacağı kabul edilir. Bu, evrenin "ısı ölümü" veya "büyük donma" senaryolarına
        yol açabilir, yani evren soğur ve enerji dağılımı homojen hale gelir.


  226     MEBİ KONU ÖZETLERİ                                                                   FİZİK - AYT
   221   222   223   224   225   226   227   228   229   230   231