Page 116 - Konu Özetleri TYT Coğrafya
P. 116

DEPREM, TSUNAMİ VE VOLKANİK FAALİYETLER, KÜTLE HAREKETLERİ, EROZYON


        KÜTLE HAREKETLERİ
          •  Daha çok dağlık ve engebeli bölgelerde yamaç eğiminin fazla olduğu yerlerde gerçekleşir. Doğadaki çeşitli etkenler ya
            da insanların bazı faaliyetlerine bağlı olarak yamaç dengesinin bozulması sonucu ortaya çıkar.
          •  Başlıca kütle hareketleri; heyelan, toprak kayması, kaya düşmesi ve çamur akıntılarıdır.
          •  Dağlık ülkelerden Japonya, Filipinler ve Endonezya adaları; Alp-Himalaya Dağ Kuşağı’ndaki İtalya, Türkiye, İran, Afga-
            nistan, Kırgızistan, Hindistan, Nepal, Çin; Kayalık ve And Dağları Kuşağı’ndaki ABD, Meksika, Honduras, Kolombiya,
            Ekvador, Peru, Şili kütle hareketlerine bağlı afetlerin en fazla yaşandığı ülkelerdir.
        Kütle Hareketlerinin Başlıca Etkileri
              Bölgeden göçlerin yaşanması
              Yaralanmaların ve can kayıplarının yaşanması
              Ulaşım yollarının kapanması ve ulaşımın aksaması
              Yerleşim birimlerinin toprak, taş veya çamur altında kalması
              Tarım alanlarının yok olması, hayvanların telef olması, sanayi tesislerinin ve ticari işletmelerin zarar görmesiyle
              ekonomik kayıpların yaşanması
        Türkiye’de Kütle Hareketleri
          •  AFAD’ın (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) istatistiklerine göre kütle hareketleri Türkiye’deki toplam afet sayısı-
            nın %55’ini oluşturmaktadır. Toplam afetzede sayısının ise %28’ini kütle hareketinden etkilenenler oluşturmaktadır.
          •  Türkiye’nin iklim özelliklerinin yanı sıra jeolojik ve jeomorfolojik özellikleri, kütle hareketlerinin özellikle de heyelanların
            oluşumunu artırmaktadır. Türkiye'de etkili olan heyelanların %64’ü ilkbahar mevsiminde meydana gelmektedir.
          •  Türkiye'de heyelanlar; arazi yapısı ve yağış koşullarına bağlı olarak çoğunlukta Trabzon, Rize, Artvin, Erzurum ve
            Kastamonu gibi illerde görülmektedir.
        EROZYON
          •  Bitki örtüsünün tahrip edilmesi sonucu toprağın su, rüzgâr ve insanların çeşitli faaliyetleriyle aşınarak taşınması olayı-
            dır.
          •  Erozyon, yavaş gerçekleşir ancak kalıcı etkileri yıllar sonra ortaya çıktığında toplumu tamiri mümkün olmayan sonuç-
            larla karşı karşıya bırakabilir.
          •  Türkiye, erozyona maruz kalma konusunda hassas bir bölgede bulunmaktadır. Ülkemizin yaklaşık %86'lık kısmı eroz-
            yon tehlikesi altındadır.
          •  Erozyon bu hızla devam ettiği ve gerekli önlemler alınmadığı takdirde topraklarımızın büyük bir bölümü, 55 yıllık bir
            süreçte çölleşme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır.
        Erozyonun sonuçları
              Hayvancılığın gerilemesine neden olur.
              Doğal su kaynakları düzenli ve sürekli olarak beslenemez.
              Kaybedilen toprak örtüsünün yeniden oluşması için binlerce yıl gerekir.
              Tarımsal verimi azaltarak göçü artırır, ekonomik ve toplumsal sorunlara yol açar.
              Erozyon sonucu taşınan verimli topraklar, baraj göllerini doldurarak, ekonomik ömürlerini kısaltır.
        Erozyonun sıklığını ve etkilerini azaltmak için alınabilecek başlıca önlemler;
              Halk erozyona karşı bilinçlendirilmelidir.
              Nadas yerine nöbetleşe ekim yapılmalıdır.
              Bitki örtüsü tahribatı önlenerek ağaçlandırma yapılmalıdır.
              Eğimli arazilerde tarım yapılacaksa araziler basamaklandırılmalıdır.
              Eğimli araziler yüzeydeki su akışını azaltmak için eğime dik sürülmelidir.















            Türkiye'de iller bazında gerçekleşen heyelan sayıları   İnsan faaliyetleri sonucu oluşan su erozyonuna dair
              ve bu heyelanlarda yaşanan yaklaşık can kaybı            dünyadaki risk durumu



  116     MEBİ KONU ÖZETLERİ                                                             COĞRAFYA - TYT
   111   112   113   114   115   116   117   118   119   120