Page 74 - 3 Adım TYT Türkçe

TÜRKÇE 1. ADIM

5. Dünya genelinde, 65 yaş ve üstü nüfus, diğer tüm yaş grup- 7. 90 kuşağı hikâyeleri, farklılıkları içinde barındırmasıyla dik-
larından daha hızlı bir artış göstermektedir. Dünyada 2019 kati çeker. Zira 90’lara kadar hep tek seslilik hâkimdir. Bu
yılında 65 yaş ve üstü 703 milyon insanın olduğu bilinmekte- dönemin toplumcu yazarları kendi kopyalarını bıkmadan
dir. Yaşlı nüfusun dünya nüfusu içerisindeki oranı ise %9’dur usanmadan üretip durmuşlardır. Çünkü amaç, sanatsal yön-
ve bu oran artma eğilimi göstermektedir. 65 yaş üstü nüfusun den mükemmel eserler ortaya koymak değil fikirlerini halkın
artması ile birlikte yaşlıların hayatta kalma sürelerinde de ar- geneline anlatabilmektir. Böylece 90’lı yıllara damgasını vu-
tış görülmektedir. Küresel düzeyde, 2015-2020 yılları arasın- ran postmodern eserlerde, öykü çok sesli bir orkestraya dö-
da 65 yaşında olan bir kişinin ortalama olarak 17 yıl daha nüşmüştür. Gerçeklik algısı altüst olmuş, yerli duruş yerine
yaşaması beklenmektedir. Buna ilaveten kadınlar erkeklere evrensel bir çerçeve oluşmuştur.
nazaran yaklaşık beş yıl daha fazla yaşamaktadır. Yaşlılığın
Bu parçaya göre 90 kuşağı öykücülüğü ile ilgili,
kronolojik olarak başlangıç yaşı günümüzde 65 yaş olarak
kabul edilmektedir. Ancak yaşam süresinde genetik koşulla- I. Masalsı unsurlara çok fazla yer verilmiştir.
rın yanı sıra çevresel faktörler de etkilidir.
II. Tüm insanlığa seslenilmiştir.
Bu parçadan hareketle aşağıdaki yargılardan hangisine III. Tek seslilik benimsenmiştir.
ulaşılamaz?
yargılarından hangileri yanlıştır?
A) 65 yaş üstü nüfusun yaşam süresi artmaktadır.
A) Yalnız I B) Yalnız II C) I ve III
B) 65 yaş üstü nüfusa göre 65 yaş altı nüfusun artış oranı
D) II ve III E) I, II ve III
düşüktür.
C) Dünyada kadın nüfusu erkek nüfusundan fazladır.
D) Yaşam süresinde çevresel faktörlerin yanı sıra kalıtım da
etkilidir.

E) Yaşlı nüfusun dünya nüfusundaki oranı artmaktadır.

8. Orhan Hançerlioğlu, 1957’de Türk hikâyeciliği adıyla küçük bir
eser yayımlamıştır. Yazar, üzerinde durduğu hikâyelerden yer
6. Tarih, tarihçinin elinde onun önem ve önceliğine göre şekille-
yer uzun alıntılar yaparak kitaba bir çeşit antoloji özelliği de
nir; tarihsel gerçeklik olarak ortaya konur. Tarihî roman yazarı
kazandırmıştır. Hançerlioğlu, bu eserinde Dede Korkut’tan bu
da bunu alarak kendine göre yeni bir düzenlemeye tabi tu-
yana Türk hikâyeciliğinin izlediği yolu ana hatlarıyla ortaya koy-
tar. Ancak onun amacı, tarihçinin eksiklerini ortaya çıkarmak
muş, Cumhuriyet Dönemi hikâyecilerinden Sait Faik’e uzunca
veya ondan farklı şeyler söylemek değil; tarihsel gerçekliği
bir yer ayırmıştır. Kitabın sonunda ise adlarını vermediği altı
roman okurunun merakını çekecek, bazen kendi gerçeklerini
antolojiyi incelemiş, bu antolojilerde bulunan 98 hikâyeden
yansıtacak şekilde ifade etmektir.
yola çıkarak yeni Türk hikâyeciliği hakkındaki görüşlerini mad-
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz? deler hâlinde sıralamıştır.
A) Tarihî roman yazarı, gerçeklik ve kurguyu bir arada Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılamaz?
kullanır.
A) Cumhuriyet Dönemi hikâyecilerinden Sait Faik, eserde
B) Tarihî konuları işleyen bir romancı, ele aldığı tarihî bir
uzunca anlatılmaktadır.
olay üzerinde kurgusal düzenlemeler yaparak eserini
B) Orhan Hançerlioğlu, Türk hikâyeciliği üzerinde çalışmış
okuyucuya sunar.
bir yazardır.
C) Tarihî roman yazarı, tarihsel gerçeklikleri okurun ilgisini
C) Eserde, Dede Korkut ’tan itibaren Türk hikâyeciliğinin iz-
çekecek şekilde düzenler.
lediği yol aktarılmaktadır.
D) Tarihî roman yazarının tarihî belgelerdeki herhangi bir ek-
D) Yazar, incelediği eserlerden yola çıkarak Türk hikâyeciliği
sikliği ortaya çıkarma amacı yoktur.
hakkında değerlendirmeler yapmıştır.
E) Tarihî roman yazarı, tarihsel gerçekleri bir kenara bırakıp
E) Eser, incelenen hikâyelerden alıntılar yapılmış ilk antolojidir.
kurmaca bir roman yazabilir.

72