Page 90 - FELSEFE 11 BECERİ TEMELLİ ETKİNLİK KİTABI
P. 90
40 FELSEFE 11 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
dıkları ama yine de başka bir eğilim tara- yan onura eğilim gibi çünkü maksim
fından itildikleri için yaptıkları eylemleri -böyle eylemleri eğilimden dolayı değil
de bir kenara bırakıyorum. Çünkü bura- ödevden dolayı yapmak anlamında ah-
da ödeve uygun eylemlerin ödevden do- laksal içerikten yoksundur. Varsayalım
layı mı, yoksa bencil bir amaçtan dolayı ki o insan sever kişinin ruhsal dünyası
mı yapıldığı kolayca ayırt edilebilir. Ey- başkalarının ah yazısına bütün duy-
lemin ödeve uygun olduğu, öznenin de gudaşlığını söndüren kendi acılarıyla
ayrıca buna doğrudan doğruya bir eğilim bulutlanmış olsun, sıkıntı içinde olan
Kendinde ve baş- duyduğu eylemlerde bu ayırımı yapmak- başkalarına iyilik yapma olanağı hep
kalarında insanlı- sa çok daha zordur. Örneğin bir bakka- elinde olsun ama kendi sıkıntısıyla başı
ğı bir araç olarak lın deneyimsiz müşterisini aldatmaması yeterince dertte olduğundan başkaları-
ödeve uygundur; çok alışverişin yapıldığı nın sıkıntısı onu duygulandırmasın ve
görecek şekilde yerde zeki tüccar da bunu yapmaz, herkes şimdi hiçbir eğilim onu buna itmeden
değil de onu bir için değişmez bir fiyat koyar, öyle ki bir bu olumsu duyarsızlığından kendini
amaç edinecek çocuk, başka herkes gibi ondan alışveriş çekip çıkarsın ve eylemi, hiçbir eğilim
şekilde davran. yapar. Dolayısıyla insanlara dürüstçe hiz- duymadan yalnız ve yalnız ödevden
dolayı yapsın; işte o zaman ilk defa ey-
met edilir; ancak bu tüccarın bunu ödev-
den dolayı ve dürüstlük ilkesinden dolayı lemi halis ahlaksal değerini taşır. (...)
böyle yaptığına inanmamız için pek ye- Kendi mutluluğunu güvence altına al-
terli değildir; çıkarı gerektiriyordu bunu mak ödevdir (en azından dolaylı olarak)
ama ayrıca sevgiden dolayı birini diğerine çünkü kendi durumundan memnun
fiyat konusunda yeğlemesi için müşteri- olmama, bir sürü kaygıların baskısı al-
lere doğrudan doğruya bir eğilimi olması tında ve doyurulmamış gereksinimler
gerektiği, burada düşünülemez. Demek ortasında kolayca ödevi çiğnemek için
ki eylem ödevden dolayı ya da doğrudan büyük bir ayartmaya dönüşebilir. (...)
doğruya eğilimden dolayı değil sırf bencil Mutluluk buyurtusunun birçok bakım-
Görsel 4.15: Masada Kant ve Arkadaşları, Emil Doerstling,
bir amaçla yapılmıştır. dan öyle özellikleri vardır ki bazı eği-
(…) limlere büyük zarar verir ve gerçekten
Yapılabildiği yerde iyilik yapmak ödev- de insan, hepsi mutluluk adı altında
toplanan eğilimlerin doyurulmasının
dir; üstelik öylesine duygudaşlığa eğilimli toplamından belirli ve kesin bir kavra-
ruhlar vardır ki onları harekete getiren
Her zaman akıllı boş gurur ya da çıkar gibi başka bir ne- mını kuramaz. (...) Ama bu durumda
bile eğer mutluluğa olan genel eğilim
iradeni, evrensel den olmaksızın da çevrelerine sevinç yay- istemesini belirlemiyorsa eğer yaptığı
bir yasa koyucu maktan ve kendi eserleri olan başkaları- hesapta sağlık onun için çok zorunlu bir
nın memnunluğundan zevk alırlar. Ama
olarak görevde sanırım ki böyle bir durumda bu tür bir şekilde yer almıyorsa burada da başka
bulunacağı şekil- eylem, nice ödeve uygun, nice sevimli durumlarda olduğu gibi yine bir yasa
kalır: eğilimden dolayı değil de ödevden
de davran. olursa olsun, hiçbir hakiki ahlaksal değer dolayı kendi mutluluğunu koruma yasa-
taşımaz, başka eğilimlerle aynı düzeyde- sı ve ilk defa burada davranışının hakiki
dir, söz gelişi gerçekten kamu yararına ve ahlaksal değeri vardır.
ödeve uygun, dolayısıyla onurlandırmaya
değer olana mutlu bir rastlantıyla denk
düştüğü zaman övgüye ve yüreklendir- Kant, “Ahlak Metafiziğinin Temellendiril-
meye değer olan ama saygıya değer olma- mesi” adlı eserinden alıntılanmıştır.
88
Hazırlayan: Rukiye GÜNDOĞDU AVCI