Page 82 - 3 ADIM AYT- TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI
P. 82
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 3. ADIM
7. (I) Bilimsel bir tezi savunma amacıyla alanında uzman ki- 10. I. Mülakatın ve röportajın alanı görüşülen kişiyle sınırlıdır.
şilerce yazılan bilimsel makalelerde söz oyunlarına ve ka-
II. Mülakat esas olarak mülakat yapılan kişiye sorular sorula-
palı ifadelere yer verilmez, düşünceler doğrudan aktarılır.
rak gerçekleştirilir. Röportajda ise muhataplara soru sormay-
(II) Kelimeler genellikle temel anlamlarında kullanılır, bilimsel
la beraber bir olayı öyküleme, izlenim ve betimlemelere yer
terimlere yer verilir. (III) Öğretme ve bilgilendirmenin amaç-
verme de söz konusudur.
landığı açıklayıcı anlatımla bir düşünceyi çürüterek yerine
karşı düşünceyi yerleştirmenin amaçlandığı tartışmacı an-
III. Mülakatta bir kişiyi sorulara verdiği cevaplarla tanıtmak
latım biçimleri hâkimdir. (IV) Makalenin bilimsel yeterliliğine
amaçlanır. Röportajda ise bir olayı sorgulamak, bir gerçeği
zarar gelmemesi için uzun alıntılardan ve alıntılara sıkça baş-
ortaya koymak suretiyle kamuoyunu aydınlatmak amaçlanır.
vurmaktan kaçınılır. (V) Başkalarına ait düşüncelerin, sözle-
rin, verilerin, yapıtların tümünü ya da bir bölümünü kaynak Mülakat ile röportajın karşılaştırıldığı numaralanmış
göstermeden kullanmaya tekzip denir. cümlelerden hangilerinde yanlışlık yapılmıştır?
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde veri- A) Yalnız I B) Yanlız III C) I ve III
len bilgi yanlıştır? D) II ve III E) I, II ve III
A) I B) II C) III D) IV E) V
8. Şinasi’nin Tercüman-ı Ahvâl gazetesinde yayımlanan ---- Türk
edebiyatında ilk makale örneğidir. Hüseyin Cahit Yalçın’ın
Fransızcadan çevirdiği, Servetifünun dergisinin ka patılmasına
sebep olan ---- adlı makale ile Ömer Seyfettin’in Genç Kalemler
dergisinde yayımlanan, Millî Edebiyat’ın dil anlayışını ortaya
koyan ---- makalesi türün tanınmış örnekle rindendir.
Bu parçada boş bırakılan yerlere aşağıdakilerden hangisi
11. Sait Faik’in “Hişt, Hişt” adlı öyküsünü inceleyen bir eleştir-
sırasıyla getirilmelidir?
men, öyküyü şöyle yorumlar:
A) Müntehabat-ı Eş’arım - Kavgalarım - Türklük Mefkuresi
“Hişt diyen kim? Okurken, biz de öykü kişisiyle, sonra bah-
B) Tercüman-ı Ahvâl Mukaddimesi - Edebiyat ve Hukuk - çıvanla birlikte, arıyoruz. Bu konuda metnin doğrudan doğ-
Yeni Lisan ruya ilettiği varsayımları izliyoruz. Arkadan seslenen biri
mi? Devedikenleri, karabaşlar, yapraklar mı? Kuş mu, yılan
C) Tercüman-ı Ahvâl Mukaddimesi- Kavgalarım - Türklük
mı, tosbağa mı, kirpi mi? Çalılar arasında saklanan biri mi?
Ülküsü
Eşeğin otları yerken çıkardığı ses mi ‘hişt!’? Öykü kişisinin
D) Müntehabat-ı Eş’arım - Edebiyat ve Hukuk - Türklük Mef-
düştüğü zihinsel bir yanılsama mı? Öykü kişisi kendi kendi-
kuresi
ne mi ‘hişt!’ diyor boyuna? Bahçıvan mı? Papazın oğlu mu?
E) Sarf Mecmuası - Kavgalarım - Yeni Lisan Okumamız boyunca metnin sözcükleriyle bilincimizde uyan-
dırılan bu soruların yanıtı hep açık kalıyor. Öykü kişisi için de
öyle. Bir ara kendi kendine ‘hişt!’ demeye karar vermesi daha
da karmaşıklaştırıyor durumu bizim için. Öyküdeki kişi sanki
9. İşte, bir hikâye ortasında ölümün ve hayatın şiiri. Burada Sait
vazgeçiyor ‘hişt!’ diyeni aramaktan. Bahçıvanla söyleşirken
Faik âdeta ölen dülger balığının ta kendisi olmuştur. Ölüm
bir an işi şakaya vuruyor bu konuda. Metinde dile getirilen bir
duygusu ve düşüncesi, insanlarda yaşama sevincini ve var-
dizi varsayımdan bir çıkarsama yapma işi okura kalıyor. (…)
lığın güzelliği şuurunu kuvvetli surette artırır. Biz Sait Faik’in
Metinle, dolayısıyla da yazarla bir şeyi paylaşıyoruz. Biz de
çağdaşları olan Cahit Sıtkı ve Orhan Veli’de de aynı karşıt
işitiyoruz ‘hişt!’ çağrısını. Metin, yeni bir deney eklemiş oluyor
duygulara rastlarız. Bu duyuş tarzı, estetiğin karşıtların den-
yaşamımıza. Metnin, daha ilk anda seslenerek okuru içine
gesi prensibine de uyar ve bu yazarların eserlerinin iç yapısı-
çekiverdiği soru-yanıt zinciri bu deneyle noktalanıyor.”
nı açıklar.
Sait Faik, diğer hikâyelerinde olduğu gibi bu hikâyesinde de Bu parçada eleştirmenin izlediği eleştiri türü aşağıdakiler-
çevreye geniş yer verir. Yaşamak, çevreye uymak, çevre ile den hangisidir?
canlı münasebetler kurmak demektir. Dülger balığı kendi
A) Esere dönük eleştiri
çevresinde mesuttur, çevresini değiştirdi mi ölür.
Bu parçanın aşağıdaki yazı türlerinden hangisine ait ol- B) Okura dönük eleştiri
duğu söylenebilir? C) Yazara dönük eleştiri
A) Deneme B) Fıkra C) Eleştiri D) Topluma dönük eleştiri
D) Makale E) Söyleşi E) Yapısalcı eleştiri
82